Bakan Pakdemirli, "Bugün insanoğlu; altın gibi metaller, petrol gibi karbon yakıtlar için mücadele ederken, yakın zamanda su ve gıdayla ilgili mücadelelere şahit olacağız. Çünkü dünyadaki sulak alanların maalesef yüzde 50'si çoktan yok oldu. Dünya nüfusunun, onda birinden fazlası içme suyuna, dörtte birinden fazlası temiz suya erişemiyor. Eğer önlem alınmazsa 2030 yılında dünyadaki mevcut temiz su,  ancak ihtiyacın yüzde 60'ını karşılayabilecek. 2050 yılında ise, dünya nüfusunun yarısının susuzluk riski yaşayacağı öngörülüyor. Tablo maalesef hiç iç açıcı değil." dedi.

Son yıllarda küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliğinin etkilerinin de ciddi şekilde hissedildiğini belirten Bakan Pakdemirli "Sanayi devriminden bu güne yaklaşık 200 yıldır, en sıcak dönemleri yaşıyoruz. Geçen yıl, Dünya'da sıcaklık rekorlarının kırıldığı bir dönemi geride bıraktık. 2020 yılında yaşadığımız meteorolojik kuraklığın, önümüzdeki yıllarda, iklim değişikliğinin etkisiyle, daha güçlü şekilde karşımıza çıkacağı bir gerçektir. O nedenle, tedbirlerimizi şimdiden almalı, kaynaklarımızı heba etmeden, elimizdeki suyu en verimli şekilde kullanarak, gelecek nesillere aktarmalıyız." ifadelerini kullandı.

"Su stresi altında olan ülkeler grubundayız"

Kişi başına yıllık 1.340 metreküp su varlığı ile su stresi altında olan ülkeler grubunda olduklarına dikkati çeken Bakan Pakdemirli, mevcut suyun yüzde 77'sinin tarım sektöründe kullanıldığını belirtti ve şöyle devam etti; "Nüfusumuzun, 2050 yılında yüzde 26 artışla 105 milyona ulaşması bekleniyor. 2050 yılındaki bu nüfusu doyurmak için, gıda üretimini bugüne göre yüzde 60 artırmak, bu gıda artışı için de yüzde 15 daha fazla su kullanmak zorundayız. Kısacası, artık suyumuzu yanı başımızda değil, başköşemizde tutmamız gereken bir döneme girdik." dedi.

"Bitkisel üretimde cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık"

Bu önem çerçevesinde son 19 yılda, suya büyük yatırım yapıldığını ve Cumhuriyet tarihinde yapılandan, iki kat daha fazla barajı hizmete aldıklarını söyleyen Bakan Pakdemirli; "İşte bu yatırımlar sayesinde; son dönemdeki meteorolojik kuraklığın, tarımsal kuraklığa dönüşmesini önledik. Ve toplam bitkisel üretimimizi son bir yılda; 9 milyon ton artışla, 126 milyon tona yükselterek, Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık. Ayrıca, bugün Ülkemiz, güvenilir içme suyu hizmeti kullanan nüfus oranında yaklaşık yüzde 99 gibi, gelişmiş birçok ülkenin üzerinde bir seviyeye ulaşmıştır." dedi.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte su alanındaki çalışmalara hız verildiğini de belirten Bakan Pakdemirli, son 3 yılda 72'si baraj olmak üzere 973 tesisi hizmete aldıklarını da söyledi. Pakdemirli yatırımlardan örnekler vererek, "Kars Barajı ve Sulaması, Konya Ovası 1.2.3. Kısım Sulamaları, Hatay-Reyhanlı Barajı, Gaziantep-Doğanpınar Barajı, Gaziantep-Düzbağ İçme Suyu İsale Hattı gibi önemli ve büyük yatırımları tamamladık. Ayrıca, Atatürk Barajı'ndan sonra ülkemizin dolgu hacmi bakımından 2. büyük barajı olan Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Barajı'nı bütün üniteleriyle birlikte tamamlayarak 2020 yılında hizmete aldık. Yine 275 metre ile ülkemizin en yüksek barajı olan Yusufeli Barajı'nı da inşallah bu yıl içinde bitireceğiz." diye konuştu.

"2021 su ve sulama yatırımlarında hamle yılı"

2021 yılını 'Su ve Sulama Yatırımlarında Hamle Yılı' olarak ilan ettiklerini hatırlatan Bakan Pakdemirli, sulama yatırım bütçesinin 2,4 kat artırılarak 15,3 milyar liraya çıkarıldığını söyledi. Pakdemirli, "Yeni sulama yatırımlarının tamamını modern ve kapalı sistemde projelendiriyoruz. Bu yıl ise; 51'i baraj olmak üzere toplam 382 tesisi hizmete almayı planlıyoruz." dedi.

Bakan Pakdemirli, suyun geleceğini de planladıklarını belirtti, Cumhuriyet tarihinde bir ilkin gerçekleştiğini söyledi. Pakdemirli, "Bugün, Cumhuriyet tarihinde ilk kez gerçekleşecek. 1. Su Şurasını zat-ı alinizin desteğiyle başlatacağız. 1. Su Şurası kapsamında, ilgili bakanlıklar, tüm belediyeler, üniversiteler, STK'lar ve tüm paydaşlarla birlikte suyumuzun geleceğini konuşacak, hedeflerimizi ortaya koyacak ve yol haritamızı belirleyeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bakan Pakdemirli 1. Su Şurası'nın içeriği ve işleyiş takvimine ilişkin detayları da paylaştı: "Su güvenliğinden tarımsal sulamaya, su kaynaklarının geliştirilmesinden iklim değişikliğine, su hukukundan havza bazında su yönetimine kadar tüm konulara, 7 ay boyunca tüm paydaşlarla birlikte detaylı olarak çalışacağız. 1. Su Şurası'nı başarıyla tamamlayıp, Eylem planımızı hazırlayarak, suyumuzu korumak, verimli kullanmak ve gelecek nesillerimizi bir damla suya muhtaç etmemek adına, belirlediğimiz faaliyetleri tek tek hayata geçireceğiz."(İLKHA)