29 Ekim-4 Kasım tarihleri arası "Kızılay Haftası" olarak kutlanmaktadır. Bu sene 154'üncü "Kızılay Haftası" Türkiye'de olduğu gibi Şanlıurfa'da da çeşitli etkinliklerle kutlanacak.

"Kızılay Haftası" münasebetiyle İLKHA'ya açıklamalarda bulunan Şanlıurfa Kızılay Şube Başkanı Genel Cerrahi Uzmanı Doktor Ahmet İnan, imkanlar dâhilinde yardıma muhtaç olan insanların yanında olmaya gayret gösterdiklerini belirtti.

Kızılay'ın eski ve köklü kuruluşlardan bir tanesi olduğunu belirten İnan, Kızılay'ı; gençlere, okullara ve mahallelerde anlatmaya çalıştıklarını ifade etti.

Kızılay olarak muhtaçların yanında olduklarını dile getiren İnan, dil, din, ırk ve renk farkı gözetmeksizin ihtiyaç sahibi insanlara yardım ulaştırdıklarına dikkat çekti.

"Kızılay; cumhuriyetten de eski olan bir kuruluştur"

Kızılay'ın Türkiye'de en köklü ve sivil toplum kuruluşu olduğunu söyleyen İnan, "Kızılay; Türkiye'nin hatta dünyanın en eski ve en köklü kuruluşlardan bir tanesidir. Bu yıl inşallah Türkiye çapında 154'üncü kuruluşumuzu kutlayacağız. Kızılay; Cumhuriyetten de eski olan bir kuruluştur. Türkiye'nin en köklü ve sivil toplum kuruluşudur. Bütün Türkiye'de olduğu gibi Şanlıurfa'da da birçok etkinlikler yapmayı planlıyoruz. Kızılay'ı halkımıza tanıtmayı amaçlıyoruz. Özellikle gençlerimize, okullarımızda ve mahallelerde Kızılay'ın varlığını anlatmaya gayret ediyoruz." şeklinde konuştu.

 

"İyilik hareketi olmamız hasebiyle yardıma muhtaç olan insanın yanındayız"

Kızılay'ın topyekûn bir iyilik hareketinin merkezi olduğunu vurgulayan İnan, "Kızılay, halkımız arasında akla gelen ilk hizmeti kan hizmetidir. Kan hizmetleri bizim 10 ana daldan sadece bir tanesidir. Kızılay; toplum merkeziyle, kan merkeziyle, şubeleriyle, teşkilatlarıyla, temsilcilikleriyle ve ilk yardım merkeziyle yardım kuruluşu olmaktadır. Dolayısıyla topyekûn bir iyilik hareketinin merkezidir. Türkiye'nin hatta dünyanın neresinde yardıma muhtaç insan varsa Kızılay sırf savaş zamanı değil barışta da bu gibi eylemlerin içerisindedir. Kızılay, bu bakımdan halkımız tarafından büyük itibar görmektedir. İyilik hareketi olmamız hasebiyle yardıma muhtaç olan insanın yanındayız. Bunu yaparken de dil, din, ırk ve renk farkı gözetmeksizin imkânlarımız ölçüsünde yardıma muhtaç olan insanların yanında olmaya gayret ediyoruz." dedi.

"Vatandaşlarımız severek ve isteyerek istasyona geliyor"

Şanlıurfa'da 6 kan toplama istasyonunun olduğunu ifade eden İnan, "Kan toplaması için Urfa'da mevcut 6 istasyonumuz var. Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde, Haşimiye Meydanı'nda ve toplama merkezinin yanında kan toplama istasyonlarımız bulunuyor. Vatandaşlarımız severek ve isteyerek istasyona geliyor." diye konuştu.

 

"Sağlık Bakanlığının tek izin verdiği kurum; Kızılay'dır"

Toplanan kanların hangi aşamalardan geçtiğini anlatan İnan, "Ön rutin tetkikler yapıldıktan sonra kanlar toplanıyor. Toplanan kanlar, aynı gün içerisinde soğuk zincirinde muhafaza edilerek Gaziantep'e gönderiliyor. Yine diğer rutin tetkiklerden geçiriliyor. Yani, 'kullanılabilir bir kan mıdır?' öğrenilmesi için Gaziantep'te analiz edilir. Şüpheli olan kanlar, Adana'ya gönderilir. Orada tekrardan analizden geçer ve ihtiyaç sahibi olan hastanelerde stok edilir. Sağlık Bakanlığının tek izin verdiği kurum; Kızılay'dır. Kan toplama ve kanı işleme noktasında, erotrotik ve kompozit süspansiyonu dediğimiz bazı özel hastalıklarda kullanılması gereken kanlar analiz edilir. Yine torbalanarak ve soğuk zinciriyle ihtiyacı olan illere dağıtım yapılır. Kimin ne zaman kana ihtiyacı olduğu da belli olmadığı için herkesin kan verme noktasında hevesli olmasını diliyorum." ifadelerini kullandı.

"Asgari 18-20 yaşında ve 65 yaş altındaki sağlıklı insanlardan kan alınabiliyor"

Herkesin kan verebileceğini ama herkesin kanının alınmadığını kaydeden İnan, "Aslında herkes kan verebilir; ama bizim kan alma kriterlerimiz farklı. 65 yaş üstü insanlardan kan almıyoruz. Kronik hastalığı olan insanlardan ve kan bozukluğu 'kan diskrazisi' dediğimiz hastalığı olanlardan kan almıyoruz. Bu hastaların kan vermesi gerekli görülmüşse o kan usulüyle alınır. Alınan o kan ya imha edilir ya da analiz edilir. Çocuklardan kan almıyoruz. Asgari 18-20 yaşında ve 65 yaş altındaki sağlıklı insanlardan kan alarak kan ihtiyacı olan insanlara ulaştırıyoruz." şeklinde konuştu.

 

"Kan, çok hayati önem arz eden bir sorundur"

Kan stoklarının hangi durumlarda azalabileceğini söyleyen İnan, "Kan stokları; Allah muhafaza;  afet, savaş veya ciddi bir hastalık 'pandemi' diye nitelendirdiğimiz hastalıklarda vatandaşların hem kan verme imkânı azalıyor hem de ekipler ona göre azalıyor. Bu durumlar yaşandığı için kan stoklarında azalma yaşanabiliyor. Pandemi sürecinde kan vermek isteyen vatandaşlarımız hiçbir zorlama olmadan kan vermeye gittiğini beyan ve ispat ederse rahatlıkla kan verebilir. Kan, çok hayati önem arz eden bir sorundur. Bu bakımdan vatandaşlarımızı kan vermeye teşvik ediyorum. Bir ünite kan; 3 can demektir." diye konuştu.

"Kan gerçekten can ve hayat demektir"

Halkın kan verme konusunda duyarlı olmaya davet eden İnan, "Vatandaşlarımızdan şunu istirham ediyorum; kan gerçekten can ve hayat demektir. Kimin hangi koşullarda, ne zaman kana ihtiyacı olduğu belli olmaz. Kana benim de sizin de ihtiyacınız olabilir. Kan verme konusunda hem duyarlı olalım hem de teşvik edelim; çünkü kan hayat ve can demektir. Hemşerilerimi kan vermeye davet ediyorum. Vatandaşlarımız, hem genel bir sağlık muayenesinden geçsinler hem de kan vererek çok büyük bir hayır işlemiş olsunlar. Daha doğrusu can kurtarmış olurlar." dedi. (İLKHA)