DOĞRUHABER
Anakaraya ’ya yürüyüş başlatan Süresiz Nafaka, Genç Evlilik ve çocuk haczi gibi sorunları gündeme getirmek için çabalayan mağdurlar, Sakarya’ya ulaştı. Burada basın açıklamasını yapan mağdurlar çocuk haczi uygulamasının insan haklarına aykırı olduğunu ifade ettiler.
“HEM BABALARI HEM DE ÇOCUKLARI CEZALANDIRMAKTADIR”
Sakarya’da okunan basın açıklamasında “Türkiye Aile Birliği (TABİ) platformu olarak başlattığımız ve desteklediğimiz Ankara yürüyüşünde Sakarya ilimize gelmiş bulunuyoruz. Daha önce ilan ettiğimiz üzere her ilimizde farklı bir konuyu gündeme alıyoruz. Bugünkü konumuz “Çocuk Haczi” uygulamasıdır. Yaşı ve cinsi ne olursa olsun bütün çocukların hem annelerine hem de babalarına ihtiyaçları ve ayrılmış olsalar bile onlarla birlikte zaman geçirme hakları vardır. Bu hakları BM Çocuk Hakları Sözleşmesi 9.Madde 3.fıkrasıyla “Taraf Devletler, ana–babasından veya bunlardan birinden ayrılmasına karar verilen çocuğun, kendi yüksek yararına aykırı olmadıkça, ana babanın ikisiyle de düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma ve doğrudan görüşme hakkına saygı gösterirler.” Garanti altında alınmıştır. Ancak, Aile Mahkemelerimiz genellikle çocukların velayetini annelerine vermekte, babalara ayda 2 sefer birkaç saatliğine görüşme hakkı vererek hem babaları hem de çocukları cezalandırmaktadır. Bu haksızlığın alışkanlık haline gelmesinde çoğu kez “çocuğun yüksek yararı” kılıfı kullanılmaktadır.” İfadelerine yer verildi.
“ÇOCUKLARIMIZI İCRA YOLU İLE VE ADETA BİR MAL GİBİ HACZEDEREK ANCAK GÖREBİLİYORUZ”
Açıklamanın devamında, “Bu uygulamada yarar değil özellikle çocuklara zarar olduğunu bütün uzmanlar kabul ve tespitte bulunmuştur. Çocuk haczi işte böyle bir haksızlık ve dengesizliğe rağmen verilen sınırlı görüşme hakkının dahi, velayet sahibi tarafından kötü niyetle gasp edilmesi sonucu doğmaktadır. Velayeti alan tarafın kötü niyeti yüzünden çocuklarımızı icra yolu ile ve adeta bir mal gibi haczederek ancak görebiliyoruz. Bu uygulamanın maddi ve manevi zararı hakkı gasp edilen tarafa yüklenmekte, hak gaspı yapan taraf adeta teşvik edilmektedir. Devletin hukuku işletememesinin bedeli mağdur tarafından ödenerek adeta bir rant ve haraç uygulamasına evrilmiştir. Öncelikle velayet şartlarının genelde tek taraflı değil ortak olmasına çevrilmesi, çocuk haczi uygulamasının insani şartlarda yapılması, çocuk haczi maliyetinin de hak gaspı yapan tarafa yükletilmesi sağlanmalıdır. Yoksa boşanmış aile çocuklarının perişanlığı, psikolojik sorunları, boşanan tarafların şiddetle sonuçlanan çekişmeleri, israf düzeyinde masrafların çoğalması önlenemeyecektir. Kutlu yürüyüşümüze devam ediyoruz. Yarın Düzce’de buluşmak üzere Allah’a emanet olunuz. Bize olan desteklerinize lütfen devam ediniz.” Denildi.