DOĞRUHABER / Hasan Işık

Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Genç Memur-Sen, adaylar tarafından da eleştirilere konu olan ÖSYM’nin sınav ücretleriyle ilgili hazırladığı raporu düzenlediği basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaştı.

Genç Memur-Sen tarafından hazırlanan raporda ÖSYM’nin sınav ücretlerinde uyguladığı artışlar ele alınırken konuyla ilgili önerilere yer verildi.

Memur-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında kamuoyuna açıklanan raporda ÖSYM tarafından düzenlenen sınavlarda olması gerektiğinden daha yüksek başvuru ücreti alındığına dikkat çekilerek başvuru ücretlerinin düşürülmesi önerisinde bulunuldu.

Basın toplantısında konuşan ve rapor hakkında bilgi veren Genç Memur-Sen Başkanı Mustafa Başkara; KPSS, YKS, ALES, YDS, DGS, TUS gibi sınavlara, lisans ve lisansüstü eğitim öğrencileri ile mezun/işsiz durumdaki bireylerden her yıl ortalama 8 ila 14 milyon adayın katıldığını belirterek yüksek sınav ücretlerinin anayasal güvence altındaki eğitim ve öğrenim hakkına ulaşmayı güçleştirdiğini ve eğitimde fırsat eşitliğini zedelediğini söyledi.

Çeşitli sınavlarda artış yaşanmadığını ancak bunun yanında diğer sınavların ücretlerinde orantısız artışların yaşandığına dikkat çeken Başkara, “KPSS başvuru ücretlerinde 2006’da %22.2, 2010’da %36.4, 2013’te %60.00, 2015 ve 2019’da %25.00, gibi çok yüksek ve tutarsız artışların gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bunun kadar dikkat çekici başka bir nokta ise, bu yüksek artışların aslında herhangi bir şekilde yıllık Yİ-ÜFE, TÜFE, YDO (Yeniden Değerleme Oranı) gibi piyasa koşullarını yansıtan yıllık ekonomik veriler ile bağlantılı gerçekleşmemesidir” ifadelerini kullandı.

“ÖSYM Tüm Giderlerini Adaylardan Karşılıyor”

Genç Memur-Sen tarafından hazırlanan raporda ÖSYM’nin uyguladığı sınav artışlarının ekonomik verilere uygun olmadığı belirtildi. Raporda örneğin KPSS başvuru ücreti 2006 yılından bu yana fiyatlar genel düzeyindeki artışa bağlı olarak artırılsaydı, 2021 yılındaki 275 TL olan başvuru ücreti TÜFE’ye göre 80 TL, ÜFE’ye göre 72 TL, YDO’ya göre 76 TL daha düşük olması gerektiğine dikkat çekildi.

Raporda öne çıkan bir diğer tespit ise kâr amacı gütmeyen ve gelir gider dengesi gibi bir zorunluluğu bulunmayan ÖSYM’nin tüm giderlerini sınava giren adaylardan karşılaması oldu. Genç Memur-Sen Başkanı Başkara ise konuya ilişkin “ÖSYM’nin bütün giderlerini sınavlara başvuran adaylardan karşılamasının, anayasada güvence altına alınan eğitim-öğrenim hakkı ve sosyal devlet anlayışına da uygun olmadığı açıktır” şeklinde konuştu. 

ABD, Almanya, Finlandiya, İngiltere, İtalya, Polonya, Rusya ve İran gibi farklı ekonomik, sosyo-kültürel göstergelere sahip ülkelerin durumunun incelendiğini belirten Başkara bu ülkelerde eğitim sistemiyle ilgili farklılıklardan dolayı sınav başvuru ücretleriyle ilgili olumsuz bir gündem olmadığını belirtti.

Genç Memur-Sen tarafından hazırlanan raporun sonunda ise çözüme şu öneriler yer aldı:

1. Anayasal güvence altına alınan ve vatandaşlık hakkı olan “eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi” bağlamında istisnasız herkesten üniversiteye geçiş sınavı (YKS), KPSS, ALES, YDS, TUS vb. sınavlara ilk girişte 20 TL’yi aşmayacak sembolik bir başvuru ücreti alınmalıdır.

2. Sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak işsiz adayların ikinci kez girecekleri YKS, KPSS, YDS, ALES, TUS vb. sınavlara başvurularından yine 20 TL’yi aşamayacak sembolik bir ücret alınmalıdır.

3. Birinci ve ikinci önerideki ölçütler dışında kalan adaylar için sınav başvuru ücretleri, piyasa şartlarının bile üzerinde olan mevcut ücretlere göre raporda iki varsayımı birleştirdiğimizde ortaya çıkan oran olan en az yüzde 42,5 daha indirimli uygulanmalıdır.

4. e-YDS gibi elektronik sınavlar yaygınlaştırılmalı ve başvuru ücretleri makul seviyelere düşürülmelidir.