İSTANBUL

İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, şikayetçi Pınar Türkoğlu ile tutuksuz sanıklar Erdem Özveren, Muhsin Şenol ve taraf avukatları katıldı.

“ASIL SUÇLU ÇARŞAFLI KADINLARIN FOTOĞRAFLARINI PAYLAŞAN PINAR TÜRKOĞLU’DUR”

Kimlik tespitinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi personeli olduğunu beyan eden sanık Özveren savunmasında, suçlamayı kabul etmediğini ve bu durumu trajikomik bulduğunu dile getirerek, müştekinin, 3 çarşaflı kadının tedavi için sıra beklerken izinsizce fotoğraflarını çekip hakaretvari bir şekilde sosyal medyada paylaştığını savundu. Gazeteci olduğunu beyan eden sanık Muhsin Şenol, sosyal medya hesabının kendisine ait olduğunu ancak iddianamede kendisine atfedilen paylaşımların  kendisine aitmiş gibi gösterildiğini söyledi. Gazetecilik refleksleriyle hareket ettiğini belirten Şenol, “Benim söylemediğim sözler sanki ben söylemişim gibi yansıtılmış. İddianamede bana yöneltilen suçlamaları kabul etmiyorum. Ben çarşaflı hedef gösteren ve hakarette bulunan kişilerin ifadelerini haberleştirdim. Burada asıl suçlu çarşaflı kadınların fotoğraflarını paylaşan Pınar Türkoğlu’dur.” İfadelerini kullandı.

“ÇOCUKLARIMA DAHİ FOTOĞRAF ÇEKTİRMEZDİM”

Duruşmada, Türkoğlu tarafından paylaşıldığı iddia edilen fotoğraftaki 2 çarşaflı kadın ve kadınlardan birinin oğlu tanık olarak dinlenildi. Tanık Selfinaz Saral, "Biz hastaneye muayene için gitmiştik, 5-6 saat orada kaldık. Sıramızı bekliyorduk. Olaydan haberimiz yokken bu durum yaşandı. Biz onun hastası da olabilirdik. Olayı medyada paylaşıldıktan sonra öğrendik, çok üzüldüm. Hem dinim açısından hem de şahsi değerlerim açısından çocuklarıma dahi fotoğraf çektirmezdim." dedi.

“BU OLAYDAN DOLAYI PANİK ATAK HASTASI OLDUM”

Tanık Gönül Polat, "Biz dişçiye gittik. Sade yaşayan insanlarız. Sıramız geldi. Hiçbir şeyden haberimiz yoktu. Muayene olduk, çıktık. Aylar sonra olaydan haberimiz oldu. Bizim için 'Yobazlar hastanemizi bastı.' dediler. Bu olaydan dolayı panik atak hastası oldum." diye konuştu. Selfinaz Saral'ın oğlu olan tanık Furkan Saral, "Annemi diş hastanesine götürdüm. Muayene sırası beklerken tespih çekerken böyle bir olay yaşandı. Ben yan taraftaydım. Hipokrat yemini eden bir hanımefendinin itici bir tavırla paylaştığı anneme ait fotoğraflar ve ifadeler ağrımıza gidiyor. Annem ve ben bu vatanın öz evlatlarıyız." ifadelerini kullandı.

MAHKEME: SUÇ UNSURU YOK

Davayı karara bağlayan mahkeme, somut delil bulunmaması, atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması ve suçun unsurlarının oluşmaması gerekçeleriyle sanıkların beraatine hükmetti.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Pınar Türkoğlu'nun Instagram hesabı üzerinden hakaret içerikli paylaşım yapıldığı yönündeki şikayeti üzerine soruşturma başlatıldığı bildirilmişti. İddianamede, sanık Şenol'un "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret” suçundan 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya, sanık Özveren'in ise "kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve yayma" ve "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret" suçundan 3 yıl 2 aydan 6 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.

Doktor Pınar Türkoğlu