Dışişleri Bakanı Ahmet  Davutoğlu, CHP`nin Mavi Marmara baskını ile ilgili kendisi hakkında iki kez gensoru önergesi verdiğini hatırlatarak, "İsrail özür diledi, onlar da dileyecekler" diye konuştu.

 Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Konyalı Sanayici ve İşadamları Derneği`nin genel kurulunda konuşarak, gündeme ilişkin konuları değerlendirdi. Davutoğlu`nun gündeminde Mavi Marmara Baskını ile ilgili özür dileyen İsrail ve çözüm sürecine ilişkin yaşanan gelişmeler vardı.

TARİHE HER ZAMAN İZ BIRAKTIK

Törende konuşan Bakan Davutoğlu, Türkiye`nin son 10 yılda büyük bir restorasyon yaşadığını ifade ederek, "Tarihe her zaman iz bırakan bu millet, tekrar ayağa kalktı. Ayağa kalkması için kendisine güvenmesi gerekiyordu. Şu anda güveniyor. Ayağa kalktı ama daha yürümeye başlamadı. Bir de yürümeye başladığında, cihan bu milletin ayak seslerini duyduğunda siz o zaman göreceksiniz" diye konuştu. Davutoğlu, "Restorasyonla halk ile devlet öylesine kaynaştı ve buluştu ki, millet kendi seçtiği insanlara öyle bir kudret verdi ki, o kudretle başta Başbakanımız olmak üzere özgüven içinde kararlılıklı her türlü güçlüğe meydan okuyacak gücü kendimizde görüyoruz. Allah bu desteği verenlerden razı olsun artık hangi vesayet altında hangi kapalı kapılar ardında kime hesap vereceğim kiminle hangi siyasi hesabı yapacağım diyen bir siyasi elit yok. Hesap ancak Alaah`a ve milletedir diye yola çıkan bir siyasi kadro var" dedi.

SİYASİ İRADENİN KARARLI TUTUMUYLA TÜRKİYE`DE YEPYENİ BİR HAVA ESİYOR

Konuşmasında çözüm sürecine de değinen Bakan Davutoğlu, "Çözüm sürecinde alınan mesafeyle toplumun her kesiminin verdiği destek ve Başbakanımız başta olmak üzere siyasi iradenin kararlı tutumuyla Türkiye`de yepyeni bir hava esiyor. Türkiye son 30 yılda ilk defa böylesine ortak bilinç ve ortak kader inancıyla tek bir yürek halini almış durumda. Diyarbakır`da gördüğüm her bir kardeşimin yüzünde bir umut ışığı gördüm. Geleceğe dönük bir güven hissi duydum. Bu millet hangi etnik kökenden olursa olsun, hangi kesimden olursa olsun, hangi ilden olursa olsun asırlardır gönülden gönüle konuşuyor. Kimsenin bu gönülden gönle konuşmayı bozmasına izin vermeyeceğiz. Bu gönülden gönüle konuşma kıyamete kadar devam edecek" ifadesini kullandı.

GİDİN VE O BÖLGELERDE YATIRIM YAPIN

İşadamlarına seslenen Bakan Davutoğlu, "Madem hepimiz bu taşın altına elimizi soktuk, bu çözüm süreci mutlaka başarıya ulaşacak dedik. Ozaman işadamlarımız da bütün riskleri bir kenara koyarak öncelikle Güneydoğu ve Doğuanadolu`ya yapacakları yatırımın hesaplarını şimdiden yapmalı. Orada yeni istihdamlar oluşturun. Bu milleti ekonomi üzerinden birbirine yeniden kenetleyin. Barışın başlangıcı, çözümü siyasidir, ancak sürdürülebilmesi ekonomiktir. Gidin ve o bölgelerde yatırım yapın" dedi.

BAŞKA BİR MİLLETİN YADA DEVLETİN TEPEDEN BAKMASINA RIZA GÖSTERMEDİK GÖSTERMEYECEĞİZ

İsrail`in Mavi Marmara saldırısına ilişkin özür dilemesiyle ilgili olarak da Bakan Davutoğlu, "Olmaz denen mümkün değil denilen ama bizim olacağına yönelik inancımızı hiçbir zaman yitirmediğimiz bir olay yaşandı. Türkiye`nin Mavi Marmamara baskını dolayısıyla talep ettiği şartı yerine getiren bir özür gerçekleşti. Tarih boyunca hiçbir millete zulüm etmedik, tahkir etmedik. Herkese saygı duyduk. Hangi millet zulüm gördüyse kapımızı açtık, gönlümüzü açtık, Suriyeli kardeşlerimize açtığımız gibi. Ama herhangi başka bir milletin yada devletin tepeden bakmasına da rıza göstermedik göstermeyeceğiz. hakkımızı ve vatandaşımızın hukukunu nerde olursa olsun savunduk, ebediyete kadar da savunacağız. Bu makamların bu mevkilerin değeri eğer varsa sadece bir gerekçeyle olabilir, o da temsil ettiği milletin hakkını hukukunu her yerde korumak" ifadesini kullandı.

