Başkentteki yargı erki sözcüsü Muhsin ed-Dali Tunus resmi ajansı TAP'a yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Said'in danışmanlarınca hazırlandığı öne sürülen darbe planına ilişkin sızdırılan belgeler hakkında başlatılan soruşturmayla ilgili bilgi verdi.
Dali, sızdırılan söz konusu belgelere ilişkin soruşturma başlatılması kararının Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 31. maddesi uyarınca Tunus Temyiz Mahkemesi Başsavcılığının talebi üzerine alındığını dile getirdi.
Tunus Meclisinde birinci parti olan Nahda Hareketi ve Onur Koalisyonu 25 Mayıs'ta, sızdırılan söz konusu belgelere ilişkin soruşturma başlatılması talebinde bulunmuştu.
Tunus Cumhurbaşkanlığı resmi sosyal medya sayfasında da 26 Mayıs'ta, Said'in Başbakan Hişam Meşişi ve Savunma Bakanı İbrahim el-Bertaci ile Kartaca Sarayı'ndaki görüşmesinin görüntüleri yayınlanmıştı.
Görüntülerde Middle East Eye internet sitesinin yayımladığı Tunus Cumhurbaşkanı Said'in danışmanlarınca hazırlandığı öne sürülen hükümete karşı darbe planı iddialarına yanıt veren Said, "Ne darbe taraftarıyız ne de meşruiyetin dışına çıkanların tarafındayız. Bilakis biz, kurumlar arası entegrasyonu savunuyoruz." demişti.
Tunus'ta darbe planı iddiası
Tunus'ta Cumhurbaşkanı Said'in danışmanları tarafından "Başbakan ve Meclis Başkanı'nın alıkonularak, Anayasa çerçevesinde Said'in yönetime tek başına el koymasını içeren bir darbe planı hazırlandığına" yönelik iddialar, İngiltere merkezli Middle East Eye internet sitesince gündeme getirilmişti.
Sitenin ulaştığı belgelerde, Cumhurbaşkanı Said'in Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi ve Başbakan Hişam el-Meşişi'yi Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na çağırdıktan sonra ikilinin dış dünyayla tüm bağlantılarının kesilerek Saray'dan ayrılmalarına müsaade edilmemesi, Cumhurbaşkanı'nın da Anayasa'nın 80. maddesi uyarınca ulusal bir olağanüstü hal durumunda tüm iktidarı ele alma yetkisini kullanmasının planlandığı öne sürülmüştü.
Plan doğrultusunda, halihazırda Cumhurbaşkanlığı Güvenlik Direktörü görevinde bulunan General Halid el-Yahyavi'nin İçişleri Bakan Vekili olarak atanacağı ve silahlı kuvvetlerin şehir giriş çıkışlarında konumlandırılacağı iddia edilmişti.
Tunus'ta devlet erkleri arasındaki çekişme
Tunus'ta şubat ayından bu yana devlet erkleri arasında bir tarafta Cumhurbaşkanı Said diğer tarafta Başbakan ve Meclis Başkanı'nın konumlandığı bir çekişme ve açmaz yaşanıyor.
Bağımsız aday olarak girdiği seçimlerde halkın büyük çoğunluğunun oyunu alarak Cumhurbaşkanı olan Anayasa Profesörü Said, Başbakan Meşişi ile kabine değişikliğinin anayasal olmadığı üzerinden kamuoyu önünde bir tartışmaya girmişti. Aynı şekilde Said, Meclis'in onayladığı Anayasa Mahkemesi Üyeleri'nin seçimine ilişkin yasa değişikliğini de Anayasa'ya uygun olmadığı gerekçesiyle reddetmişti.
Cumhurbaşkanı Said'in, Meclis Başkanı Gannuşi ve Başbakan Meşişi'nin de hazır bulunduğu bir törende, yine Anayasa'ya referansta bulunarak "sadece silahlı kuvvetlerin değil kolluk kuvvetlerinin de başkomutanı olduğu" yönündeki açıklamaları ülkede oldukça tepki toplamış, siyasi çevrelerce "yumuşak darbe", "otoriterleşme" olarak yorumlanmıştı.
Tunus'ta devlet erkleri arasındaki bu çekişmeyi sonlandırma yetisine sahip 2014 Anayasası'nın öngördüğü Anayasa Mahkemesi'nin henüz oluşturulamamış olması da krizi hem derinleştiriyor hem de çözümsüz kılıyor.