MARDİN - AK Parti Mardin İl Başkanlığı`nda düzenlenen toplantıya, AK Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ, AK Parti Mardin İl Başkanı Vekili Bedrettin Ağalday, Belediye Başkan Vekili Murtaza Varlık, Merkez İlçe Başkanı Murat Bayar, il ve ilçe yönetimleri ve partililer katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan AK Parti Mardin İl Başkan Vekili Bedrettin Ağalday, Danışma Meclisi Toplantılarını çok önemsediklerini söyledi.

Daha sonra kürsüye gelen Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ, Kürt sorunun çözümünde AK Parti`ni kararlı olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü, "Anketlere göre sorunun çözüm sürecine destek verenlerin oranı yüzde 58. Bu kadar mağduru olan, bu kadar zahmetini çekmiş, iki bölgede mağduru olan bir olayın çözülmesini istemeyenlerin başında 90 yıldır bu memleketin kaymağını yiyen imkanlarını paylaşan ama halka küçümseyici gözle tepeden bakan ekipler, gruplardır. Diğer grup ise Türk Ulusalcılardır, mecliste açık açık yüzümüze söylüyorlar. Ağızlarına gelen her şeyi söylüyorlar.
 
Ölçmeden, tartmadan biçmeden konuşuyorlar hakaret ediyorlar ama huzurunuzda tenzih ederek söylüyorum. Bazen de küfrediyorlar. Ama bizim sineye çekmek gibi bir mecburiyetimiz var. Omuzumuzda yetmiş altı milyonun hak hukuku var. Adalet, barış güvenlik, hak noktasında sorumluluğumuz var. Sorunsuz insanlar çok rahat konuşurlar. Tartmadan ölçemeden, biçmeden konuşurlar. Boğazlarında herhangi bir derecelendirme herhangi bir basamak yoktur."

Konuşmasında Uludere Raporuna değinen ve kendisi de Meclis Uludere Komisyonu üyesi olan Akdağ, "Benim de içinde olduğum ve sizin de merak ettiğiniz bir hususu sizlerle paylaşmak istiyorum. Uludere`de meydana gelen uçakların bombalaması sonucu 34 insanımızın ölmesi ile ilgili orya gittik.
 
Basında bu konuda bazı spekülasyonlar var. Rapor tam 88 sayfadan oluşuyor. İnsan hakları bünyesinde oluşan ekibin içinde kardeşiniz olarak ben de vardım. Hem köylerimizi ziyaret ettik, Roboski, Gülyazı ve Beje`yi hem de oradaki yerel, askeri ve idari makamlarla görüştük. Ankara`ya gelirken 8 saatlik Heron görüntülerini izledik. Genelkurmay`dan MİT`ten, emniyetten, içişlerinden bilgiler topladık.
 
Bu 88 sayfa içinde olayın meydana gelişi, olayın gerisindeki nedenleri, kaçakçılık, göç, sınır ticareti geçim imkânsızlıkları, hepsini raporda yazdık. Muhalif partiler bizden şunu istediler. Birilerini mahkûm edin. Bizde dedik ki biz bir inceleme komisyonuyuz. Zaten Diyarbakır özel yetkili mahkeme bu konuda adli yönden bu olayı soruşturuyor. Biliyorum toplumun büyük bir kısmı o rapordan razı olmadılar, memnun olmadılar. Ama Türkiye önemli bir süreçten geçiyor.
 
Fotoğrafın tamamını baktığımız zaman bir insanın ölümü bizim için çok önemlidir. İnancımıza göre haksız bir insanın ölümü insanlığı ölümüdür ve bir insanı yaşatmak da insanlığı yaşatmakla eşdeğerdir. Ama Türkiye bir karar arifesinde eşiği geçmek üzereyken bir takım olaylara, bir takım hadislere takılıp sürece zarar vermemek gerektiğini düşündük ve sayın başbakanımız da zaten şunu demişti.
 
Tazminatlar konusunda gerekeni yaptı. Eğer özür dilemek gerekiyorsa onu da dileriz demişti. Şahsi kanaatim ve görüşüm şu onun da belki günü bugün değil, belki zaman ve şartla müsait olursa, inşallah yaranın bu manevi tarafını tamir etme giderme noktasında da bir deklarasyon olacağını umut ediyorum" dedi.
(İLKHA)