CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, ramazan ayına girildiğini söyleyerek, ramazan ayının, duyguların yoğunlaştığı bir ay olduğunu dile getirdi.
Ramazan ayının aynı zamanda iç hesaplaşma yapılması gereken bir ay olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Ramazan ayı, aynı zamanda birine kötülük yaptıysak, hakkını yediysek oturup kendi vicdanımızda bunu sorgulama ayıdır. Ramazan, aynı zamanda hak sahibine hakkını teslim etme zamanıdır." diye konuştu.
CHP'li belediyelerin, olağanüstü çaba gösterdiğini, Kovid-19 salgını döneminde 11 milyon 700 bin vatandaşa yardım götürdüğünü belirten Kılıçdaroğlu, "Yardım talep edip de karşılıksız kalan hiç kimse olmamasına özen gösterdik. Bu yardım talepleri; bazen Genel Merkez'e, bazen belediyelere, bazen milletvekillerimize, bazen de doğrudan belediye başkanlarımıza geldi. Hangi kanaldan ulaşırsa ulaşsın; belediye başkanlarımız, ihtiyaç sahibi olan herkese yardım götürdüler." değerlendirmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Montrö Sözleşmesi'nden rahatsız olan emekli amiraller bir açıklama yaptılar. Açıklamanın metninde, onların iradesi dışında bazı değişiklikler yapıldı. Onların iradesi dışında birilerinin aracılığıyla gece yarısı bu açıklama yayımlandı. Onların iradesini suistimal edenler, iktidara yani saraya yakın olanlardır. Saray buradan bir darbe iması, darbecilik çıkarmak istedi. Arkasından da dönüp 'Bunun arkasında CHP var.' dedi. Ne oldu? Hani CHP vardı? CHP ile ilgili tek kelime bile yok. Devlet senin elinde; istihbarat, polis, jandarma senin elinde ve kalktın utanmadan, sıkılmadan beni suçladın. Devlet yalan söyler mi? Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan bir zat yalan söyler mi? Onun için diyorum ya 'Allah insanı kuru iftiradan saklasın.' diye."