CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk’te katıldığı ‘Teke Tek’ programında Fatih Altaylı’nın Haberal ve Balbay’a ilişkin sorusuna iki dakikada arayla farklı cevaplar verdi. İşte Kılıçdaroğlu ile Altaylı arasında geçen o diyalog:
- Saat 22.18 - Altaylı: İktidarın ya da yürütmenin, yargı üzerinde egemen olmasından şikayet ettiniz. Şimdi tam aksini yaparak, diyorsunuz ki ‘Ey yürütme, yargıya baskı yap da bu adamlar serbest kalsın diyorsunuz.
- Saat: 22.19 - Kılıçdaroğlu: Hayır. Hiç öyle bir şey söylemiyoruz biz.
- Saat: 22.19 - Altaylı: O zaman sorumlu olarak neden iktidarı görüyorsunuz?
- Saat: 22.19 - Kılıçdaroğlu: Şunun için görüyoruz hükümet olarak. HSYK’da Adalet Bakanı bu işin başkanı değil mi?
- Saat: 22.19 - Altaylı: Bu aynı zamanda hükümetin bir mesajı olabilir mi yargıya yönelik olarak? Daha fazla ne yapılabilir ki; yani hakimlerin kafasına silah dayayacak hali yok.
- Saat: 22.19 - Kılıçdaroğlu: Eğer Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne tarafsak o HSYK bir dakika diyecek. ‘Anayasaya aykırı. Yapamazsınız’ diyecek.
- Saat: 22.20 - Altaylı: Yani o hakimleri görevden alacak?
- Saat: 22.20 - Kılıçdaroğlu: Elbette.
- Saat: 22.20 - Altaylı: Hani hakim verecekti?
HABERAL VE BALBAY’IN ADAYLIĞI
Seçmen mi istedi
- Altaylı: Bu iş uzadı diyelim. Bir sene, iki sene... Meclis’te yemin etmeyin çalışmalara katılmayacak mısınız?
- Kılıçdaroğlu: Katılacağız... Başka türlü katılacağız.
- Altaylı: Nasıl başka türlü...
- Kılıçdaroğlu: İlla genel kurulda olmak şart değil.
- Altaylı: Komisyonlarda olmayacaksınız. Herhangi bir yasanın düzenlenmesinde etkin olamayacaksınız. Şimdi seçmen mi dedi, ‘Balbay’ı ve Haberal’ı aday gösterin’ diye.
- Kılıçdaroğlu: Kamuoyu yoklaması da yaptık. CHP Meclis’te olacak, hiç endişe etmeyin. Hep beraber göreceğiz.
Haberal’dan teşekkür mesajı
CHP’nin tutuklu milletvekili Mehmet Haberal, basın sözcüsü Mete Akyol aracılığıyla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na teşekkür etti. Mete Akyol, CHP Genel Başkanı’na telefon açtı ve Haberal’ın mesajını iletti. Haberal’ın mesajı şöyle: “Başta Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP’nin bütün yöneticilerine en içtenlikli duygularımı iletmek isterim. CHP, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sağlam bir omurgası olduğunu bir kez daha göstermesi yanı sıra demokrasinin ve özgürlüklerin sahibi ve bekçisi olduğunu da son duruşu ile bir kez daha kanıtlamıştır.”