Ankara
Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın yanı sıra PKK'nin sözde yöneticilerinin de aralarında olduğu 108 sanıklı Kobani davasına bugün başlandı. Duruşmalar Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumun Yerleşkesindeki 1 Nolu Salonda yapılıyor. Sincan Cezaevi kampüsü içinde yer alan duruşma salonunda görülecek dava için olağanüstü güvenlik önlemleri alındı.
Duruşmaya katılmak isteyenler arama noktalarından geçtikten sonra duruşma salonuna alındı. Duruşmaya Şehid Yasin Börü'nün babası Fikri Börü ve dava avukatları da katıldı. Basın mensuplarının da yoğun ilgi gösterdiği görüldü. Suriye'deki iç savaşı fırsat bilen DEAŞ'ın, Kobani'ye (Ayn el-Arap) saldırması üzerine Ekim 2014'te HDP yönetimi ile PKK elebaşları, sokağa çıkma çağrısında bulundu. Bunun üzerine aralarında İstanbul, Ankara, Bursa ve Diyarbakır'ın da olduğu 35 il ve 96 ilçede eylemler başladı. PKK'nın gençlik yapılanması, yaşlı, kadın, çocuk demeden vahşice tüm sivilleri hedef aldı.
OLAYLARDA 37 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
Yasin Börü ve arkadaşlarının vahşice katledildiği olaylarda 37 kişi hayatını kaybetti, 761 kişi yaralandı, 197 okul yakıldı, 269 kamu binası tahrip edildi, 1731 ev ve iş yeri yağmalandı, 1230 araç ise kullanılamaz hale getirildi. Yaşanan vahşetin ardından olayların bazı failleri yakalanarak haklarında adli işlem başlatıldı. Saldırıların yaşandığı il ve ilçelerde adli süreç devam ederken Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da sokaklarda yakıp yıkanları azmettirenlere yönelik soruşturma başlattı.
108 SANIKLI İDDİANAME
Bu kapsamda 35 il ve 96 ilçedeki soruşturma dosyaları ile delilleri toplayan savcılık, 25 Eylül'de operasyon için düğmeye bastı ve Ankara merkezli 7 ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Eş zamanlı operasyonda Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen, eski HDP milletvekilleri Ayla Akat Ata, Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan, Nazmi Gür, Emine Beyza Üstün ve Emine Ayna'nın da aralarında bulunduğu 20 kişi adreslerinde yakalandı. Hakkında gözaltı kararı verilenler arasında PKK'nın sözde dağ kadrosundan Cemil Bayık, Ali Haydar Kaytan, Rıza Altun, Duran Kalkan, Murat Karayılan, Zübeyir Aydar, Remzi Kartal, Sabri Ok, Salih Müslüm Muhammed ile kadın yapılanmasından Azime Yılmaz ve Hacire Ateş de yer aldı. Soruşturmayı tamamlayan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçlarını Soruşturma Bürosu, 2 bin 676 müştekinin bulunduğu 3 bin 530 sayfa ve 6 ciltten oluşan 108 sanıklı iddianame ile 300 ek klasörü 30 Aralık 2020'de Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi.
28'İ TUTUKLU, 6'SI TUTUKSUZ, DİĞERLERİ İSE FİRARİ SANIKLAR
"Azmettirici" sıfatıyla olay tarihinde ülke genelindeki terör eylemlerinden sorumlu tutulan 28'i tutuklu, 6'sı tutuksuz, diğerleri ise firari sanıklar hakkında, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" ve "nitelikli adam öldürme" suçlarından 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Ayrıca sanıklar 29'ar kez "öldürmeye teşebbüs," 3 bin 777'şer kez "mala zarar verme", 25'er kez "alıkoyma", 395'er kez "hırsızlık", 15'er kez "yağma", 308'er kez "iş yeri ve konut dokunulmazlığı ihlali", 7'şer kez "Atatürk'ü Koruma Kanununa muhalefet" ile suçlandı.
FEZLEKELER 19 ŞUBAT 2021'DE MECLİS'E GÖNDERİLDİ
İddianamenin kabul edilmesinden sonra olay tarihinde HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi olan HDP Eş Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, dönemin MYK üyelerinden Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Hakkı Saruhan Oluç ile Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, Van Milletvekili Sezai Temelli ve İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Pekgözegü hakkında hazırlanan fezlekeler 19 Şubat 2021'de Meclis'e gönderildi.
