Faruk Kuzu – Haber Yorum

Kürtleri çok sevdiğini iddia eden  AB ülkeleri arasında yer alan Polonya, göçmenleri sınırından geçirmemek için yoğun çaba sarf etmiş, göçmenleri joplamış- tazyikli suyla geri itmiş ve hatta AB ülkelerine çağrıda bulunarak kendisine destek olmalarını istemişti.

Diğer yandan Belarus, göçmenlere kolaylıklar sağlayarak çadır battaniye gibi konularda (Reklam aracı kılsa da) yardımda bulunarak Irak Hükümetinin vatandaşlarını geri alması konusunda işbirliği yapmıştı.

Her fırsatta “Kürtleri çok sevdiklerini ve her platformda Kürtlere destek olduklarını/olacaklarını” beyan eden Avrupalıya ne oldu böyle?

Belarus sınırındaki dram ile Kürtler hakkındaki gerçek düşünceleri ayyuka çıkan Avrupalılardan yine bir ses Kürtlere destek konusunu dile getirdi.

Uluslararası hukuk profesörü, aynı zamanda 2002-2009 yılları arasında Almanya’da vekil olarak görev yapmış olan Norman Paech, PKK’nın Avrupa uzantıları tarafından oluşturulan “Uluslararası Kürtlere Adalet İnisiyatifi”ne katılarak etkinliğe imzasıyla destek veriyor.

PKK’nin yayın organına verdiği mülakatta, “Geldiğimiz süreç ve objektif gerçeklikler PKK’nin terör listeden çıkarılmasını gerekli ve zorunlu hale getiriyor” ifadelerini kullandı.

Alman profesör Paech bu talebini, Belçika Mahkemesi’nin PKK için verdiği “terör örgütü değil, savaşın tarafı” kararına dayandırarak örgütü “Kürt Hareketi” olarak gördüğünü kaydetip:

“Öcalan’ın özgürlük talebi her zaman gündemde olmalı ve unutulmamalı. Kürt Hareketi’nin liderinin İmralı Adası’ndaki tecritten çıkıp siyasette aktif rol alması sağlanmalı. Bu çok önemli ve taleplerimizin de merkezinde yer alıyor.”

Doğrusu Paech’in Kürtleri bu denli çok sevdiğini bilmiyorduk(!)

AB ülkeleri Aylan el Kürdi’nin minik cesedini lehlerine bir propaganda malzemesine çevirmesini başardıkları gibi Belarus sınırındaki dramı da Rusya ve yandaşları aleyhine kullanacaklardır.

Ancak mızrak çuvala sığmayacağı gibi Avrupalının sözde Kürt sevgisi de tat vermiyor artık.

Çünkü bu sevgide kalp yok gönül yok sadece menfaat var istihbarat var.

Bir verip üç almak var.

PKK’yi rahat kullanma adına tüm Kürtleri PKK’ye kurban etmek var.

PKK üzerinden ilgili ülkeleri kaosa sürükleme var.

Neden Avrupa’dan hiç kimsenin Türkiye’de hala yasaklı olan, isimleri ‘Terör Örgütleri Listesinde’ bulunan İslami Grupları (Hizbu-t Tahrir -, Hizbullah , İBDA-C, İslami Hareket...)gibi yapılar için tek kelime ettikleri görülmüyor?

Bir şey diyecek olduklarında da ‘Terör Örgütü’ sıfatıyla başlamaları tesadüf değildir elbet!