Diyarbakır İl Müftülüğü Aile ve Dini Rehberlik Bürosunca hazırlanan ve İl Müftülüğü tarafından uygulamaya konulan "Ulu Cami'de Huzur Bul" temalı proje ile irşat ve rehberlik hizmetleri devam ediyor.
Söz konusu faaliyet kapsamında görev alan kadın ve erkek din görevlileri tarafından Ulu Camii avlusunda ve kadın bölümünde gün boyu yerli ve yabancı ziyaretçilere dini ve kültürel rehberlik hizmeti çerçevesinde dini bilgiler, cami adabı ve Ulu Camii'nin tarihi hakkında bilgiler verilip rehberlik hizmetinde bulunuluyor.
Abdulmenaf Aydın
Açılan stantların amacı ile ilgili konuşan Diyarbakır Ulu Camii Rehber Abdulmenaf Aydın, yaptıkları çalışmalar neticesinde 4 gayrimüslimin İslam'la müşerref olmalarına vesile olduklarını belirterek şu ifadeleri kullandı:
Camilerimizin sahipsiz olmadığını göstermek adına böyle bir stant kurduk. İl Müftümüzün önderliğinde güzel bir projeye imza attık. Projemizi hem Ulu Camii'nde hem de Hazreti Süleyman'da olacak şekilde gerçekleştirdik. Hazreti Süleyman'da da ileriki zamanda stant kuracağız. Gerçekleşen çalışmada Kur'an kurslarındaki hocalarımız ve onların gönüllü öğrencileri tarafından vatandaşı bilgilendirme hizmeti verilmektedir.
"Tarihi Camilerimizde 5 dilde irşat ve tebliğ çalışmaları yapılıyor"
Cami içerisinde asayişi bozan, uygunsuz kıyafetlerle Camiye giren, caminin manevi yoğunluğunu hiçe sayan ve insanları rahatsız edenlerin olduğunu dile getiren Aydın, kurdukları stantlarla bu durumların önüne geçtiklerini ifade etti.
Yaptıkları çalışmayı anlatmaya devam eden Aydın "Camimizin 3 giriş-çıkış kapısı bulunuyor. Bizler bu 3 kapıya bilgilendirme panoları bıraktık. Bilgilendirme panolarında zaten uyarılar yazılmaktadır. Diyanet İşleri Vakfı ve gönüllü hocalarının; Ayasofya, Sultan Ahmet ve Süleymaniye Camilerinde gerçekleştirdikleri projenin aynısını burada da uygulamaya başladık. Yabancı turistler için rehberlik hizmeti olarak da Rusça, İngilizce, Arapça, Türkçe ve Kürtçe dillerinde yardımcı oluyoruz. Ayrıca yabancı ve gayrimüslimlere yönelik bilgilendirme, irşat ve tebliğ hizmetlerimizde oluyor." dedi.
Sur İlçe Müftülüğü ve Kaymakamlık tarafından basılan broşürler ile tarihi mekanların tanıtımını da yaptıklarını belirten Aydın "Broşürlerimizin içerisinde Diyarbakır'ımızın tarihi yapılarından Ulu Camii ve Hazreti Süleyman Camii başta olmak üzere, 4 Ayaklı Minare, Keçi Burcu ve On Gözlü Köprü gibi güzel yerlerin tanıtımını yapmak, camilerimizin sahipsiz olmadığını gösterme adına buradayız." ifadelerini kullandı.
"Ramazan ayında başlattığımız bu projeyi inşallah devam ettireceğiz"
Aydın "Yaşanan güzel gelişmeler sonrası geçen seneden bu yana oluşan turist yoğunluğundan istifade ederek hem gayrimüslimleri bilgilendiriyor hem de burada uygunsuz kıyafetlerle gezinmemeleri noktasında bu projeyi gerçekleştirdik. Aynı zamanda Cami cemaatinin avlu içerisinde uygunsuz konuşmalar gerçekleştirmemesi ve fiziksel bir sürtüşme yaşanmaması adına bu standın kurulması çok yerinde bir proje oldu. Mübarek Ramazan ayı ile bu projemize başladık ve bundan sonrada böyle devam edecektir." temennisinde bulundu.
Geçtiğimiz yılda da benzer çalışmalar yaptıklarını aktaran Aydın "Geçen sene de buradaydım. Özelikle yaz aylarında uygunsuz kıyafetlerle camiye mini eteklerle ve şortlarla giren hanımefendiler vardı. Esasında burayı Kıbrıs, Muğla, Marmaris, Fethiye ve ölüdeniz tatil beldeleri olarak görenler, müze olduğu bilinciyle gelenler vardı. Biz buna karşıyız ve karşı olmaya da devam ediyoruz." diye belirtti.
"Gayrimüslimler için irşat stantları oluşturduk"
Gayrimüslimlere yönelik irşat çalışmalarına da yer veren Aydın "Gayrimüslimler için de bir stant oluşturduk. Burada onlar için materyaller, çeşitli dillerde Kur'an-ı Kerim'ler, Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Efendimizi tanıtan eserleri bıraktık. İslami bilgilendirme istedikleri zaman da onları kendi misafir odamıza alıp ikramlarda bulunuyor, hasbihal ediyor ve dini inançlarımızı onlara aktarıyoruz." şeklinde konuştu.
Esra Demiroluk
Stant görevlilerinden Kur'an Kursu Öğretmeni Esra Demiroluk ise her mabede giriş kuralları olduğu gibi İslam dininde de mabetlere girebilmek için kurallara riayet edilmesi gerektiğini hatırlatarak "Bu kuralara riayet edilebilmesi açısından öncelikle cami içerisine gelen bayanları uyarmalı, gerekirse eşarp vermeli veya kılık kıyafetleri müsait değilse onları yönlendirmeliyiz. Tabi ki bunları hal diliyle hassas bir şekilde ifade etmemiz gerekir ve yaklaşım tarzımızın iyi olması gerekir." ifadelerini kullandı.
"Bu tür uygulamaların geliştirilmesi dinimiz ve insanlarımız açısından faydalı olacaktır"
Yaptıkları çalışmalarda gördükleri olumlu tepkileri dile getiren Demiroluk "Camiye uygunsuz girenleri uyardığımızda çok şükür şimdiye kadar olumsuz bir tepkiyle karşılaşmadık. Geldiklerinde onlara rica ederek ve güzel bir ifade ile camilere girilmesinde belirli kuralların olduğunu söyleyip başlarını örtmek için salgın nedeni ile tek kullanımlık şallarımızı veriyoruz. Onlarda 'sağ olsunlar' teklifimizi geri çevirmeyip şalları takıyor ve işleri bittikten kirli sepetine bırakarak çıkıyorlar." dedi.
Demiroluk "Tabi böyle güzel projelerin olması bizleri sevindiriyor. Çünkü dinimizi temsil eden insanlarız ve mabetlerimiz de dinimizin sembolüdür. Mabetlerimizde böyle güzel uygulamaların geliştirilmesi hem dinimiz hem de insanlarımız açısından faydalı olacaktır." şeklinde konuştu. (İLKHA)