Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından getirilen öneriler üzerine Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısında okulların açılması ve yüz yüze eğitime başlanması gerekçesiyle aşı olmayan öğretmen, okul yöneticileri ve eğitim çalışanları için haftada iki defa PCR testi zorunluluğu getirilmesine tepkiler sürüyor.

Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, yaptığı yazılı açıklamada, okulların açılmasının, öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının aşılanmasına veya PCR testi zorunluluğuna indirgenmesi şeklindeki hatalı ön yargının kabulünün mümkün olmadığını söyledi.

“PCR testinin sadece aşı yaptırmayanlara zorunlu olması doğru mudur?”

Milli Eğitim Bakanlığının aşı yaptırmamış olan eğitim çalışanlarına haftada iki kez PCR testi yaptırma zorunluluğu getirmek istediğini belirten Gök, “Buna karşı ben 2 doz aşı yaptırmış birisi olarak birkaç soru sormak istiyorum. Aşı olan kişiye Covid bulaşmıyor mu? Aşı olan kişiye Covid bulaşınca aşılı kişi kendisine bulaşan Covid virüsünü kimseye bulaştırmıyor mu? Aşı olan da olmayan da hastalığa yakalanabiliyor ve hastalığı başkalarına bulaştırabiliyorsa PCR testinin sadece aşı yaptırmayanlara zorunlu olması doğru mudur? Test hastalığa karşı ön tedbir için gerekli ise bu testin aşı olanlara da zorunlu olarak yapılması gerekmez mi? Aşının hastalığı daha kolay geçirmek dışında bir faydası var mıdır? 30 kişilik bir sınıfta öğrencilerin neredeyse hiçbiri aşı olmamışken sadece öğretmenden aşı olmasını ya da PCR testi yaptırmasını istemek doğru mu? Aşı olmayana PCR testi gerekli ve zorunlu ise kendini öğrencilerinden çok daha iyi koruyan öğretmenden PCR testi zorunlu olarak istenirken öğrencilerden de istenmesi gerekmez mi? Öğrencilerle en çok muhatap olan velilerden aşı yaptırmamış olanlar ne olacak? Söz konusu bakış açısına göre aşı yaptırmamış olan velilerin de zorunlu PCR testine tabi tutulması gerekmez mi?” diye sordu.

“Sadece aşı olmayana test yaptırma zorunluluğu doğru değildir”

Yetkililere seslenen Gök, “Aşı olan kişi de Covid'e yakalanabiliyor, birçok örneği var. Aşı kişinin hastalığı hafif atlatmasını sağlıyor ki bu sebeple ben de iki doz aşı yaptırdım ve aşı yaptırmayı tavsiye ediyorum. Ancak aşı hastalığı bulaştırma riskini azaltmıyor. Hastalığa yakalandıktan sonra aşı olan da olmayan da Covid bulaştırabilir. Öyleyse aşı olan da olmayan da test yaptırmalı. Sadece aşı olmayana test yaptırma zorunluluğu doğru değildir. Bir de öğrenciler var, öğrencilerin büyük çoğunluğu aşı olmadı. Ya onlar da Covid varsa? Bir sınıfta 30 öğrenci bir öğretmen olacak ve sadece öğretmen test yaptıracak, ya çocuklar da Covid varsa ne olacak? O halde çocuklar da test yaptırmalı değil mi? Çocuklarla en çok ve maskesiz temas halinde olan ve aşı yaptırmamış olan velilerin durumu da ayrı. O halde bu velilere de aşı yapılmalı değil mi? Burada sadece bir kişiye test yaptırmak anlamsız ve zorla yapıldığı için de haksızlık, hatta mevcut haliyle zulme dönüşmüş durumda.” dedi.

Gök, “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır’ düsturunu kendine şiar edinmiş bir topluluğun lideri olarak erdemliler hareketi olmanın gereğinin haksızlığa geçit vermemek olduğunun bilinciyle davranmaya devam edeceğimi ilan ediyor ve MEB'i gereksiz gerginliğe yol açan bu uygulamadan vazgeçmeye davet ediyorum. MEB Eğitim Çalışanlarına zorla PCR Testi yaptırma kararından vazgeçmeli ve alandaki gereksiz gerginliğe son vermelidir. Aksi halde oluşacak gerginlikler yüzünden çalışma barışı bozulacaktır." ifadelerini kullandı. (İLKHA)