Dünya Kudüs Günü münasebetiyle açıklamalarda bulunan Varol, "Kudüs'ün önemi hem Kur'an-ı Kerim’de hem de hadis-i şerifler ile sabittir. Kudüs İslam'da önemli bir konuma sahiptir. İsra suresinde de belirtildiği gibi Allah-u Teala Peygamberini bir gecede Mekke'den Mescid-i Aksa'ya yani Kudüs'e götürmüştür. Allah-u Teâlâ Kudüs'ü Kur'an-ı Kerim'de övmüş ve etrafını mübarek kıldığını söylemiştir." dedi.
Kudüs'ün öneminin sahih delillerle sabit olduğunu belirten Varol, "Ayrıca hadis-i şeriflerle 3 büyük mescitten birinin Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa olduğu ifade edilmiştir. Burada yapılan ibadetler diğer mescitlerde yapılan ibadetlere kıyasla daha faziletlidir. Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa dışındaki tüm mescitlerde eda edilen ibadetlerin hayırları birdir ama bu 3 mescitte yapılan ibadetler daha hayırlıdır ve bu mescitleri ziyaret etmek daha faziletlidir." ifadelerini kullandı.
"Kudüs'ün mukaddesatı İslam'dan gelmektedir"
Dünyanın herhangi bir yerinde Müslümanların bir avuç toprağı işgal altındaysa bundan bütün Müslümanlar mesul olduğunu belirten Molla Varol, "Öncelik işgal altındaki Müslümanlara, oradakilerin gücü yetmez ise oraya yakın bulunan Müslümanlaradır. Şayet oradaki Müslümanlarında işgali sonlandırmaya gücü yetmiyor ise sorumluluk tüm Müslümanlarındır. Bütün Müslümanlar, işgal altında bulunan İslam beldesi bir avuç dahi olsa orayı kurtarmalılar." şeklinde konuştu.
Varol, "Şu anda Kudüs'ün siyonist işgal rejiminin işgali altında bulunması tüm Müslümanların sorumluluğundadır. Bütün ümmetin böyle mübarek bir beldenin kurtarılması için çaba göstermesi gerekmektedir. Bu mübarek beldeyi kurtarmak için öncelikle evlatlarımızın akidesini sağlamlaştırmamız lazım. Zira Kudüs'ün mukaddesatı İslam'dan gelmektedir. Kur'an-ı Kerim'i kendimizden uzak tutarsak fikrimiz İslam değilse ve aklımızda helal-haram kavramları yoksa Kudüs aklımıza gelmez. Öncelikle bu hususların benliğimizde bulunması gerekiyor ki Kudüs'ü dert edip onun için çaba gösterelim." dedi.
"Sloganlar tek başına fayda sağlamaz"
"Öncelikle âlimlere ve mal sahiplerine Kudüs'ü savunma görevi düşmektedir. Alimlerin görevi, bu kutsal mekânı insanlara tüm platformlarda anlatıp insanları uyandırmalarıdır. Mal sahipleri ise o kutsal topraklarda HAMAS gibi cephelerde cihatta olanlara yardım ulaştırmalılar." diyen Varol, şunları söyledi:
"Bu yardımları nereden ulaştırılacağını bilmeyenler ise çeşitli yardım vakıfları aracılığıyla yardımlarını ulaştırmalılar. Ayrıca bu yardımları vermek için çok sayıda platform vardır ve platformların sayılarını da artırmak lazım. Bu sorumluluk en çok zengin Müslümanların sonra da tüm Müslümanların omuzlarındadır. Düğün gibi dünyevi işlere büyük oranda paralar harcayıp mukaddes yerleri unutulması büyük bir vebaldir. Bu durum İslam'a ve o beldede ki Müslümanlara saygısızlıktır. Bu gibi kutsal yerleri sadece sloganik sözlerle hatırlamak yeterli değildir. Sloganların faydası illaki vardır ama tek başına fayda sağlamaz. Buralara yardım etmek için gerekirse canımızı ya da malımızı ortaya koymalıyız. Bugün o kutsal mekanların işgal altında bulunmasının en büyük sebebi İslam ümmetinin çeşitli ihtilaflar içinde olmasıdır. Müslümanların bir an evvel bu ihtilafları söküp atması gerekmektedir. Buda Müslümanların aralarında adaleti tesis ederek birbirlerinin dil ve mezhep farklılıklarını kabul etmeleriyle olur. Böylece Müslümanlar birlikte büyük bir kuvvet olurlar. Kafir ve emperyalistlerden sadece Kudüs'ü değil bütün hakkımız olan yeraltı ve yer üstü değerlerimiz alırız. Kurtuluşun yolu budur." (İLKHA)