Gaziantep’in merkez Şehitkamil ve Şahinbey ilçelerindeki mahallelerde kentsel dönüşüm kapsamında başlatılan yıkım çalışmalarının yıllardır tamamlanmaması, halkın mağdur olmasına neden oluyor.

Kentin birçok mahallesinde belediyeler tarafından başlatılan kentsel dönüşüm çalışmalarının bir türlü tamamlanmaması, söz konusu mahallelerde yaşayanları mağdur etmekle birlikte mahallelerdeki metruk evler ise risk oluşturuyor.

Kentte birçok mahallede yaklaşık 10 yıl önce başlatılan ancak aradan geçen yıllara rağmen bir türlü bitirilemeyen çalışmalar ve metruk halde kalan evlerin de uyuşturucu madde bağımlılarının mesken etmesi nedeniyle halk ciddi anlamda şikayetçi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kentte “riskli alan” edilen ve kentsel dönüşüm çalışmalarının tamamlandığı birkaç mahallenin dışındaki bazı mahallelerdeki çalışmaların yıllardır bitirilememesi ise mahalle sakinlerinin mağdur olmasına neden oluyor.

Konu ile ilgili İLKHA’ya değerlendirmelerde bulunan HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Faruk Göçer, Merkez Şehitkamil ve Şahinbey ilçelerindeki mahallerinde belediyeler tarafından başlatılan kentsel dönüşüm çalışmalarının yıllardır tamamlanmasının halkı mağdur ettiğine dikkat çekti.

Kentsel dönüşümün Gaziantep’in en önemli sorunu haline geldiğini belirten Göçer, kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması ve halkın daha fazla mağdur edilmemesi gerektiğini ifade etti.

Yıkım çalışmalarının yarım bırakıldığı mahallelerdeki metruk binaların da madde bağımlılarının mekanı haline geldiğini belirten Göçer, yıllardır bitirilmeyen çalışmaların halkı her yönden mağdur ettiğini dile getirdi.

Göçer, Madde bağımlılarının neden oldukları sorunların yanı sıra mahallede hırsızlık olaylarının halkı çok mağdur ettiğini belirtti.

“Kentin eski mahallelerindeki sokaklar dar olduğu için ambulans ve itfaiye giremiyor”

Gaziantep’in yüzde 65’inin çarpık kentleşme olduğunu belirten Göçer, “Gaziantep şehrimiz bundan 20-30 yıl önce çok ciddi anlamda güç alıyordu, göç alma hasebiyle beraber de çarpık bir kentleşme mevcut oldu. Sebebi ise insanlar Gaziantep'e geldiğinde hemen gördükleri yerde betonarme olmadan ‘yağma’ dediğimiz ve sadece briket üzerine indirip ondan sonra beton dökerek ev yapıldı. Bu şekilde çarpık bir kentleşme oluştu. Evet, şehrimiz belki deprem bölgesi olarak 3’üncü şehirdir. Fakat Allah korusun olası bir depremde Gaziantep’te bu çarpık kentleşmeden dolayı çok ciddi anlamda zarar görebileceğini görebiliyoruz. Gaziantep'te 20-30 yıl önce yaşayanlar bilirler, kentin eski mahallelerindeki sokaklar dar olduğu için ambulans ve itfaiye giremiyor. Bu şekilde olan eski mahalleler için yıkım kararı geldi. Zaten Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından da 37 mahalle kentsel dönüşüm kapsamına alındı.” dedi.

“Kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması lazım”

Halkın konforlu bir yaşam hakkına sahip olması gerektiğini belirten Göçer, “Bunun yanında olası bir yangın ve afet durumunda Allah korusun bu mahallelere müdahale etme konusunda herhangi bir kara araç ile ulaşılamayacak. Çünkü sokakları çok dar, aynı zamanda altyapı yok. Yaşam alanı olarak da bu mahalleler çok kötü durumda. Örneğin Göllüce Mahallesi'nde daha önce yağmur yağdığında evler tamamen su altında kalırdı. Şu anda eskiye göre biraz iyileştirme var ama bizim özellikle istediğimiz daha geniş sokaklarıyla, parklarıyla ve sosyal tesisleriyle yeni bir yaşam alanın oluşması lazım. Bunun içinde kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması lazım.” ifadelerini kullandı.

