Van'da faaliyet gösteren 54 STK'nın bir araya gelerek oluşturduğu Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi (Van SDİ), Mısır'da idamları onanan ve aralarında Mohamed Elbeltagy, Ossama Yassin, Saffet Hicazi gibi önde gelen siyasilerinde bulunduğu 12 kişi hakkında verilen karara tepki gösterdi.
Hazreti Ömer Camisi avlusunda bir araya gelen Van SDİ bileşenleri adına açıklamada bulunan Cansuyu Yardımlaşma Derneği Van Temsilcisi Alaattin Demirel, ortaya konan hukuksuzluklara karşı tepkisini ortaya koyarak alınan idam kararlarının derhal iptal edilmelerini istedi.
Mısır’da 2013 yılında gerçekleştirilen askeri darbe sonrası, siyasi muhaliflere yönelik kaçırma, gizli alıkoyma, işkence ve infaz gibi hak ihlallerinin sistematik olarak devam ettiğini belirten Demirel, Mısır rejiminin cezaevlerinde tutuklu insan sayısının on binleri bulduğunu ifade ederek, Mısır’da yüzlerce kişiye idam cezasının verildiğini ve bu idamların bir kısmının ailelere bile haber vermeden gerçekleştirildiğini dile getirdi.
"Hukuksuz bir şekilde onaylanan idam kararları tarihe kara bir leke olarak geçecektir"
Demirel, "Siyasi mahkumların itirazlarını değerlendiren Mısır Temyiz Mahkemesi, 14 Haziran 2021 tarihinde haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı bir şekilde tarihe kara bir leke olarak geçecek idam kararlarını onaylamıştır. Savunma avukatları, suçlamaların tümünün uydurma iddia ve uydurulmuş deliller ile işkence altında alınmış ifadelere dayandığını açıklamıştır. Üstelik sanıkların savunma hakkını kullanması keyfi biçimde ihlal edilirken, avukatların adil yargılanma hakkının ihlaline yönelik birçok itirazı sonuçsuz kalmıştır." dedi.
Demirel, "Mısır halkının özgür iradesi ile seçtiği liderlere yönelik darbe ve sonrasındaki hukuksuz uygulamalar başından beri dozu eksilmeyen büyük bir sindirme sürecine dönüşmüştür. Şu ana kadar gözaltı ve tutuklananların sayısı net olarak açıklanmasa da mahkûm yakınlarının ifadeleri bunun binlerce kişiyi aştığını göstermektedir." ifadelerini kullandı.
"İdam mahkumları için 'siyasi af' talebinde bulunulmalıdır"
Verilen idam kararlarına karşı başta Türkiye olmak üzere bütün dünya ülkelerinin ve kuruluşların harekete geçmesi gerektiğini ifade eden Demirel, şunları söyledi:
Uluslararası insan hakları kuruluşlarının raporlarında da delilleri ile belirtildiği gibi, halen çok sayıda siyasi mahkûm sistematik işkenceye uğramakta ve her türlü ihlale maruz kalmaktadır. Son idam kararları bir kez daha göstermiştir ki, şayet dünyadan güçlü bir ses ve tepki verilmez ise şu an Mısır hapishanelerindeki binlerce kişi için durum çok daha kritik bir sürece dönüşecektir. İşkence, taciz, öldürme ve daha onlarca hukuksuzluğun engellenmesi için dünyanın sağduyu sahibi kamuoyu harekete geçmelidir.Bu nedenle başta kendi ülkemiz olmak üzere tüm dünya liderlerini, açık bir yaşam hakkı ihlali sayılan idamlarla ilgili alınan kararlar konusunda daha duyarlı olmaya davet ediyoruz. Bu çerçevede, Mısır nezdinde resmi girişimler başlatarak en azından idam mahkumlarına “siyasi af” konusunda baskı yapmalarını istiyoruz. Şayet bu konuda herhangi bir sonuç alınamaması halinde uluslararası toplum “Koruma Sorumluluğu” (R2P) ilkesi çerçevesinde girişimlerde bulunmalıdır. Uluslararası sözleşmelerle garanti altına alınmış bulunan hakların korunması konusunda kurumlar ve liderler harekete geçmelidir.
"Uluslararası aktörler devreye girmelidir"
Gelecekte benzer ihlallerin yaşanmasını önlemek adına Mısır’daki siyasi tutukluların serbest bırakılması konusunda “genel af” önerileri ve insani diplomasi girişimlerine fırsat verilmesi gerektiğine değinen Demirel, muhaliflerle mevcut rejim arasındaki gerilimin tonunu düşürmek üzere uluslararası aktörlerin harekete geçmeleri gerektiğini belirtti.
Mevcut Mısır rejimine ve bütün insanlığa çağrıda bulunan" Demirel, şu ifadeleri kullandı:
"Bugüne kadar darbe sonrası yapılan idamlardan mevcut yönetimler hiçbir fayda sağlanmadığı gibi bu idamlar siyasi krizi ve toplumsal barışı da daha çok zedelemiştir. Verilen idam kararları mevcut sistemin meşruiyetini sorgulattığı gibi dikta rejiminin, baskı ve zulmünde göstergesi olarak görülmektedir. Mısır rejimi, insan haklarını ayaklar altına alan ve hiçbir hukuki zemini bulunmayan idam kararlarını almaktan ve infaz etmekten derhal vazgeçmelidir.
Bu metin insanlığa ortak çağrımızdır. Bu çağrı ile insanlığın ortak vicdani duruşuyla Uluslararası kurumları, Birleşmiş Milletleri, İslam İş birliği Teşkilatı’nı, ülkemizdeki ve tüm dünyadaki vicdan sahiplerini, ülkelerin liderlerini idam kararlarının dünyanın gözü önünde infaz edilmesine karşı, idamların durdurulmasına yönelik çaba göstermeye davet ediyoruz."(İLKHA)