DIŞ HABERLER SERVİSİ
Arap baharı sürecinden en başarılı şekilde çıkmayı başaran Tunus’ta da kaos isteyen şer güçler devreye girerek darbe girişiminde bulundu. Şer güçler ile iş tutan sözde Tunus Cumhurbaşkanı Said, meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlıklarını askıya aldığını belirterek, mevcut Başbakan Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını açıklayarak açıkça darbe girişiminde bulunmuş durumda.
DARBEYE SUDAN BAHANELER
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, "ülkenin içinde bulunduğu olağanüstü koşullar nedeniyle" meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlıklarını askıya aldığını belirterek, mevcut Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını bildirdi.
Tunus Cumhurbaşkanlığının yayınladığı videoda, ülkedeki askeri komuta kademesinin ve güvenlik yetkililerinin katıldığı bir toplantı sonrasında konuşan Said, "Tunus'un içinde bulunduğu yağma, yangın ve durum karşısında ülkeyi kurtarmak için olağanüstü önlemler alması gerektiğini!" belirterek isim vermediği bazı grupların belirli bölgelerde iç savaş çıkarmak için para topladığını öne sürdü
Said, birkaç ay önce almaları gereken bu kararları Meclis Başkanı ve Başbakan Hişam el-Meşişi ile yaptığı istişareler sonrasında aldığını ifade etti.
Anayasayı ve halkın çıkarlarını korumak üzere bu kararların kaçınılmaz olduğunu savunan Said, yolsuzluk dosyalarını ortaya çıkarma gerekçesiyle başsavcılık görevini de üstlendiğini belirtti.
MECLİS'İN YETKİLERİNİ 30 GÜN BOYUNCA DONDURMA KARARI
Cumhurbaşkanı Said'in, Başbakan ve Meclis Başkanı ile yaptığı istişarelerin ardından Anayasa'nın 80'nci maddesini işleme alarak ülkenin güven ve istikrarı ile devlet işleyişini garantiye almak üzere bazı kararlar aldığının aktarıldığı açıklamada, bu kararların Başbakan Hişam Meşişi'yi görevden alma ve Meclis'in yetkilerini 30 gün boyunca dondurmayı içerdiği ifade edildi.
Kararların aynı şekilde tüm parlamento üyeleri dokunulmazlıklarının kaldırılması ve Cumhurbaşkanı Said'in atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağının teyit edildiği açıklamada, istisnai tedbirleri düzenleme çalışmalarının gelecek saatlerde belirleneceğine işaret edildi.
TUNUS MECLİS BAŞKANI GANNUŞİ: BU AÇIKÇA DEVRİME VE ANAYASAYA BİR DARBEDİR!
Tunus Meclis Başkanı ve ülkedeki en büyük parti olan Nahda Hareketi'nin lideri Raşid el-Gannuşi, Meclisin çalışmalarını dondurma ve başbakanı görevden alma kararları nedeniyle Cumhurbaşkanı Kays Said'i darbe yapmakla suçlayarak, halkı alınan bu karara karşı barışçıl mücadeleye çağırdı.
Darbe girişiminin arkasında BAE medyasının desteğinin açıkça görüldüğünü belirten Gannuşi, "Bu açıkça devrime ve anayasaya bir darbedir. Devrime, genel ve kişisel özgürlüklere karşı bir darbedir. Demokratik olarak seçilmiş parlamento, hükümet ve gerisi halen görevinin başında." dedi.
ALINAN BU YANLIŞ KARARLAR ÜLKEYİ KARANLIĞA SÜRÜKLEYECEK
Cumhurbaşkanı Said’in aldığı kararların yanlış ve ülkeyi bir karanlığa sürükleyeceğini savunan Gannuşi, parlamento üyelerini direnmeye ve meşruiyetlerini savunmaya çağırdı.
Demokrasiyi korumak için Tunus İşçi Örgütü Genel Sekreteri Nureddin Tabubi ile bir görüşme yaptığını dile getiren Gannuşi, bugün parlamentodaki siyasi grupları toplantıya çağıracağını ve Meclisteki çalışmalarını normal şartlarda olduğu gibi sürdüreceklerini ifade etti.
Gannuşi ayrıca Başbakan Meşişi ile de temas halinde olduğunu sözlerine ekledi.
HÜDA PAR'DAN TUNUS AÇIKLAMASI: "DÜNYA BU DARBEYE KARŞI DURMALIDIR"
HÜDA PAR Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Eşin ve Genel Sekreter Şehzade Demir, Tunus’taki siyasi darbe girişimine ilişkin açıklama yaptı.
Sosyal medya hesabından konuya ilişkin açıklama yapan Eşin, "Tunus, 15 Temmuz'u yaşıyor. Cumhurbaşkanı Said Kays'ın parlamentoyu askıya alması, Başbakanı görevden alması ve milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırması, halka ve kazanımlarına yönelik bir darbedir. Tunus halkı ve dünya bu darbeye karşı durmalıdır. Her yerde son sözü halk söyler. #Tunus'ta da halk sözünü söyleyecek... " ifadelerini kullandı.
"TUNUS’TA KAZANIMLARIN KORUNMASI İÇİN MÜCADELE EDİLMELİDİR"
Haftalık gündem değerlendirmesinde Tunus'taki darbe girişimine değinen HÜDA PAR Genel Sekreteri Şehzade Demir ise, "Tunus’ta Cumhurbaşkanı Kays Said, mevcut bazı sorunları gerekçe göstererek meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını belirterek atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını bildirdi. Tunus halkının iradesine yapılan bu darbeyi kınıyoruz. Tunus’u istikrarsızlığa sürükleyecek, mevcut sorunların çözümünü daha da geciktirecek olan bu darbe, halkın iradesini gasp etmektir. Darbeciler tarafından binaları hedef alınan ve darbeye maruz kalan Nahda Hareketi de bu karardan sonra halkı barışçıl mücadeleye çağırarak darbeye karşı duracaklarını ilan etmiş durumdadır. Diktatörlüğün sona erdiği Arap Baharı sürecinden sonra siyasi dönüşümü ve nispeten istikrarı sağlamış tek ülke olan Tunus’ta kazanımların korunması için mücadele edilmelidir. Öte taraftan talepler dikkate alınarak erken seçime gidilmesi, yeni kurulacak hükümette seçilmiş yönetime karşı darbe yapan cumhurbaşkanının yetkilerinin kısıtlanması sağlanmalıdır." dedi.
“HEP AYNI SENARYOLAR, BİLİNDİK OYUNLAR VE DARBELER!”
Gazetemizin Genel Müdürü Mehmet Sait Özcan da konuyla ilgili sosyal medya ağı Twitter’da yaptığı paylaşımda: “Eşkıyalar yine Tunus'a dadanmış! Allah fırsat vermesin.” dedikten sonra “Hep aynı senaryolar, bilindik oyunlar ve darbeler!
Halkın temsilcileri, darbeci ve destekçileri kadar cesur olmadıkça ve de geldikleri gibi darbeden şer güçlerin ülkelere kurduğu tuzak yönetim sistemlerini alaşağı etmedikçe biz bu filmi daha çok izleriz. #Tunus ayağa kalk ve diren!” paylaşımında bulundu.
TBMM BAŞKANI ŞENTOP: TUNUS'TA YAŞANANLAR ENDİŞE VERİCİDİR
TBMM Başkanı Şentop, Twitter hesabından Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak paylaştığı mesajında, "Tunus'ta yaşananlar endişe vericidir; seçilmiş parlamentoyu ve milletvekillerini görev yapmaktan men eden kararlar anayasal düzene karşı darbedir. Askeri/bürokratik darbe her yerde gayrımeşrudur; Tunus'ta da gayrimeşrudur. Tunus halkı anayasal düzene ve hukuka sahip çıkacaktır" dedi.
KALIN: HALKIN DEMOKRATİK İRADESİNİN YOK SAYILMASINI REDDEDİYORUZ
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Twitter hesabından paylaştığı mesajda anayasal meşruiyeti ve halk desteği olmayan girişimleri kınadığını ifade etti.
Kalın, "Dost ve kardeş Tunus’ta demokratik sürecin askıya alınmasını ve halkın demokratik iradesinin yok sayılmasını reddediyoruz. Anayasal meşruiyeti ve halk desteği olmayan girişimleri kınıyoruz. Tunus demokrasisinin bu süreçten güçlenerek çıkacağına inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
DEVLET KURUMLARINA CUMHURBAŞKANI SAİD'İN ALDIĞI KARARLARI UYGULAMAMA ÇAĞRISI
Tunus'ta Nahda Hareketi yöneticilerinden Riyad Şuaybi, devlet kurumlarına, Cumhurbaşkanı Kays Said'in aldığı kararları uygulamama çağrısında bulundu.