“Vatandaş için evi yıkılmadan önce konut yapılmalıdır”

Gaziantep'teki kentsel dönüşüm çalışmalarının çok uzun sürdüğünü ve halkı mağdur ettiğine dikkat çeken Göçer, kentsel dönüşümün yapıldığı mahallelerdeki mağduriyetlerden örnekler vererek şunları söyledi:

“Avrupa olsun diğer ülkeler olsun, bu konuda nasıl bir yön ve yöntem çiziyorlar, ona bakmak lazım. İlk önce vatandaşın yerleşebileceği konutlar oluşturulmalıdır ve daha sonra vatandaşa yıkım kararı veya o evin boşaltılması kararı gönderildiğinde vatandaşlar, ‘ben sıcak bir eve gireceğim’ diyerek o evi terk etmesi kolay olacaktır. Ama siz hiçbir adres göstermeden ‘ben bu mahalleyi yıkacağım’ dediğiniz anda insanlar tereddüt ediyor. Çünkü vatandaş, ‘Ben ve çocuklarım nerede barınacağız’ diye endişe ediyor. Çünkü vatandaş nasıl bir barınma şekilde karşıya karşıya kalacağını bilmediği için endişeleniyor ve bu endişeden dolayı da korkuyor, evine dört elle sarılıp bırakmıyor, evinin yıkılmasına izin vermiyor. Ama siz konut yapıp ondan sonra vatandaşlara evlerini boşaltılması gerektiğini tebliğ ettiğinizde vatandaş evini boşaltacaktır.”

Kentsel dönüşüm kararı alınan mahallelerde oturan vatandaşlar için ilk önce konutların yapılması ve daha sonra o mahallelerde yıkım çalışmasının yapılması gerektiğini ifade eden Göçer, çalışmaların bu şekilde yürütülmesi ile vatandaşın mağdur olmayacağına dikkat çekti.

Kentsel dönüşüm çalışmalarının bu şekilde hızlanacağını belirten Göçer, belediyelerin çalışmalarını bu yönde yürütmesi gerektiğini söyledi.

“Metruk evler uyuşturucu ve fuhuş yuvasına dönmüş”

Göçer, Gaziantep’teki çarpık kentleşmenin önlenmesi amacıyla kentsel dönüşüm çalışmalarının bir an önce hızlandırılması gerektiğini belirterek, “Kentsel dönüşüm çalışmalarının yapıldığı ancak belli bir süre sonra çalışmaların yarım bırakıldığı mahallelerde metruk evler uyuşturucu ve fuhuş yuvasına dönmüş.  Bunun örneğini ise İpekyolu kenarındaki mahallelerdeki metruk evlerde görebiliriz. Bu mahallelerdeki metruk evler bir kütle halinde bırakılmış, uyuşturucu kullanan ve satan şahıslar ise bu metruk evlerde barınabiliyorlar, bu evleri kendilerine mesken edinmişler. Söz konusu metruk evlerin etrafında oturan vatandaşlar, ‘ben çocuğumu korkudan dolayı gönderemiyorum ‘ diyor. Çünkü çocuğunun başına bir şey gelmesinden endişe ediyor. Bununla birlikte kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan ve çalışmanın tamamlanmadığı mahallelerde suç oranları da yükseliyor. Uyuşturucu kullananlar uyuşturucu elde edebilmek için hırsızlığa ve gaspa başvuruyorlar. Bu da ayrıca bir tehlikeye neden oluyor. Sosyoloji olarak da gerçekten bu sorunun bir an önce çözülmesi ve kentsel dönüşümün tamamlanması lazım.” şeklinde konuştu.

Kentsel dönüşüm çalışmalarının yarım bırakıldığı mahallelerde uyuşturucu, fuhuş ve hırsızlık olaylarının yanı sıra mahallelerde görüntü kirliliği oluştuğunu belirten Göçer, mahalle sakinlerinin ise oluşan toz ve duman da rahatsız olduğunu belirtti.

Kentsel dönüşüm çalışmalarının tamamlanmadığı müddetçe vatandaşın mağduriyetinin daha da artacağına dikkat çeken Göçer, yetkililere çağrıda bulundu.

“Gaziantep’te konut fiyatları çok yüksek”

Kentsel dönüşüm çalışmaların bir an önce bitirilmesi gerektiğini belirten Göçer, “Kentsel dönüşüm kararı alınan mahallelerde oturan vatandaşlar için konut hazırlanmalıdır, bu yapılmadığı müddetçe insanlar tereddüt edecektir. Gaziantep’te konut fiyatları çok yüksek. Çünkü insanlar 3 katlı bir evde, baba çocukları ile birlikte oturuyorlar. Şu an normal bir mahallede konut fiyatları 700 lira olmuş ve vatandaş evinden çıkınca yeni eve alamama endişesi taşıyor. Belediyelerden şunu istiyoruz; ucuz fiyatlarla konut yapın, vatandaşlara konutlarını verin ve vatandaşlarımız da evlerini boşaltacaktır. Bu şekilde kentsel dönüşüm daha da hızlandırılabilir. Yoksa ucuz konut yapılmadığı müddetçe konutlar pahalı olduğunda vatandaş kendi evini terk etmez. Bundan dolayı bir an önce yetkililerinin özellikle de belediyelerin ucuz konut yapıp vatandaşlarımıza ucuz konut yapması lazım. Bu şekilde vatandaşta evini rahatlıkla boşaltır ve mahkemelik duruma düşmez.” diye konuştu.

Göçer, yıkım kararı verilen ev için verilen bedeli az bulan vatandaşların belediye ile anlaşamadığı için mahkemelik duruma düştüklerini sözlerine ekleyerek belediyelerin bu konuda elini taşın altına koyması gerektiğini belirtti. (İLKHA)