Bu Köyü Deprem Değil Kan Davası Bu Hale Getirdi!

VAN - İlke Haber Ajansı`na konuşan Ilı kaynak muhtarı ve köy sakinleri depremin değil kan davasının köylerini yıktığını ifade ederek, Van Valisi ve kanaat önderlerinden barış için yardım istedi.

 

Köylerinde birçok alanda sıkıntılar yaşandığını ancak en önemlisinin kan davası olduğunu belirten Köy Muhtarı Tahir Eskioba, "Köyümüzün çok sıkıntıları var. Köyümüzde dört yıl önce meydana gelen bir olay ve süregelen bir kan davası var. Bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Gerek devlet gerekse yetkililer, valimiz ya da kanaat önderlerimiz bu olayda bize bir el atsınlar, ilk defa bunu söylüyorum. Allah rızası için bu sıkıntıyı çözelim gerek iki taraf, gerekse köylülerin tümü bu olaydan rahatsızdır. 200 haneli köyde gördüğünüz gibi ne huzur kalmış nede rahatlık" dedi.

 

Deprem kaynaklı kimi sıkıntılarının olduğuna da değinen muhtar, "Kimse gelip gitmiyor. Herhangi bir yardımları yok. Yaşanan depremlerden sonra birçok köyde Evini Yapana Yardım (EYY) kapsamında evler yapıldı. Bizde sadece 15 evin temeli atılmış, başka da hiçbir şey yok" ifadelerini kullandı.

 

Köy sakinlerinden Reşit Öner de 2009 yılında yaşanan hazin vakayı hatırlatarak, "Bu olaydan dolayı köyün yarısından fazlası boşaldı. Köyün halini görüyorsunuz. Köyümüz adeta harabeye dönmüş. Depremin yaptığı hasar bunun yanında az bile kaldı. Köyümüzde korku ve panik havası hâkim. Biz artık yetkililerimizden bu sorunumuza bir çözüm getirmesini istiyoruz. Yıllardır süregelmiş, daha fazla can yanmasın ve bu sorun çözülsün istiyoruz" şeklinde konuştu.

 

Depremde yaşanan yıkımlardan sonra herhangi bir çalışmanın yapılmadığını aktaran Öner, "Müteahhitler birkaç temel atıp gitmişler. Köyün halini görüyorsunuz. Birçok sıkıntımız var ve yıllardır da devam ediyor. Köy halkı konteynırlarda yaşıyor. Baksanıza 200 haneli köyde bu kadar insan var. Çoğu göç edip gitmiş. Fakiriz, elimiz dardır. Herkesin sıkıntısı had safhadadır. Valimizden ve yetkililerimizden yardım bekliyoruz. Gelip bir köyümüzü görsünler ne haldeyiz. Köyün durumu nedir, bir baksınlar" dedi.

 

Köydeki kan davası için ise Van Valisinden, milletvekillerinden ve kanaat önderlerinden yardım isteyen Öner, "Gelip bu olaya bir el atsınlar. Bu barışı gerçekleştirseler çok memnun oluruz. Bu gerek bizim gerekse taraflar için büyük bir sıkıntıdır. Bu sıkıntıyı giderseler hepimiz memnun oluruz. Hepimiz huzursuzuz. Bu olaydan dolayı köyde hiç birimizin huzuru yok. Depremin açtığı yaralar bunun yanında hiçtir. Köyümüzü asıl deprem değil, kan davası bu hale getirdi" diye konuştu.

 

Güvenlik nedeniyle Zonguldak`ta devam eden dava da her iki taraftan 11 kişi tutuklu bulunuyor.

 

Hatırlanacağı üzere 2009 Yerel seçimlerinde Halis Güleryüz ve Tahir Eskioba`nın muhtar adayı olduğu Ilıkaynak Köyü`nde, oy kullanma işlemi sırasında seçmenler arasında kavga çıkmış, kavgada, muhtar adayı Halis Güleryüz`ün oğlu Mehmet Güleryüz hayatını kaybetmişti.

 

26 Aralık 2009`da yaşanan olayla husumet kan davasına dönüştü.
Bu olayın ardından Güleryüz ve Eskioba aileleri arasında başlayan husumet, 26 Aralık 2009`da yaşanan olayla kan davasına dönüştü. Eskioba ailesinin yakınlarından 9 kişinin bulunduğu 2 otomobile, köy girişinde pusu kurularak. Aziz Eskioba, Eyüp Eskioba ve İbrahim Enterili adlı şahıslar öldürülmüş, olayda araçlarda bulunan üç kişi de yaralanmıştı.

 

26 Aralık 2009` da yaşanan bu olaydan sonra Güleryüz ailesinin yakınlarından 17 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan şahıslardan 9`u tutuklanırken, 8`i tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Yapılan araştırmada, bulunan boş kovanlar üzerinde yapılan balistik incelemede olayda 10 silahın kullanıldığı belirlendi. Silahlardan 2`isinin de sanıklardan Gürgin A, Mehmet Ali A. ve Muhammet A.`nın ortak kullandıkları, su deposuna giden patika yolun kenarında gömülü bulunan birisi Kaleşnikof olan tüfekler olduğu ortaya çıkmıştı.

 

Yaşanan bu olayların ardından köyde 4 yıldır kan davası devam ediyor. Bugüne kadar barış için kimi çabalar söz konusu olduysa da barış sağlanamadı. Ancak gelinen aşamada geride 4 can kaybı, onlarca evin boşaltılması ve köyde bugüne kadar devam eden bir tedirginlik ve huzursuzluk bırakılmış ve 200 haneli köy harabeye dönmüş durumda. Köyde çocukların ve husumetli olan iki tarafın dışında kimseyi görmek mümkün değil. Köyde hâkim olan korku ve panik sonucu onlarca aile ya evlerini batı illerine taşıyarak farklı bir hayat kurmaya başlamış veya köyü terk ederek yıllardır gurbet ellerinde çalışmaya gitmiş durumda.

 

Köy Muhtarı ve Köy sakinleri bu durumun artık sonlandırılması ve barışın sağlanması için gerek yetkilerden gerekse de kanaat önderlerinden yardım bekliyor. (Murat Dalgın - İLKHA)