ADANA - Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Onkoloji Bölümü`nde yatan hastaların tesettürlü olan refakatçilerine; `örtünüzü açın!`şeklinde baskı yapıldığı ileri sürüldü.
`Ya bizim kurallarımıza uyacaksın, ya da çekip gidersin!`
Söz konusu baskıya bizzat maruz kaldığını belirten Aysun Polat isimli bayan refakatçi, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Benim 14 aylık olan oğlum Ulus Önal, Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Onkoloji Bölümü`nde 10 gündür kemoterapi tedavisi görüyor. Sol böbreğinde kitle oluşmuş, bununla ilgili tedavisi sürüyor ve şu an gözetim altında tutuluyor. Oğlumun yanında refakatçi olarak ben kalıyorum. Hastanede kaldığım 10 günlük zaman içerisinde, bölüm doktorları Doçent Doktor İbrahim Bayram ile Serhan Küpeli tarafından örtümü çıkartmam konusunda baskı ve hakaretlere maruz kaldım. Bana; "Bizim hastane kurallarımız var. Ya bizim kurallarımıza uyacaksın, ya da çekip gidersin!" şeklinde baskı yapıyorlar. Sürekli bana; çarşafımı çıkartıp bunun yerine hastane önlüğü giymemi ve eşarbımı açıp bone takmam gerektiğini söylüyorlar. Ben ilk günlerde çarşafımı çıkartıp normal ev giysilerimle bulunmama rağmen bunu da kabul etmediler, illa bu önlükle, bu bonenin dışında bir şey giyemeyeceğimi söylüyorlar. Söz konusu önlük ve boneyi ise tesettüre uygun olmadığından giymeyeceğimi söyledim. Bunun üzerine söz konusu doktorlar tarafından `geri zekâlı anne` şeklindeki sözlerle hakarete uğradım."
Söz konusu baskıya bizzat maruz kaldığını belirten Aysun Polat isimli bayan refakatçi, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Benim 14 aylık olan oğlum Ulus Önal, Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Onkoloji Bölümü`nde 10 gündür kemoterapi tedavisi görüyor. Sol böbreğinde kitle oluşmuş, bununla ilgili tedavisi sürüyor ve şu an gözetim altında tutuluyor. Oğlumun yanında refakatçi olarak ben kalıyorum. Hastanede kaldığım 10 günlük zaman içerisinde, bölüm doktorları Doçent Doktor İbrahim Bayram ile Serhan Küpeli tarafından örtümü çıkartmam konusunda baskı ve hakaretlere maruz kaldım. Bana; "Bizim hastane kurallarımız var. Ya bizim kurallarımıza uyacaksın, ya da çekip gidersin!" şeklinde baskı yapıyorlar. Sürekli bana; çarşafımı çıkartıp bunun yerine hastane önlüğü giymemi ve eşarbımı açıp bone takmam gerektiğini söylüyorlar. Ben ilk günlerde çarşafımı çıkartıp normal ev giysilerimle bulunmama rağmen bunu da kabul etmediler, illa bu önlükle, bu bonenin dışında bir şey giyemeyeceğimi söylüyorlar. Söz konusu önlük ve boneyi ise tesettüre uygun olmadığından giymeyeceğimi söyledim. Bunun üzerine söz konusu doktorlar tarafından `geri zekâlı anne` şeklindeki sözlerle hakarete uğradım."
Tesettürlüyken de hijyen sağlanabilir
Tesettürlüyken de hijyenli olunabileceğini savunan anne Aysun Polat, "Bizim bölümde benimle beraber birçok tesettürlü bayan, refaketçi olarak kalıyor. Hepimize örtümüzü çıkartmamız konusunda baskı kuruyorlar. Eğer konu hijyen ve hastaların sağlıyla alakalıysa bu tesettüre riayet edilerek de sağlanabilir. Ama bunun hiç de böyle olmadığını düşünüyorum. Söz konusu bölümde hasta ve refakatçileri ortak banyo ve tuvaleti kullanıyor. Hâlbuki hijyen açısından bu hasta ve refakatçilerinin ayrı ayrı kullanabileceği banyo ve tuvaletlerin olması gerekirdi" dedi.
Tesettürlüyken de hijyenli olunabileceğini savunan anne Aysun Polat, "Bizim bölümde benimle beraber birçok tesettürlü bayan, refaketçi olarak kalıyor. Hepimize örtümüzü çıkartmamız konusunda baskı kuruyorlar. Eğer konu hijyen ve hastaların sağlıyla alakalıysa bu tesettüre riayet edilerek de sağlanabilir. Ama bunun hiç de böyle olmadığını düşünüyorum. Söz konusu bölümde hasta ve refakatçileri ortak banyo ve tuvaleti kullanıyor. Hâlbuki hijyen açısından bu hasta ve refakatçilerinin ayrı ayrı kullanabileceği banyo ve tuvaletlerin olması gerekirdi" dedi.
