Araştırmada Türkiye’de geniş ölçekte uygulanan iki doz Sinovac aşısı sonrası Manisa CBÜ sağlık çalışanlarında uygulanan 3'üncü doz Sinovac ile 3'üncü doz Biontech aşısının karşılaştırmalı koruyuculuk sonuçları sunuldu.

Çalışma hakkında bilgi veren Prof. Dr. Akçalı, antikor üretme düzeylerinde Biontech’in, Sinovac’a göre üstünlük gösterdiğini belirterek, "3'üncü dozda Sinovac ya da Biontech tercih edenlerde yan etkileri karşılaştırdığımızda enjeksiyon bölgesindeki ağrı Sinovac tercih edenlerde yüzde 30 iken, Biontech tercih edenlerde yüzde 67 olarak tespit edildi. Aynı şekilde yorgunluk semptomu Sinovac’ta yüzde 15’ken Biontech’te yaklaşık 2 katı yüzde 36’ydı. Ayrıca Biontech’te baş ağrısı yan etkisini 3'üncü dozdan sonra Sinovac’a göre daha fazla görüldüğünü tespit ettik. 2 aşının ortalama oluşturduğu antikor değerlerine baktığımızda Sinovac tercih edenlerde ortalama antikor düzeyi 32 üniteyken, Biontech tercih edenlerde bunun 145 ünite olduğunu gördük. Burada yine iki değer arasında belirgin bir fark olduğunu görüyoruz. Saptayamayacak kadar 150’nin üzeri dediğimiz antikor değerleri, Sinovac olan grupta yüzde 8’ken, Biontech olanlarda bu oran yüzde 95’ti. Bu da çalışmanın en çarpıcı bulgularından bir tanesiydi” diye konuştu.

Araştırmada koronavirüse yakalanan ve 3’üncü aşısını yaptıran 44 sağlık çalışanı hastalığı ayakta geçirdiğine de dikkat çeken Prof. Dr. Akçalı, "1 Temmuz ile 24 Eylül tarihleri arasında hastanede 44 sağlık çalışanının Kovid-19’a yakalandığını tespit ettik. Bu 44 kişinin hiçbiri hastalığı ağır bir şekilde geçirmemiştir. Evde hafif bulgularla hastalığı geçirmiştir. Sadece 2 doz Sinovac olanlarda antikor koruyuculuk düzeyi 2'nci aşıdan sonra üçüncü ayda yüzde 56’ya düşmüştü. Bu bulgu da aslında bize 3'üncü doz aşılamanın ne kadar yerinde bir karar olduğunu göstermektedir. Üçüncü doz aşı tercihi ne olursa olsun 3 doz aşı olan bireylerin tümü etkili antikor düzeylerine ulaşmıştır. Bu da üçüncü aşıyı olan bireyler için güzel bir bulgu. Ancak 3'üncü doz aşıda uygulanan Biontech, Sinovac aşısına göre koruyuculukta gerek antikor düzeyi gerek hastalanma durumu açısından belirgin üstünlük göstermiştir” dedi.