Türkiye Büyük Millet Meclisi Yasadışı Dinlemeleri Araştırma Komisyonu, istihbaratın kara kutularını dinledi. Eski istihbaratçılardan komisyona çok çarpıcı iddialar ve açıklamalar yapıldı.

Eski istihbaratçı Bülent Orakoğlu "Başbakanlar geçmişte de bugün de hep dinleniyor" derken,
Osman Ak "Telefon santralini siz kurmamışsanız, cumhurbaşkanı bile dinlenebilir" dedi. Ak`ın iddiasına göre, Başbakan, odasındaki prize konan ve piyasada 150-200 liraya satılan bir böcekle dinlendi.

Emniyet istihbaratının en üst birimlerinde görev yapan eski istihbarat daire başkanları Meclis`e önemli açıklamalar ve ve tespitlerde bulundular.

"BAŞBAKANLAR HER DÖNEMDE DİNLENMİŞTİR"

Eski istihbaratçı Bülent Orakoğlu, "Başbakanlar her dönemde dinlenmiştir" dedi.

Orakoğlu, şunları söyledi:

"Türkiye Cumhuriyeti başbakanları geçmişteki dönemlerde de bugün de hep dinleniyor. Yabancı servislerce bunların hedef alınmasında bir anormallik yoktur. İçte yapılan dinlemeler hallolabilecek dinlemelerdir. Esas olan yabancı istihbarat servislerinin dinlemelerinin önüne geçilmesidir. Burada da görev MİT’e düşmektedir."

BAYKAL VE MHP`Lİ YÖNETİCİLERE YÖNELİK KASET TUZAĞINI KİM KURDU?

Türkiye`de yabancı istihbarat servislerine karşı mücadelenin zayıf olduğunu savunan Orakoğlu`na "Baykal ve eski MHP’li yöneticilere yönelik kaset tuzağını düzenleyenler kim olabilir?" sorusu da yöneltildi.

Orakoğlu ise bu tür olayların dış kaynaklı gizli servislerin işi olabileceğini söyledi.

"BAŞBAKAN 150 TL`LİK CİHAZLA DİNLEDİ"

Bir başka eski istihbaratçı olan ve halen Emniyet Müdürü olan Osman Ak`tan da ilginç bir tespit geldi.

Dinleneme araçlarının çok ucuza ve kolaylıkla piyasadan temin edilebildiğine ilişkin olarak Osman Ak, Başbakan Erdoğan`ın odasında bulunan prizdeki böceğin de 150-200 liraya satıldığını anlattı.

"HABERLEŞME ŞİRKETLERİ MİLLİ DEĞİL, GÜVENLİK AÇIĞI VAR"

Telefonla haberleşmeyi sağlayan komünikasyon şirketlerinin milli olmadığını ve telefon santrallerinde güvenlik açığı olduğunu belirten Ak, istenirse, Cumhurbaşkanlığı Köşk`ünün dahi çok rahatlıkla dinlenebileceğini öne sürdü.

"NUMARA BİLİNİYORSA ÖNÜNE GEÇMEK MÜMKÜN DEĞİL"

Osman Ak, "Çankaya Köşkü’ndeki santrale ulaşılıyorsa, Cumhurbaşkanının numarası da öğrenilmişse dinlemekten kolay bir şey yok. İstediğiniz kadar tedbir alın, istediğiniz kadar ‘dinlenmiyorum’ deyin. Basit bir programla fiber optik hat tesisatındaki bütün haberleşmeyi çok kolay izlersiniz " diye konuştu.

Osman Ak, "Milli Santral kurulması" önerisini de komisyona sundu.

"DİNLEMELERİN BÜYÜK KISMI DEVLET TARAFINDAN YAPILIYOR"

Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanlarından Sabri Uzun`a göre Türkiye`deki yasa dışı dinleme işlemlerinin tamamının devlet görevlileri tarafından yapılıyor ve devlet görevlisi olmayanlar tarafından yapılanlar da anında yakalanıyor.

Uzun, "Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ`un Brüksel`de NATO merkezinde, Işık Koşaner`in Tunceli`de, MİT Müsteşarı`nın Oslo`da ve AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner`in konuşması internetten yayımlandı. `Kim bu? Bu güç bende değil ve biz bunu yakalayamıyoruz. Bu bir utançtır, ayıptır`` dedi.

"İTİBARSIZLAŞTIRMA OPERASYONLARI YAPILIYOR VE O MEVKİ ELE GEÇİRİLİYOR"

İstihbaratçılardan komisyona yapılan açıklamalar arasında yer alan bir iddia da kamuda üst düzey yöneticilere yönelik yapılan itibarsızlaştırma operasyonları.

Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanlarından Sabri Uzun, "2005-2006 yıllarında ihbar müesseseleri başladı. ihbar mektubunu yazan ile bunu inceleyecek olan müfettişlerin ortak bir üst iradeye bağlı olduğunu düşünüyorum. Bu, devlet iradesi değil, siyasi irade değil. Orada istenilen sonuçlar hasıl edilip, yaratılıyor. Sonra o kamu görevlileri görevinden uzaklaştırılıyor. O göreve üst iradenin uygun gördüğü kişiler gelip, monte ediliyor. Ondan sonra devlet organı ele geçirilmiş demektir" şeklinde konuştu.