"Kurallara uymazsanız bir daha sizi bu hastaneye kabul etmeyeceğiz"
Konuyla ilgili hastanenin başhekimliği ile görüştüğünü belirten anne Aysun Polat, "Başhekimlik, `bizim böyle bir uygulamamız yok, bizim hastanemizde böyle şeyler olmaz. Bu zorlamayı size kim yapıyor?` diye sordu. Ben de ilgili doktorların isimlerini saydım. Bunun üzerine bana; `size örtünüzle ilgili kimse karışamaz` dediler. Başhekimlikle olan bu görüşmemi, Doçent Doktor İbrahim Bayram`a aktarınca bana; `Geri zekâlı anne. Burada bizim dediğimiz geçer. Burada kalmak istiyorsan şu önlüğü giyeceksin. Eşarbı açıp, boneyi takacaksın. Bu kurallara uymazsan çocuğunu taburcu ettikten sonra bir daha sizi bu hastaneye kabul etmeyeceğiz, sen istediğin başka hastaneyi seçebilirsin` dedi" şeklinde konuştu.
Konuyla ilgili hastanenin başhekimliği ile görüştüğünü belirten anne Aysun Polat, "Başhekimlik, `bizim böyle bir uygulamamız yok, bizim hastanemizde böyle şeyler olmaz. Bu zorlamayı size kim yapıyor?` diye sordu. Ben de ilgili doktorların isimlerini saydım. Bunun üzerine bana; `size örtünüzle ilgili kimse karışamaz` dediler. Başhekimlikle olan bu görüşmemi, Doçent Doktor İbrahim Bayram`a aktarınca bana; `Geri zekâlı anne. Burada bizim dediğimiz geçer. Burada kalmak istiyorsan şu önlüğü giyeceksin. Eşarbı açıp, boneyi takacaksın. Bu kurallara uymazsan çocuğunu taburcu ettikten sonra bir daha sizi bu hastaneye kabul etmeyeceğiz, sen istediğin başka hastaneyi seçebilirsin` dedi" şeklinde konuştu.
Anne Aysun Polat: "Yetkilileri göreve çağırıyorum"
Çocuğunun tedavisinin uzun yıllar sürebileceğini belirten anne Aysun Polat, "Doktorların bana tehditvari bu sözleri üzerine içime bir korku girdi. Çocuğumun ileride belli aralıklarla hastaneye yatıp tedavisinin sürmesi gerekiyor. Doktorumuzun bizi bir daha bu hastaneye kabul etmeyeceğini söylemesi, kabul edilebilir bir şey değil. Ben inancımdan dolayı örtümü çıkartmayacağımı söyledim. Bunu çocuğumun tedavisi aleyhinde kullanmaları haksızlıktır. Bu konuda yetkilileri göreve çağırıyorum" dedi.
Çocuğunun tedavisinin uzun yıllar sürebileceğini belirten anne Aysun Polat, "Doktorların bana tehditvari bu sözleri üzerine içime bir korku girdi. Çocuğumun ileride belli aralıklarla hastaneye yatıp tedavisinin sürmesi gerekiyor. Doktorumuzun bizi bir daha bu hastaneye kabul etmeyeceğini söylemesi, kabul edilebilir bir şey değil. Ben inancımdan dolayı örtümü çıkartmayacağımı söyledim. Bunu çocuğumun tedavisi aleyhinde kullanmaları haksızlıktır. Bu konuda yetkilileri göreve çağırıyorum" dedi.
Başhekimlik: "Olayın karşılıklı yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını düşünüyoruz"
Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doç.Dr. Cem Kaan Parsak; "Söz konusu konuyla alakalı bilgimiz mevcuttur. İddiayla ilgili, adı geçen hekimlerimizle görüştük. Kendileri hasta yakını ile olan bir gerginliğin olduğunu doğruladılar. Ancak hakaret olmadığını da ısrarla vurguladılar. Söz konusu olayın doktorlarımızın hijyen konusundaki titizliğinden ileri geldiğini düşünüyoruz. Konu hakkında rektörümüze bilgi verdik. Başhekimimiz de anne Aysun Polat ile bizzat görüşerek bilgi alacak. Şunu özellikle belirtmek istiyorum. Hastane yönetimi olarak; öğrencimiz olsun personelimiz olsun hiçbir bayanın başörtüsüne karşı bir tutumumuz olamaz. Bu olayın da karşılıklı yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını düşünüyoruz" dedi.
Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doç.Dr. Cem Kaan Parsak; "Söz konusu konuyla alakalı bilgimiz mevcuttur. İddiayla ilgili, adı geçen hekimlerimizle görüştük. Kendileri hasta yakını ile olan bir gerginliğin olduğunu doğruladılar. Ancak hakaret olmadığını da ısrarla vurguladılar. Söz konusu olayın doktorlarımızın hijyen konusundaki titizliğinden ileri geldiğini düşünüyoruz. Konu hakkında rektörümüze bilgi verdik. Başhekimimiz de anne Aysun Polat ile bizzat görüşerek bilgi alacak. Şunu özellikle belirtmek istiyorum. Hastane yönetimi olarak; öğrencimiz olsun personelimiz olsun hiçbir bayanın başörtüsüne karşı bir tutumumuz olamaz. Bu olayın da karşılıklı yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını düşünüyoruz" dedi.
Öte yandan söz konusu iddiaların ardından harekete geçen Adana Umut Der ile Mazlum Der Adana Şubesi yetkilileri, Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi`ne giderek anne Aysun Polat ile görüşüp bilgi aldılar. Söz konusu hukuksuz uygulamanın son bulması için girişimlerde bulunacaklarını açıkladılar. (Ayhan Kaya - İLKHA)