El-Halil kentinin batısındaki Devra beldesinde yaşayan Rucub çiftinin küçük oğulları 4 yaşındaki Hakem ile 8 yaşındaki Kassam'ın bakımını halihazırda anneanneleri Sare er-Rucub üstleniyor.

Anne ve babalarının yokluğunda büyük kaygı ve üzüntü yaşayan çocuklar, her gün annelerinin ne zaman döneceğini soruyor.

İşgal güçleri gece yarısı annelerini gözaltına aldı

Filistinli tutuklu Selim Yusuf er-Rucub'un (49) Devra'daki evinin kapısını gece yarısı sert bir şekilde çalan işgal güçleri, tüm ev halkının korkuyla uyanmasına neden oluyor.

Bu sırada anne Heyyam Muhammed er-Rucub (40), işgal güçlerinin, yine eşinin tutukluluğu nedeniyle daha önce yaptığı baskın ve teftişlerden biri için geldiğini düşünerek çocuklarını teskin etmeye çalışıyor.

Ancak kapıyı açtığında, askerlerin "hazırlanması ve çocuklarıyla hızlıca vedalaşması" yönünde verdiği komuta şaşkınlıkla bakakalan anne Rucub, oğulları Hakem ve Kassam'ın korku ve endişe dolu bakışları arasında denileni yapıyor.

Hızlıca eve gelen Rucub'un anne ve babası ise kızlarının askerler tarafından gözaltına alınmasını gözyaşları içinde izliyor.

Annesini bırakmayan ve gözleri bağlanarak zorla askeri aracın içine bindirilene kadar yanında giden 4 yaşındaki Hakem ise ağlayarak, annesiz geri dönmek zorunda kalıyor.

Annem de babam da yok

Tutuklu çiftin büyük oğulları Kassam ise ilköğretim 3. sınıf öğrencisi.

Annesinin gözaltına alındığı günü AA muhabirine anlatan Kassam, "Annemin ellerini kelepçelediler, gözlerini bağladılar. Askeri araca bindirip götürdüler." dedi.

O günün gecesinde bir türlü uyuyamadığını, sabah da okulda oturduğu sıraya başını koyarak uyuyakaldığını belirten küçük çocuk, daha sonra yanına gelerek, annesinin neden kendisini erkenden yatırmadığını soran öğretmenine, "Annem ve babam hapiste. Annem de babam da yok." ifadeleriyle cevap verdiğini aktardı.

Daha okuma yazma öğrenmeden asker, hapis kelimelerini öğrenen Hakem ise "Askerler, annemi ve babamı hapse götürdü. Annemi ve babamı alıp gittiklerini gördüm. Hapisten çıksınlar istiyorum. Annem geri gelsin. Babam da." dedi.

Çocuklarla anneanne ilgileniyor

Anne ve babalarının yokluğunda çocukların bakımını anneanne ve dedeleri üstleniyor.

Heyyam'ın annesi Sare er-Rucub, "Askerler gece 03.00'te geldi ve kızımı gözaltına alacaklarını söyledi. Eşi hapiste, çocuklarına o bakıyordu." ifadesini kullandı.

Sare, yaklaşık 50-60 askerin etrafını çevreleyerek götürdüğü kızının kendilerine söylediği son sözün, çocuklarına bakmalarını istemek olduğunu aktardı.

Damadı Selim'in birkaç kez tutuklandığını ve toplam 9 buçuk yılını hapiste geçirdiğini belirten yaşlı kadın, bunların çoğunun idari tutukluluk olduğunu ve damadına herhangi bir suç isnat edemediklerini anlattı.

Sare, "Bir yıl hapiste kalıyor. Sonra serbest bırakıyorlar. Sonra iki yıl, bazen de 3 ayı cezaevinde geçiriyor. Son olarak 2 aydır hapiste. Şimdi de eşini, kızımı aldılar içeri. Allah bize yeter. O ne güzel vekildir." ifadelerini kullandı.

Kızını götürdükleri sırada torunlarını, "annelerinin, babalarını görmeye gittiğini ve geri döneceğini" söyleyerek sakinleştirmeye çalıştığını anlatan Sare ancak çocukların her gün annelerinin ne zaman döneceğini sorduğunu söyledi.

Hakem ve Kassam'ın annelerinin götürüldüğü günü unutamadıklarını ve geceleri çok korktuklarını dile getiren anneanne, "Evimi bıraktım, onların yanında kalıyorum. Gece yatırdığımda, 'Uyumak istemiyoruz, şimdi askerler gelebilir' diyorlar." ifadelerini kullandı.

Ağır bir sorumluluk hissettiğini belirten yaşlı kadın, "Müslümanım diyen herkese sesleniyorum. Bu çocuklar için anne babalarının hapisten çıkmasına yardım etsinler. Bu gerçekten zulüm." diye konuştu.

Kızımın tutuklanması belimizi büktü

Dede Hacı Muhammed er-Rucub ise damadının 9 yılı aşkın süre hapiste geçirmiş olmasına üzüldüklerini ancak kızının götürülmesinin çok başka olduğunu ifade etti.

"Erkekler tutuklandığında evet üzülüyoruz. Ama bir kadının tutuklanma anı, hayattaki en zor şey sanırım. Bu bizim belimizi büktü. Baba hapiste, anne hapiste. Her iki taraftan yetim kaldı bu çocuklar. Bu insana çok ağır gelen bir şey." dedi.

Yaşlı adam, sözlerine şöyle devam etti:

"Tüm dünya, bütün siyasiler vatanımızda neler oluyor görüyor, biliyor. Vicdanı olan herkese sesleniyorum. Kızımın hapiste kalmasına tepki göstersinler, izin vermesinler."

Anne ve babanın boşluğunu doldurmaya çalışıyor

Hakem ile Kassam'ın hemşire olarak çalışan büyük ağabeyleri Firas ise anne ve babasının yokluğunu kardeşlerine hissettirmemek için elinden geleni yapıyor.

"Ama ben de her saniye annemi arıyorum. Eve girerken, çıkarken. Kardeşlerim 'annemiz ne zaman dönecek?' diye sorduklarında çok çaresiz hissediyorum." diyen Firas, bir an önce anne babasının serbest bırakılmasını istediğini dile getirdi.