TALİMAT ÖCALAN'DAN ÇAĞRI HDP'DEN
İddianameye göre PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan 22 Eylül 2014'te, "Halkımızı topyekun bu yüksek yoğunluklu savaşa karşı direnişe geçmeye çağırıyorum." açıklamasıyla Kobani olaylarının fitilini ateşledi. Kısa süre sonra DEAŞ'ın Kobani'ye saldırması üzerine HDP yöneticileri de peş peşe açıklamalarda bulunarak PKK yandaşlarından sokaklara çıkmalarını istedi. HDP'nin sosyal medya hesabından, "Şu anda toplantı halinde olan HDP MYK'dan halklarımıza acil çağrı" başlığıyla yapılan paylaşımda, "Kobani'de durum son derece kritiktir. IŞİD saldırılarını ve AKP iktidarının Kobani'ye ambargo tutumunu protesto etmek üzere halklarımızı sokağa çıkmaya ve sokağa çıkmış olanlara destek vermeye çağırıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
“7'DEN 70'E BÜTÜN HALKLARIMIZI SOKAĞA… ÇAĞIRIYORUZ”
Ayrıca toplantı sürerken yapılan yazılı açıklamada da uluslararası kurumların, demokratik kitle, emek ve meslek örgütlerinin Kobani'de yaşananlara karşı harekete geçmesi gerektiği belirtilerek, "Kobani'de yaşanan katliam girişimine karşı 7'den 70'e bütün halklarımızı sokağa, alan tutmaya ve harekete geçmeye çağırıyoruz. Bundan böyle her yer Kobani'dir." denilerek sokak eylemlerine bir kez daha davetiye çıkarıldı. Aynı gün benzer bir açıklama yapan HDP Kadın Meclisi de terör örgütü YPJ-YPG ile dayanışma gösterilmesini istediği açıklamasında, "Bütün kadınları YPJ-YPG ile, Kobani halkı ile dayanışmaya, Türkiye'nin her yerinde alanlara, sokağa, aktif eylemselliğe çağırıyoruz." ifadesini kullandı.
Örgüt elebaşlarından Murat Karayılan da "Sınırlar kalkmalı, Urfa ile Kobani birleşmeli. Bu direnişe katılmak esas alınmalıdır." mesajını verdi. Sözde KCK yürütme eş başkanı, Bese Hozat kod Hülya Oran ise 7 Ekim 2014'te, "Tüm sokaklar Kobani sokaklarına dönüştürülmeli, eyleme geçilmelidir. Kendi öz savunmasını güçlendirerek, 'her yer Kobani, her yer direniş-serihildan' anlayışıyla direnişini zafere taşımalıdır." ifadelerini kullanarak eylemlerinin yoğunlaşmasını istedi. Bu çağrılar üzerine Türkiye genelinde yaşanan terör eylemlerinde 37 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi de yaralandı.
6-8 EKİM’DE NELER YAŞANDI
HDP Eş Başkanı Salahattin Demirtaş'ın ve HDP'li yöneticilerin çağrılarıyla 6-8 Ekim 2014'te, Kobani'de yaşanan olaylar bahane eden PKK/HDP'liler bölgede başta Diyarbakır'da olmak üzere bölgedeki Müslümanları hedef alarak katletmiş, onlarcasını da yaralamıştı. Ev ve işyerlerinin de yağma ve talan edildiği o günlerde sakallı ve başörtülü olan bütün Müslümanlar hedef haline gelmişti. Demirtaş'ın "sokağa çıkın" çağrısı üzerine, olayların ve tahribatın en fazla yaşandığı şehirlerin başında gelen Diyarbakır, Mardin, Bingöl, Van, Şanlıurfa, Batman ve Adana'da gösteri yapan PKK'liler, çok sayıda iş yeri, araç, kamu binası, okul, Kur'an kursu, dershane, dernek ve yurt binasına zarar vermişti. Diyarbakır'da Yasin Börü, Hüseyin Dakkak, Hasan Gökgöz, Riyad Güneş, Turan Yavaş ve Cumali Güneş acımasızca katledildi. Bölgenin diğer illerinde de başta HÜDA PAR olmak üzere İslami kimlikli kişiler ve kurumlar hedef alındı. 6-8 Ekim süreci uzun sürdü ve bu zaman diliminde Bingöl'de Fethi Yalçın ile Cengiz Tiryaki de silahlı saldırı sonuncu şehid oldu. Van'da Latif Şener, Kızıltepe'de Suriyeli Abdullah Muhammed Latif ve bacanağı Suudi Arabistan vatandaşı Fehad İbrahim Elduveric PKK'liler tarafından katledilişinin üzerinden tam 6 yıl geçti.