Erkan Yavuz / Doğruhaber
Çözüm süreci kapsamında PKK ile müzakereler yapan devlet, akan kanın durması için farklı formüller deniyor. Müzakereler kapsamında PKK`nın elinde bulunan kamu görevlileri serbest bırakıldı. Ancak hâlâ PKK`nın elinde bulunan siviller için hiçbir girişimde bulunulmadı. Bir yandan serbest bırakılmayan sivillerin aileleri yakınlarının serbest bırakılmasını talep ederken öte yandan PKK tarafından kaçırılan ve bir daha kendilerinden haber alınamayanların aileleri yakınlarının akıbetinin ortaya çıkmasını istiyor. Bu ailelerden bir tanesi de Yeşilmen ailesi…
Seyyit Hüseyin Yeşilmen Cizre`de Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü`nde çalışıyordu. 28 Ocak 1993 tarihinde arkadaşı Hasan Çeken ile beraber, PKK tarafından ambargo koyulan köylere yardım götürmek için yola çıktılar ve kendilerinden bir daha haber alınamadı. PKK tarafından kaçırıldığı öğrenilen Yeşilmen`in aracı ise yakılmış olarak bulundu. Hüseyin Yeşilmen`in oğlu Rıdvan Yeşilmen, yetkililere seslenerek aynı durumlarda olan aileler için de harekete geçilmesini istedi.
Sadece mezar taşı olsun istiyoruz
Çözüm süreci kapsamında kamu görevlilerinin serbest bırakıldığını hatırlatan Rıdvan Yeşilmen, "Bizim de yirmi yıl önce yaşadığımız mağduriyeti gidermeleri lazım ki helalleşelim ve çözüme bir katkıda bulunabilelim. Biz katilleri istemiyoruz. Neden, niçin yapıldı da demiyoruz. Çünkü planlı yapıldığını biliyoruz. Bize mezarlarının yerlerini göstersinler biz de acımızı sineye çeker mezarları başında Fatiha`mızı okuruz. Yetkililerden bu adımı bekliyoruz. 1993 ve 1996 tarihleri arasında bizim durumumuzda olan en az 600 aileye yakın mağdur var. Süreci olumlu görüp destekliyoruz fakat burada ciğeri yanan biziz, bedel ödeyen biziz, bizim üzerimizden bunları çözmeleri gerekir. Yoksa sadece kendileri masada oturup bizim adımıza konuşma yetkisine sahip değildirler" dedi.
Çözüm süreci kapsamında kamu görevlilerinin serbest bırakıldığını hatırlatan Rıdvan Yeşilmen, "Bizim de yirmi yıl önce yaşadığımız mağduriyeti gidermeleri lazım ki helalleşelim ve çözüme bir katkıda bulunabilelim. Biz katilleri istemiyoruz. Neden, niçin yapıldı da demiyoruz. Çünkü planlı yapıldığını biliyoruz. Bize mezarlarının yerlerini göstersinler biz de acımızı sineye çeker mezarları başında Fatiha`mızı okuruz. Yetkililerden bu adımı bekliyoruz. 1993 ve 1996 tarihleri arasında bizim durumumuzda olan en az 600 aileye yakın mağdur var. Süreci olumlu görüp destekliyoruz fakat burada ciğeri yanan biziz, bedel ödeyen biziz, bizim üzerimizden bunları çözmeleri gerekir. Yoksa sadece kendileri masada oturup bizim adımıza konuşma yetkisine sahip değildirler" dedi.
11 kardeş yetim kaldık
Hükümetin süreci sadece PKK ile görüşerek tamamlayamayacağını ifade eden Yeşilmen, "Hükümet bizi görmüyor, bizim mağduriyetimizi gidermiyor. Ben mağdurum babamız kaçırılınca ben on üç yaşındaydım. 11 kardeş yetim kaldık. Şimdi ise sadece babamızın mezarını istiyoruz. Annemizin daha ne kadar ömrü kaldı bilmiyoruz ama artık bir nebze de olsa teselli bulmak istiyoruz. Bu yönde olumlu bir adım atılmasını istiyoruz. Tek isteğimiz bu olayın aydınlatılması. İnşallah hayırlı bir haber alırız. Aynı zamanda yeni oluşturulan "Akil Adamlar"dan da bu konuda sürece katkı yapmalarını bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Hükümetin süreci sadece PKK ile görüşerek tamamlayamayacağını ifade eden Yeşilmen, "Hükümet bizi görmüyor, bizim mağduriyetimizi gidermiyor. Ben mağdurum babamız kaçırılınca ben on üç yaşındaydım. 11 kardeş yetim kaldık. Şimdi ise sadece babamızın mezarını istiyoruz. Annemizin daha ne kadar ömrü kaldı bilmiyoruz ama artık bir nebze de olsa teselli bulmak istiyoruz. Bu yönde olumlu bir adım atılmasını istiyoruz. Tek isteğimiz bu olayın aydınlatılması. İnşallah hayırlı bir haber alırız. Aynı zamanda yeni oluşturulan "Akil Adamlar"dan da bu konuda sürece katkı yapmalarını bekliyoruz" şeklinde konuştu.