Paris
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fransız L'Opinion gazetesinde kaleme aldığı yazıda, Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkilerin iki müttefik ülke için alışılmadık şekilde gerilimli süreçten geçtiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasında mart ayında tesis edilen temasın, iki ülke arasındaki bağı güçlendirme fırsatı verdiğini ifade eden Çavuşoğlu, Fransa'nın başkenti Paris'e gerçekleştirdiği ziyaretin bu iradeyi yansıttığını kaydetti.

Çavuşoğlu, yakın zamanda birbirlerini karşı karşıya getiren bölgesel meselelere göz atıldığında, bugün birçok konuda giderek artan ortak görüşlerin ve çıkarların belirlendiğini ifade etti.

Bakan Çavuşoğlu, iki ülkenin, Suriye'de insani yardımların ulaşması ve ülkenin toprak bütünlüğünün korunması ve siyasi süreçte ilerleme gerekliliği gibi çok sayıda önemli konularda aynı temel öncelikleri paylaştığını belirtti.

Suriye konusunda yakın zamanda Fransa ile samimi ve faydalı görüşmelerin yapıldığını vurgulayan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Müttefiklerimizin DEAŞ ile mücadelede YPG/PKK'lı teröristleriyle iş birliği yapmalarına ilişkin görüş ayrılıklarımıza gelince, bu, ancak bu iş birliği kesin olarak sona erdiğinde aşılabilir. YPG/PKK'nın asıl amacının, DEAŞ'a karşı mücadele değil, Suriye'yi bölmenin ve NATO ile Avrupa'nın sınırında teröristler tarafından kontrol edilen bölge oluşturmanın olduğunu kimse inkar edemez. Müttefiklerimiz bu terör örgütünün ulusal güvenliğimiz için tehdit olduğunu ve bunun inkar edilemeyeceğini anlamalı."

Çavuşoğlu; Libya'da istikrar, ülkenin siyasi birliği, ülke genelinde yetkilerini kullanan Milli Birlik Hükümetine ve kurumların yeniden birleştirilmesine destek, kalıcı ateşkes, terörle ve düzensiz göçle mücadelenin, bugün Fransa ile paylaşılan ortak öncelikler olduğunu ifade etti.

Bakan Çavuşoğlu, istikrarının bölgeyi etkilediği Libya'da ortak çıkar konularının bulunması konusunda Fransa ile diyaloğa açık olduklarını kaydetti.

Doğu Akdeniz'de Yunanistan'la yaşanan anlaşmazlıkların, Atina ile çeşitli mekanizmalar çerçevesinde serinkanlı diyalog ile ele alındığını belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin hiçbir zaman yayılmacı hedeflerinin bulunmadığını ve Yunanistan ile diyaloğun bunun bir teyidi olduğunu aktardı.

Çavuşoğlu, Kıbrıs meselesi bağlamında Türkiye'nin, müzakerenin hedefleri konusunda mutabık kalmaları halinde Kıbrıslı Türkler ile Rumların çabalarını destekleyeceğini aktardı.

Bakan Çavuşoğlu, daha önceki girişimlerin başarısızlıkları göz önünde bulundurulduğunda, çözüme ancak eşit egemenlik ve eşit uluslararası statü temelinde ulaşılabileceğini düşündüklerini kaydetti.

"Güney Kafkasya'da kalıcı barışı birlikte destekleyebiliriz"

Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki gerginliğe de değinen Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Güney Kafkasya'da Azerbaycan ile Ermenistan'ın refahını sağlayacak kalıcı barışı, birlikte destekleyebiliriz. Tarihin siyasi amaçlar için kullanılması ve çarptırılması hiçbir zaman anlaşmazlığın çözülmesini ve adaletin yerine getirilmesini sağlamadı. Eğer aşırıcı Ermenilerin temelsiz taleplerinin Türk-Fransız ilişkilerini rehin alması engellenebilirse, Türkiye ve Fransa, ortak çabalarıyla Güney Kafkasya'nın istikrarına daha iyi katkıda bulunabilir. Balkanlarda da, Türkiye'nin bir rakip olmadığını, aksine bölgenin istikrarı ve refahı için AB ve transatlantik politikalarını tamamlayıcı rol üstlendiğini unutmamak gerekir."

