" Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme! Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.””

(Bakara Suresi, 286)

Halid b. Velici Necran seferinden dönerken Benî Haris b. Ka´bların elçileri de onunla birlikte geldiler. Benî Haris elçilerine Peygamberimiz (SAV):

“Siz Cahiliye çağında çarpıştığınız kimselere ne ile galip gelirdiniz ” diye sordu.

“Biz kimseye mağlup olmuş değiliz” dediler.

Peygamberimiz (SAV):

“Evet, siz çarpıştığınız kimselere galip gelirdiniz!” buyurdu.

“Yâ Rasûlallah! Biz kiminle çarpışsak galip gelirdik!

Çünkü fazla konuşmaz, tezellül ve savurganlık etmez, birbirimize karşı kıskançlık göstermez, yardımı kesmez, savaş ve güçlük zamanlarında güçlüklere katlanırdık.

Daima toplu bulunur, dağılmazdık. Hiç kimseye karşı da, zulüm ve haksızlığa ilk başlayan biz olmazdık!” dediler.

Peygamberimiz (SAV):

“Doğru söylediniz!” buyurdu.

(İslam Tarihi, 17. cilt, M. Asım Köksal)

               MESCİD-İ AKSA

Mescid-i Aksa'yı gördüm düşümde

Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu.

Varıp eşiğine alnımı koydum

Sanki bir yeraltı nehri kaynıyordu.

 

Gözlerim yollarda, bekler dururum

'Nerde kardeşlerim' diyordu bir ses.

İlk kıblesi benim ulu Nebimin

Unuttu mu bunu acaba herkes.

 

Şimdi kimsecikler varmaz yanıma

Resulden yoksunum, tek ve tenhayım.

Rüzgarlar silemez gözyaşlarımı

Çöllerde kayıp bir yetim vahayım.

 

Mescid-i Aksa'yı gördüm düşümde

Götür Müslüman'a selam diyordu.

Dayanamıyorum bu ayrılığa

Kucaklasın beni İslâm diyordu.

 

Mehmet Akif İnan