3 YILDIR GİZLİ AÇIK HER TÜRLÜ DİPLOMATİK YOLU DENEDİK VE BUGÜN HAMDOLSUN BU HEDEFE ULAŞTIK

Davutoğlu sözlerine şöyle devam etti: "Mavi Marmara baskınından sonra 1 haziran`da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi`nde talep ettiğimiz 7 temel şartın hepsi bugün itibariyle gerçekleşmiştir. Birincisi geminin salıverilmesiydi hemen gerçekleşti. Vatandaşlarımızın yolcularımızın salıverilmesiydi, gerçekleti. Uluslararası soruşturma yapılması talebimiz gerçekleşti. Geri kalan 3 şartımız özür, tazminat ve ambargonun kalkması da dünkü Sayın Başbakanımızın, Sayın Obama`nın şahitliğiyle Netenyahu ile gerçekleştirdiği telefon konuşması sonrasında gerçekleşti. Bu şunun işaretidir; eğer haklıysanız vge bunu kararlılıkla başı dik bir şekilde ama hiçkimseye karşı öfke ifade etmeden basiretle sabit bir adımla bunu takip ediyorsanız. bunun sonunda o hakkı alırsınız. bu inançla son 3 yıldır gizli açık her türlü diplomatik yolu denedik ve bugün hamdolsun bu hedefe ulaştık.

KİM ÇÖZÜM SÜRECİNİ BALTALAMAYA ÇALIŞIRSA ALLAH HUZURUNDA DA MİLLET HUZURUNDA DA TARİH HUZURUNDA DA HESAP VEREMEZ

Bakan Davutoğlu ana muhalefet partisinin çözüm sürecinde yaşnanlara tepki vermemesini de eleştirerek, "Burada bir başarı varsa bütün millete aittir. Hal böyle iken bu iki temel olay yaşanırken bütün millet heyecanla bu konulara sarılmışken muhalefet partilerimizde ki sessizliğe dikkatinizi çekmek isterim. Ne çözüm süreci konusunda herhangi bir ses veriyorlar ses veren de olumsuz ses veriyor. Diğerleri ise talimatla milletvekillerine konuşma talimatı veriyor. Gün konuşma günüdür, gün konuşarak anlaşma sarılma gümünüdür. Kim çözüm sürecini altalamaya çalışırsa Allah huzurunda da millet huzurunda da tarih huzurunda da hesap veremez" diye konuştu.

BİZE BİR ÖZÜR BORÇLARI VAR BU MUHALEFETİN. O ÖZÜR BORCUNU ÖDEYECEKLER

İsrail`in özür dilemesi konusunda da ana muhalefeti eleştiren Davutoğlu, 3 senedir hükümetimize bendenize her seferinde nerede özür diye soranlar 24 saattir suspus içinde, ne iyi oldu diyebiliyorlar ne de kötü oldu diyebiliyorlar. Çünkü onlar için mesela küçük siyas ihesap meselesidir. Geçen sene benim hakkımda ana muhalefet partisi iki gensoru verdi bu konuyla ilgili. Sabredin dileyecekler dedik. İnanmadılar ve bunu bir siyaset malzemesi haline getirerek sürekli gündemde tuttular. Hatta ana muhalefet partisi lideri gitti İsrail basınına bizi şikayet etti. Biz gece gündüz bu halkın hakkı peşinde koşarken onlar bizi İsrail basınına şikayet etti. Unutmadık kenara not ettik ama birşey söylemedik. Çünkü biz onlar bizi şikayet etseler bile milli bir davada bir bütün olarak davranmaya özen gösterdik ama onlar özen göstermediler. Şimdi susuyorlar 24 saattir. En azından bu milletin heycan duyduğu bir konuda çıkıp birşey söylemeleri gerekirdi. İsrail özür diledi onlar da özür dileyecekler ama hala dillerine varamıyorlar. Bize bir özür borçları var bu muhalefetin. O özür borcunu ödeyecekler. Sadece benden yada Sayın Başbakandan değil bütün bir millete özür borcu var. Birgün o özürü dilemek zorunda kalacaklar" ifadelerini kullandı.

KİMSE BU MİLLETİN KADİM BERABERLİĞİNİ BOZAMAYACAK

Davutoğlu sözlerini şöyle tamamladı: "Bir millet tarih içinde böylesine kararlı bir yürüyüşe geçmişse herkjes bu yürüyüşün içinde yerini almak zorundadır. Kimse bu milletin kadim beraberliğini bozamayacak, dünyada hiç kimse bu milletin onuruyla oynayamayacak. Tarih içindeki yürüyüşümüz nihai hedefine varıncaya kadar gece gündüz hükümet olarak sivil toplum olarak, Konyalılar, Bursalılar, Dirabakırlılar, Hakkarililer olarak devam edecek"