Çavuşoğlu, S-400 sistemlerinin NATO'nun güvenliği için herhangi bir risk oluşturmadığını kaydetti.

Türkiye'nin, S-400 meselesini gerçekçi zeminde ve yapıcı diyalog yoluyla değerlendirmeye kararlı olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Fransız gemisi Courbet konusunda da NATO çerçevesinde sunulan delillerin, iddia edildiğinin aksine Türkiye'nin müttefik gemisine karşı düşmanca eylemde bulunmadığını teyit ettiğini belirtti.

Çavuşoğlu, terörle mücadele konusunda Fransa'nın, NATO'daki ikinci büyük müttefiki Türkiye'ye güvenebileceğini bilmesi gerektiğine dikkati çekti.

Türkiye'nin, özellikle Suriye sınırında yakalanan Fransız teröristlerin ülkelerine geri gönderilmesini sağlaması ve bilgi paylaşımı yoluyla Fransa'nın terörle mücadelesine en çok katkı sağlayan müttefiki olabileceğinin altını çizen Çavuşoğlu, bu iş birliğinin hiçbir zaman aksamamasından ve halen devam etmesinden mutluluk duyduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkiler konusunda, Fransa'nın, hem AB'ye hem ikili ilişkilere fayda sağlayacak gelişmelere katkıda bulunarak yeniden Türkiye ile yakınlaşmanın itici gücü olmasını umduğunu kaydetti.

Her zaman angaje olduğu AB üyeliği hedefinden bağımsız olarak Türkiye'nin, Avrupalı olduğu ve Fransa ile paylaştığı Avrupa'nın değerlerinin gelişmesine ve bu değerlere saygı gösterilmesine katkıda bulunmaya devam edeceğini ifade eden Çavuşoğlu, "Türkiye-AB ilişkileri, birkaç inatçı üyenin maksimalist ve milliyetçi hedeflerinin rehini olmamalı. AB, ancak Türkiye'nin üyeliği ile küresel güç haline gelebilecektir." ifadesini kullandı.

Çavuşoğlu, bu konuların Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian'ı davet ettiği Antalya Diplomasi Forumu'nda ele alınacak olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

"Türkiye'nin müdahale iradesi olmadığını yüksek sesle tekrarlıyoruz"

Fransa'da Türkiye algısının, son zamanlarda bir takım yanlış anlaşılmalardan ve ön yargılardan etkilendiğini tespit ettiklerini ifade eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Türkiye'nin, hiçbir zaman Fransa'ya herhangi müdahalede bulunma iradesinin olmadığını yüksek sesle ve net şekilde yineliyoruz. Ülkemin Fransa'daki Türklere yönelik tek önceliği, Fransa'ya başarılı şekilde uyum sağlamalarını teşvik ederek Türkiye'den bekledikleri tüm kamu hizmetlerini kendilerine sağlamak. Türkçe öğretmenleri ve imamlar, vatandaşlarımızın bu talebini karşılamaktadır. Bu imamlar özellikle camilerinde hiçbir radikalleşme vakası tespit edilmediği için Fransız yetkililer için önemli katkı olmuştur."

Çavuşoğlu, Türkiye'nin, radikalleşmenin farklı biçimleriyle mücadele için vazgeçilmez müttefik olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin, radikalleşme ile mücadele etmek ve aynı zamanda İslamofobi, Müslümanları hedef alan ön yargılar ve ayrımcılıkların ortadan kaldırılması için her zaman Fransa'nın yanında olacağını ifade eden Çavuşoğlu, tüm bu konuların önceliklerinin örtüştüğünü ve güveni karşılıklı olarak güçlendirerek birlikte hareket etmenin yararını gösterdiğini kaydetti.

Çavuşoğlu, "Türkiye ve Fransa dost ve müttefik iki ülke ve böyle kalacaklar. Samimiyetle bağlı olduğumuz bu dostluk ilişkisinin zedelenmemesi için yanlış anlaşılmalara mahal vermemeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA