İşte Abdulkadir Selvi'nin köşe yazısı;

Ben hâlâ muhalefetin a planının ortak aday olduğuna inananlardanım. Ama bu, çok adayla seçimlere gidilmesi tartışmalarına kulak kabartmama engel değil. Kılıçdaroğlu da “Birden fazla adayımız olabilir” diyerek kapıyı açık tuttuğuna göre neden olmasın?

HER PARTİ ADAYINI ÇIKARIR

Muhalefet cephesinde seçimlerin ilk turunda her partinin kendi adayını çıkarmasını, seçim ikinci tura kalırsa Erdoğan’ın karşısındaki adayda birleşilmesini savunanların sesi çıkmaya başladı. Edindiğim izlenim: Seçim sürecine girildikçe seslerini daha da yükseltecekler.

Çok adayı savunanların tezi iki ana temele oturuyor.

1- Ortak aday muhalif tabanda ortak bir heyecan yaratmayabilir. Bu da seçimlere katılma oranını düşürebilir.

Kılıçdaroğlu olursa İYİ Partililer ya da HDP’liler, CHP’liler kadar aynı heyecanı hissetmeyebilir.

2- Her parti kendi adayını çıkarırsa seçmenlerini sandığa taşımakta zorlanmaz. Bu da seçimlere katılım oranını yükseltir.

KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER İSTER Mİ?

Her modelin kendine göre avantajları ve dezavantajları var.

24 Haziran 2018 seçimlerinde Abdullah Gül’ün ortak adaylığı formülü suya düşünce her parti kendi adayını çıkarmıştı. Muharrem İnce, partisinden yüksek oy aldığı için CHP’den ayrılıp kendi partisini kurduğu süreçte sancılar yaşandı. Ama İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de partisinden az oy aldığı için istifa edip geri dönme süreci yaşanmıştı.

O nedenle Kılıçdaroğlu ve Akşener’in bu modele sıcak bakmayacağı söyleniyor. Ama seçimlere katılım oranını yükselteceği tezini de yabana atmıyorlar.

MİLLET İTTİFAKI’NIN A PLANI

İlk sırada Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayı çıkarması formülü geliyor. Hatta çoklu aday modelinden açık ara önde.

Millet İttifakı liderleri son dönemlerde ikinci, üçüncü isimlerin yol açtığı polemikler nedeniyle bu süreci doğrudan yönetme kararı almışlar. Artık tüm bilgiler iki liderde toplanıyor.

Cihan Paçacı’nın, “Tekil konuşuyor” uyarısından sonra, “Dostlarımızla beraber” söylemine dönen Kılıçdaroğlu, ortak adayın kim olacağına Millet İttifakı’nın karar vereceğini belirtiyor.

Ancak Kılıçdaroğlu her defasında, Millet İttifakı’nın ortak adayı olmaktan onur duyacağını ifade ediyor.

Meral Akşener’in, “Kendim için toz zerresi kadar plan yapmıyorum. Türkiye’nin önünü tıkayacak şahıs ben olmayacağım” açıklamasına rağmen İYİ Parti’de bir grup, Akşener’in ortak adaylığını savunuyor.

İMAMOĞLU NEDEN GERİ ADIM ATTI?

Anketlerde Erdoğan’ın karşısında, en çok oy alan iki isim olarak Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu ön plana çıkıyordu. Ancak Mansur Yavaş’ın, cumhurbaşkanı adaylığını düşünmediğini, bir dönem daha Ankara’ya hizmet etmek istediğini açıklamasından sonra gözler İmamoğlu’na çevrilmişti. Ekrem İmamoğlu da, “Şu an benim aklımdan geçen ve amacım, İstanbul’da görevini en iyi yapan bir belediye başkanı olmaktır. Dahası hedefim, İstanbul’da tarihin en başarılı belediye başkanı olmaktır, daha ötesi yok” diye açıklama yapmak durumunda kalmıştı. İmamoğlu’nun bu açıklamasının, CHP Genel Merkezi’nde “Geri adım atmak zorunda kaldı” şeklinde değerlendirildiği söyleniyor. “Mansur Yavaş, aday olmayacağını açıklayınca İmamoğlu da açıklama yapmak zorunda kaldı. Ekrem İmamoğlu’nu Mansur Yavaş yaktı” değerlendirilmesi yapılıyor.

MODEL ÖNERİSİ

2023 seçimlerine gidilirken Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayıyla birlikte 2 yıl içinde parlamenter sisteme dönüleceğine dair bir deklarasyon yayınlayacak. O nedenle Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayının yetkilerini Meclis’e devretmeyi kabul edecek biri olması gerektiğinin altını çiziyor.

Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının “Beni seçerseniz ben yetkilerimi devredeceğim. İcra yetkisi Başbakan’da ve hükümette olacak. Ben güçlü bir başkan olarak ülkeyi yönetmeyeceğim. Bunun için desteğinizi istiyorum” diye seçmenlerden oy istemek ne kadar ikna edici olacak, bilemiyorum. Ama Millet İttifakı’nın ortak adayı tam anlamıyla bunu vaat edecek.

CUMHURBAŞKANINI MECLİS SEÇSİN

Hatta Kılıçdaroğlu’nun “2 yıl içinde Anayasa’yı değiştirip parlamenter sisteme dönelim. Yeni cumhurbaşkanını Meclis seçsin. Buna hazırım” diyebileceği söyleniyor.

DEMİRTAŞ VE SANCAR’IN AÇIKLAMALARI

Selahattin Demirtaş kısa bir süre önce HDP kabul ederse cumhurbaşkanı adayı olacağını açıklamıştı. Bu kez de, “Peşinen söyleyelim, HDP’yi ciddiye almayanlar, demokrasiyi stratejik bir hedefe ve programa dönüştürmeyenler kaybeder” diye uyarıda bulundu. Demirtaş, Millet İttifakı’na sopayı gösterirken Mithat Sancar havucu tutuyor. Sancar, ısrarla muhalefetle ortak cumhurbaşkanı adayını konuşmaya hazır olduklarını açıklıyor. HDP, cumhurbaşkanı adayının belirlendiği süreçte söz sahibi olmak istiyor. Eğer HDP o masada yer alırsa, ibre tekrar İmamoğlu’na dönebilir.

Muhalefet hangi modeli denerse denesin, kimi aday gösterirse göstersin HDP’siz seçim kazanması mümkün görünmüyor. HDP’nin yüzde 10’luk blok oyu belirleyici olacak.

SON DURUM

Millet İttifakı’nın, cumhurbaşkanlığı seçimine ortak adayla girmesi modeli ön planda geliyor. Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nun geri adım atmasından sonra Kılıçdaroğlu ismi öne çıktı. Ancak henüz adayların belirlenme sürecine girilmediğinin altını çizmek gerekiyor. O gün geldiğinde birçok sürprize hazır olmak gerekiyor.