Dagalu, başkent Hartum’un Bahri bölgesinde orduya bağlı Hızlı Destek Kuvvetleri mensuplarına yaptığı konuşmada, “Sudan’daki darbe girişimi 11 ay önce planlandı. Bizim açımızdan bir darbe söz konusu değil. İnsanların içi rahat olmalı." ifadelerini kullandı.
Sudan’da bir kriz olduğunu belirten Dagalu, "Her şey birbirine karıştı ancak hatalar düzeltilmeli. Küçük bir grubun iktidarı tek başına ele geçirmesi mümkün olamaz." diye konuştu.
"Ülke çıkmazdan ancak uzlaşıyla kurtulur"
Dagalu, 2019’daki halk ayaklanmasının ardından askeri müdahale ile devrilen eski Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir’in lideri olduğu eski iktidar partisi Ulusal Kongre’nin haricinde hükümetteki siyasi katılımın genişletilmesini talep ettiklerini söyleyerek "Ülke bu çıkmazdan ancak uzlaşıyla kurtulur.” dedi.
Sudan’daki istikrarsızlığın tüm bölgeyi etkileyeceğini vurgulayan Dagalu, ülkedeki istikrarı korumanın gerekli olduğunu kaydetti.
Sudan Genelkurmay Başkanı Osman Muhammed Hüseyin de aynı etkinlikte yaptığı konuşmada, düzenli güçlerin ülkenin güvenliği için tüm bileşenleriyle tam bir koordinasyon içerisinde çalıştığını söyledi.
"Tüm askeri kurumlara karşı bir nefret ve kin söylemi söz konusu"
Devrimin ardından askerin halkın yanında yer aldığını ancak daha sonraları halkın bir kesiminin kendilerine düşman olduğunu belirten Hüseyin, “Sabahı orduya, akşam Hızlı Destek Kuvvetlerine sövüp hakaret ediyorlar. Yarın da polise sövecekler. Tüm askeri kurumlara karşı bir nefret ve kin söylemi söz konusu oldu ancak ülkemiz zorlukların üstesinden gelebilmek için güç ve azimle ilerlemesini sürdürüyor." diye konuştu.
Ordu, 21 Eylül'de, Tümgeneral Abdulbaki Hasan Osman Bekravi liderliğindeki 22 subayın kalkışmasının önlendiğini duyurmuş, asker ve sivil onlarca kişinin gözaltına alındığını açıklamıştı.