Şuaybi yaptığı açıklamada, Nahda Hareketi'nin Said'i aldığı kararlar nedeniyle kişi ve kurumları etkileyebilecek tüm ihlallerden sorumlu tuttuğunu belirtti.
Şuaybi, devlet kurumlarına Said'in aldığı kararları ve yanlış uygulamaları hayata geçirmemesi çağrısı yaptı.
PARTİLERİN BAZILARINDAN DESTEK, BİR KISMINDAN DA İTİRAZ GELDİ
Tunus'ta Cumhurbaşkanı Kays Said'in Meclisin çalışmalarını dondurma ve başbakanı görevden alma kararlarına parlamentodaki partilerin bazılarından destek geldi, bir kısmından da "darbe suçlaması" yöneltildi.
Ülkede Meclisteki 218 sandalyeden 19'uyla temsil edilen Demokratik Akım Partisi Milletvekili Samiye Abbu, Cumhurbaşkanı'nın Meclisin çalışmalarını dondurma, başbakanı görevden alma ve yeni bir başbakan atama kararının, "anayasal ve tarihi" olduğunu savundu.
Buna karşın, Mecliste 18 milletvekili bulunan Onur Koalisyonu Yöneticisi ve Milletvekili Yusri ed-Dali, partisinin sosyal medya hesabından yayınladığı görüntülü mesajda, Cumhurbaşkanı'nın kararlarını "darbe" olarak nitelendirerek, halkı devrim ve özgürlükleri savunmaya çağırdı.
Kararlar karşısında ülkenin iç savaşa sürüklenmesi endişesini aktaran Dali, silahlı kuvvetlerden, "anayasayı, anayasal kurumları korumak ve demokrasinin sürdürülmesi için hareketsiz kalmasını" talep etti.
Dali, Cumhurbaşkanı'nın adımlarının anayasaya aykırı olduğunu belirterek, devletin tüm unsurlarını anayasaya uygun davranmaya davet etti.
NAHDA HAREKETİ PARTİ MERKEZLERİNE SALDIRI
Tunus'ta Nahda Hareketi yöneticilerinden Ali el-Arayyid, Nahda'nın parti merkezlerine saldırı düzenleyen grupların bazılarının finanse edildiğini ve siyasi taraflarca kullanıldığını, bazılarının ise Cumhurbaşkanı Kays Said'e yakın olduğunu belirtti.
Ülkenin eski başbakanlarından Arayyid, başkent Tunus'ta Nahda'nın düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, Nahda ve diğer parti merkezlerini hedef alan saldırılarla ilgili açıklamalarda bulundu.
Arayyid, "Nahda'nın parti merkezlerine saldırı düzenleyen grupların bazıları finanse ediliyor ve birtakım siyasi taraflarca kullanılıyor, bazıları ise Cumhurbaşkanı Kays Said'e yakın. Bazılarının arkasında da ülkedeki bazı suç ortaklarıyla ilişkileri olan ve sürekli kışkırtan dış güçler var." dedi.
Parti merkezlerine düzenlenen saldırılara karıştığı tespit edilen kişilere dava açılacağını ve şiddete başvurmadan sorunun hukuki yollardan çözüleceğini dile getiren Arayyid, Nahda'nın, devlet ve kurumlarına saygısından ötürü son derece sağduyulu davrandığını belirtti.
TUNUS EMNİYET GÜÇLERİ MECLİS ÖNÜNDE TOPLANAN DARBE KARŞITLARI VE DESTEKÇİLERİNE MÜDAHALEDE BULUNDU
Tunus'ta Cumhurbaşkanı Said'in "Meclis'in yetkilerini dondurma" kararının ardından Meclis binası önünde toplanan darbe karşıtları ve destekçilerine polis müdahale etti.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in aldığı kararlar sonrasında darbeye karşı çıkanlarla darbeye destek verenler başkent Tunus'taki Meclis binası önünde toplandı.
Emniyet güçleri ise taraflar arasında arbede çıkmaması için meclis önünde toplanan kalabalığa müdahale etti. Müdahale sonucu bazı kişilerin yaralandığı görüldü.
TUNUS'TA EL CEZİRE'NİN OFİSİNE BASKIN
Tunus darbeciler Katar merkezli El Cezire televizyon kanalına baskın düzenledi
El Cezire’nin Twitter hesabından yapılan açıklamada, ofislerine sivil giyimli güvenlik güçlerince baskın düzenlendiği ifade edildi. Açıklamada, baskından sonra tüm çalışanların ofisten çıkarıldığı, cihaz ve telefonların kapatılmasının istendiği aktarıldı.