2010 yılında yaptığı bir konuşmada "İslam da Almanya'ya aittir" dediği için ülkede özellikle muhafazakar ve sağ popülist siyasetçilerin hedefi haline gelen, bir süre sonra hakkında başka bir nedenle açılan dava nedeniyle istifa etmek zorunda kalan eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff, bu sözünden dolayı hiç pişmanlık duymadığını söyledi.

Türkiye ile Almanya arasında 1961'de imzalanan "İş Gücü Anlaşması'nın 60. Yıldönümü" nedeniyle Berlin'de düzenlenen bir kutlama töreninde konuşan Wullf, VOA Türkçe'nin konuyla ilgili sorusunu yanıtlarken, "Belki bu cümleden dolayı Cumhurbaşkanlığı'ndan oldum, bunu söyleyenler var. Kesin olarak söyleyebileceğim, birilerini kızdırdım ve beni yıpratmak için bir benzersiz kampanya başlatıldı. Kendi partimin yanı sıra, SPD ve Yeşiller gibi sol kesimde beni yalnız bıraktı. Ama bugün olsa gene aynı cümleyi söylerdim. Pişman değilim. Toplumsal gerçekleri ifade etmek, dürüst politikacıların görevidir" şeklinde konuştu.

Wulff, Almanya'da siyaset ve basında bir kesimin çok kültürlülüğü bugün de "zenginlik yerine tehdit" olarak gördüğünü belirtti. Eski Cumhurbaşkanı, "Irkçılık, İslam düşmanlığı ve göçmen düşmanlığı ülkemizin en büyük sorunları arasında. Yetkililerin özellikle aşırı sağcı teröre karşı gerekli sertlikte tavır koymamaları beni üzüyor ve korkutuyor" ifadelerini kullandı.
Wulff, Almanya'da 8'i Türkiye vatandaşı, 10 kişiyi öldüren Nasyonel Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütünün ortaya çıkmasından sonra da ırkçı ve göçmen karşıtı terör eylemlerinin sürdüğünü belirterek, geçen yıl Hanau kentinde iki kafeye düzenlenen ırkçı terör saldırısında, aralarında 4 Türkiye vatandaşı da bulunduğu 9 kişi hayatını kaybetmesini buna örnek gösterdi.

Christian Wulff, söz konusu etkinlikte yaptığı konuşmada da "İslam da Almanya'ya aittir ifadesini isteyerek kullandım. Bunun büyük bir tartışmaya yol açacağını biliyordum. Bunu da istiyordum, çünkü bu gerçekle yüzleşmemiz gerekiyordu" dedi. O dönemde "Almanya Kendini Yok Ediyor" isimli kitabıyla Müslüman göçmenleri aşağılayan Thilo Sarrazin'in neden olduğu bir Türkiye ve İslam düşmanı akımın başladığını hatırlatan Wulff, "Alman anayasasının ilk maddesinde, 'İnsanların onur ve haysiyeti dokunulamazdır' diye yazıyor, 3. maddede ise 'Kimse inancından dolayı dışlanamaz, ötekileştirilemez' cümlesi yer alıyor. Anayasamızdan güç alarak, Hristiyanlık ve Yahudiliğin belirlediği değerlerimizin yanısıra, 'Artık İslam da bize aittir, parçamızdır' dedim" diye konuştu.

Almanya tarihinde dini azınlıklara yapılan yanlışların ve zulümlerin kısmen unutulmasını eleştiren Wulff, "Yahudilerin Almanya'ya ait olup olmadığı tartışıldı ve sonucunda korkunç sonuçlarıyla Nazi dönemi ortaya çıktı. O açıdan da İslam'ın Alman toplumun bir parçası olduğunu zaman kaybetmeden kabullenmemiz gerekiyor" değerlendirmesini yaptı.
Christian Wulff'un 3 Ekim 2010'da iki Almanya'nın 10'ncu birleşme bayramında yaptığı konuşmadaki "İslam da Almanya'ya aittir" ifadesi bugüne kadar tartışmalara neden oluyor. Özellikle Birlik Partileri CDU/CSU ile sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisinden siyasetçiler Alman kültürünün Hristiyanlık ve Yahudilik üzerine kurulu olduğunu, İslam'ın ise Batı toplumlarının ortak değerlerini paylaşmadığını öne sürüyor.

Başbakan Angela Merkel, 2018'de yaptığı bir konuşmada, Almanya'nın kültürünün Hristiyanlık ve Yahudilik ile şekillendiğini belirterek, Almanya'da 4 milyon civarında Müslüman'ın yaşadığına dikkat çekti. Merkel, "Müslümanlar Almanya'ya ait, onlarla birlikte dinleri İslam da Almanya'ya ait" diyerek, Wulff'un söylemine destek vermiş oldu.

Seçildiğinde 50 yaşında ve Almanya'nın en genç cumhurbaşkanı olan Christian Wulff'un istifası sürecinde bazı medya kuruluşlarının rolü tartışmalara neden olmuştu. Bild adlı gazetede, Wulff'un eşinin daha önce hayat kadınlığı yaptığı iddia edilirken, bir başka haberde ise, Aşağı Saksonya eyaleti başbakanı olduğu dönemde, 2008'de katıldığı bir festivalde yaptığı masrafı tanıdığı bir iş adamına ödetmekle suçlanmıştı.

Wulff iddialar üzerine 2012'de Cumhurbaşkanlığından istifa etmek zorunda kalmış, ancak Hannover Eyalet Mahkemesi'nde görülen duruşmada, "çıkar sağlamak" suçundan yargılanan Wulff'un suçsuz olduğu belirlenerek, beraatına karar verilmişti.

O dönemde yapılan bazı yorumlarda, söz konusu iddiaların Wulff'un İslam'la ilgili sözleri sonrasında, bazı çevreler tarafından Cumhurbaşkanını istifaya zorlamak için gündeme getirildiği öne sürülmüştü.


Kaynak; TIMETURK