Millî Eğitim Bakanlığının en yüksek danışma kurulu olarak tanımlanan ve bu yıl 20'ncisi yapılacak olan Millî Eğitim Şûrası; "Temel Eğitimde Fırsat Eşitliği", "Mesleki Eğitimin İyileştirilmesi" ve "Öğretmenlerin Mesleki Gelişimi" gibi 3 ana temayla yapılacak.
Millî Eğitim Bakanlığının 1-3 Aralık tarihleri arasında düzenleyeceği 20'nci Millî Eğitim Şûrası hazırlıkları kapsamında, Malatya, Elâzığ, Bingöl ve Tunceli'nin yer aldığı TRB Bölgesi Bölge Şura Çalıştayı, Malatya kent merkezinde bulunan bir otelde yapıldı.
Açılış konuşmasını Malatya İl Milli Eğitim Müdürü Battal Kanbay'ın yaptığı TRB Bölgesi Bölge Şura Çalıştayı, Çalıştay Bölge Koordinatörü ve İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mehmet Ali Avşar'ın yaptığı bilgilendirmeyle devam etti.
"Pandemiden sonra eğitimde meydana gelen aksaklıklar geleceğimizi tehdit edecek durumda"
Çalıştayda konuşan İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Erdem, salgın dönemi nedeniyle eğitimde meydana gelen aksaklıkların geleceği tehdit edecek boyuta ulaştığına dikkat çekerek bunun önlenmesi için 20'nci Milli Eğitim Şurası'nın çok önemli olduğunu söyledi.
Dekan Erdem, "Umarım 20'nci Millî Eğitim Şûrası, gelecekte öğrencilerimizi yetiştirmek için bizlere çok önemli açılımlar yapacak. Bunlar için buradayız. Milli Eğitim Şurasının bugünlerde yapılmasını çok daha anlamlı buluyorum. Özellikle bu salgın döneminden sonra eğitimimizde meydana gelen aksaklıklar maalesef geleceğimizi tehdit edecek durumda. Bunların önlenmesi için tedbirler alınması açısından da bu şura çok önemli." diye belirtti.
"Uzaktan eğitimde fırsat eşitsizlikleri ortaya çıktı"
Salgın sürecinde eğitimin tüm kademelerinde uzaktan eğitimle ilk defa karşılaşıldığını hatırlatan Erdem, "Bazıları bunları başarıyla uygularken, bazıları da bunlarla ilgili çeşitli sıkıntılar yaşadılar. Devlet okulları ile özel okullar arasında farklılıklar meydana geldi. Şehirlerde kentler ve kırsal kesimler arasında farklıklar meydana geldi. Bu anlamda fırsat eşitsizlikleri ortaya çıktı. Bunların mutlaka değerlendirilmesi gerekiyor." dedi.
"Üniversite sınavlarında ve LGS'deki başarısızlıklar gündemde"
Erdem, "Bu açıdan bu konunun tespit edilmesi bence çok önemli. Pandemi süresince okul öncesi eğitimde ilk okuma yazma döneminin birinci ve ikinci sınıflarda eğitim gören öğrencilerin çok önemli kayıpları olduğunu düşünüyorum. Bunların ilk okuma yazma telafisi sonradan çok farklı olabiliyor. Bu konunun özellikle gündeme getirilmesi ve bu şurada önemli kararlar alınması bence çok önemli. Gelecek yıllarda bu kesimdeki öğrencilerin telafisi mümkün olmayan sorunlar yaşayacağını görebiliriz. Üniversite sınavlarında ve LGS'deki başarısızlıklar gündemde. Biz eğer bu tedbirleri almazsak gelecek yıllarda bunların çok daha vahim sonuçları olacağını düşünmekteyiz." diye dikkat çekti.
"Üniversitelerin eğitim fakültelerindeki kontenjanları dolmuyor"
Mesleki eğitimlerin iyileştirilmesinin çok önemli olduğunu kaydeden Erdem, şöyle devam etti:
"Öğrencilerin üniversite eğitimlerine eskisi kadar rağbet göstermediğini görüyoruz. Üniversitelerin eğitim fakültelerindeki kontenjanlar dolmuyor. Bunun en önemli sebeplerinden biri de üniversite mezunu olup bir iş sahibi olma beklentisiyle insanların üniversite okuyor olmasıdır. Artık üniversite okuyup mezun olan bu kadar büyük bir kitleye iş imkânı sağlamak devletin imkanları ile bağdaşmayan bir durum ortaya koymuştur. Bu açıdan da mesleki eğitimin mutlaka iyileştirilmesi lazım. Mesleki eğitim iyileştirilirken özetle bu işe çok erkenden başlanması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle sınıf öğretmenleri ve ortaokul öğretmenlerinin akademik alanda başarı gösterecek öğrencilerle mesleki eğitime yönlendirilebilecek öğrencileri en başından beri değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Milli Eğitim'imizin pek çok sorunu var. Müthiş bir rakama eğitim veriyoruz. Sorunları yüzde yüz çözmek mümkün olmasa da en asgari seviyeye indirmek görevimiz olmalıdır." (İLKHA)