İslam alemi, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yılda Ramazan ayına Covid-19 salgınına karşı alınan önlemler kapsamında teravih namazı, mukabele, toplu iftar ve sahur gibi bu ayın birçok güzelliğinden mahrum girdi.

Her Ramazan ayında tıklım tıklım dolan camiler, bu yıl Covid-19 nedeniyle Ramazan ayının ilk teravih namazında da boş kaldı.

 

"Küçük Buhara" olarak adlandırılan Gaziantep'te her Ramazan ayında kadın-erkek, genç-yaşlı ve çocuk demeden 7'den 70'e teravih namazları için camilere akın eden vatandaşlar, bu yıl teravih namazının camilerde kılınamamasından dolayı teravih namazını evlerinde kılmak zorunda kaldı.

Ramazan ayının ilk teravih namazını camilerde kılamayan halk, geçtiğimiz Ramazan ayında olduğu gibi bu Ramazan ayında da teravih namazını camide kılamamanın hüznünü yaşadı.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, geçtiğimiz hafta ana teması “Şifa Ayı Ramazan” olan 2021 yılı Ramazan ayı bilgilendirme toplantısında, Covid-19 salgını nedeniyle Ramazan'da teravih namazlarının camilerde kılınmayacağını açıklamıştı.

Teravih namazının camilerde kılınmaması kararına üzülen halk, söz konusu kararı yanlış bulduklarını ve kararın gözden geçirilmesini istemesine rağmen teravih namazı camilerde kılınmadı.

Covid-19 salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında Türkiye genelinde olduğu gibi Gaziantep’te de ilk teravih namazı camilerde kılınmadı. Her yıl ilk teravih namazıyla dolup taşan kentteki camiler, Covid-19 salgını nedeniyle bu yıl en sessiz ve mahzun günlerini yaşarken Ulu Camii başta olmak üzere kentteki camiler derin sessizliğe büründü.

Yatsı namazını camilerde Covid-19 kurallarına uyarak cemaatle kılan vatandaşlar, teravih namazı için ise evlerinin yolunu tuttu.

Ramazan ayında camilerde teravih namazının kılınmasına izin verilmemesine sert tepki gösteren halk, İLKHA muhabirine yaptıkları açıklamada, Covid-19 kurallarının en iyi uygulandığı camilerde teravih namazını kılmak istediklerini dile getirdiler.

Halkın teravih namazını camilerde kılamamanın hüznünü yaşadığını ifade eden Said Nursi Camii İmam Hatibi Bahri Yılmaz, camilerin süsünün cemaat olduğunu söyledi.

Yılmaz, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yılda salgın nedeniyle Ramazan ayında teravih namazının camide kılınamadığını belirterek, “Geçen yıl camiler tamamen kapalıydı ama bu yıl biraz da olsa gerek mukabelelerin okunması gerekse camilerimizin beş açık olması geçen yılki hüznümüze biraz daha sevinç kattı diyebiliriz. Her ne kadar Ramazan'a kavuşmanın sevincini yaşasak da hüznümüz camilerin süsü olan cemaatlerimizin teravihlerde camide bulunamayacak olmasıdır. Ama biz bunu fırsata dönüştürecek kapasitede insanlarız. Bizim insanımız hakikaten feraset sahibidir. Peygamber Efendimizin de teravih namazını sürekli evlerinde kıldığını biliyoruz. İnşallah yine evlerimizi birer mektep haline getirmek için hep birlikte kendi evlerimizde ailemizle teravihlerimizi eda edeceğiz. Tabi Müslüman içinde bulunduğu şartları kendi lehine ve fırsata çevirmek için mücadele etmelidir.” dedi.

“Teravih namazlarımızı inşallah evlerimizde kılacağız”

Salgın nedeniyle evlerinde iftar veremeyenlerin mazlum ve mağdur coğrafyalardaki Müslümanların iftar sofralarına katkıda bulunabileceklerini belirten Yılmaz, “Evde ailemizle namazın zevkini, şevkini hep birlikte yaşayabiliriz. Evlerimizde mukabelelerimizi okuyup Peygamber Efendimiz, ‘evlerinizde Kur’an okuyun, Kur'an okunan evde huzur ve bereket olur’ buyurur. Dolayısıyla bizler de bu süreci kendi lehimize çevirmenin hesaplarını yapacağız. Evet, camilerimiz, Allah'ın evleri bu yıl teravihte maalesef yine cemaatsiz ama cemaatimiz teravihsiz kalmayacak, evlerimiz teravihsiz kalmayacak.” ifadelerini kullandı.

“Teravih namazını camilerde kılmak daha güzel oluyordu”

Geçtiğimiz yıl olduğu bu yılda salgın nedeniyle Ramazan ayına çok buruk girdiklerini ifade eden Eyüp Kaplan, teravih namazını camide kılamamanın üzüntüsü yaşadığını belirterek şunları söyledi:

“Ama alemlerin Rabbi olan Allah'a şükürler olsun ki vakit namazlarımızı camide kalabiliyoruz. Peygamber Efendimiz döneminde de çoğu zaman teravih namazı evde kılınıyordu. Her ne kadar üzüntülü olsak da yine de çok şükür evlerimizde teravih kılacağız. Eski ramazanları çok özledik. Ramazan ayı coşkuluydu, teravih namazı, Kadir Gecesi’nde yapılan ibadetlerin hepsini çok özledik. Ama maalesef iki yıldır bu güzellikleri camilerde yaşayamıyoruz. Rabbimizden bu hastalığı gidermesini temenni ediyoruz.”

“Bu yılda camide teravih namazı kılmaktan mahrum kaldık”

Teravih namazını camide kılmayı çok istediğini belirten Yasin Doğan ise, “Yine gönlümüz buruk şekilde Ramazan ayına girdik, gerçekten çok hüzünlüyüz. Temennimiz Allah'ın izniyle bu virüsün tamamen bitmesidir. Yeniden camilerde teravih namazlarının coşku ile kılınmasını ve mukabelelerin yapılmasını istiyoruz.” diye konuştu.

“Teravih namazlarını camide kılmak istiyoruz”

Teravih namazının camide kılınmaması kararını yanlış bulduğunu belirten İbrahim Arslan da, “Teravih namazlarını camide kılmak istiyoruz. Teravih namazının camide kılınması için izin verilmesini istiyoruz. Covid-19 kurallarının en iyi uygulandığı mekanlar camilerdir. Her taraf tıklım tıklım neden camilerde teravih namazını kılınmasına izin verilmiyor?” şeklinde konuştu. (İLKHA)