Fırat Üniversitesi Hastanesi, yaklaşık 4 ay önce yeni vardiya sistemine geçmişti. Geçilen yeni sistem ile birlikte personel üç gruba ayrılarak, 8-16, 16-24, 24-8 saatleri arasında mesai yapmaya başlamıştı. Yeni sisteme geçildiği günden bu yana personelin bu sisteme yönelik eleştirileri devam ediyor.
Son olarak bugün hastane önünde toplanan personel, üçlü vardiya ile ilgili yaşadıkları sıkıntıları aktarmak için bir basın açıklaması düzenledi.
video
Sağlık Hak-Sen adına açıklamayı yapan Haluk Bal, açıklamasında şunları kaydetti:
“Değerli Meslektaşlarım ve Saygıdeğer Basın Mensupları;
Bugün çalışma sistemimizin bizlere yaşattığı sıkıntıları kamuoyuna aktarabilmek için yeniden toplandık çünkü itirazımız var. Üçlü vardiya sistemi salgın süresince canla başla çalışan sağlık çalışanlarının sinesine adeta bir ok gibi saplanmıştır. Sağlık emekçileri bu sistemde her gece kan ağlarken, “Onların iyiliği için yaptık” denilmesine de üzülüyor ve sitem ediyoruz.
Sağlık çalışanlarının büyük çoğunluğu, polis, asker ve sağlık çalışanı ile yuva kurmuşlardır. Haliyle iki taraf nöbet usulü çalıştığı için haftada 5 gece çalıştığımızdan dolayı nöbet çakışmaları meydana gelmektedir. Arkadaşlarımız nöbete geldiklerinde, maalesef çocuklarına bakacak kimseleri olmadığından dolayı çocuklarını nöbete gelirken yanlarında getirmek zorunda kalmışlardır. Bu şekilde çalışmak, aile bütünlüğümüze doğrudan zarar vermektedir.
Bu sistemin sağlık çalışanlarını meslekten soğuttuğunu ve boyunlarını büktüğünü ne yazık ki ifade etmek durumundayız. Salgın döneminde canını ortaya koyup çalışan bu emekçi arkadaşlarımızın yüklerinin hafifletilmesi gerekirken üçlü vardiya sistemi resmen ceza gibi tatbik edilmiştir. Altını çizerek söylüyorum ki, bu sistemde devam edecek gücümüz artık kalmamıştır.
Buradan sormak istiyorum;
“Sayın Başhekimim! Bu vardiya sistemiyle çalışanlarınızı haftada 5 gece evinden ve ailesinden ayırdığınız için vicdanınız nasıl rahat ediyor?”
Önceki basın açıklamamızda sesimize kulak verilmediği gibi, yönetim tarafından basına verilen bilgiler kamuoyunu birçok konuda yanılgıya düşürmüştür ve Başhekimin yaptığı açıklamalar hepimizi derinden üzmüştür.
İlk olarak, istifa eden hemşire arkadaşlarımızın birçoğu Sağlık Bakanlığı tarafından açılan kadrolara geçiş yaptığı ve kalabalığın %70 inin dışarıdan geldiği söylendi. Üstelik bu konuda algı operasyonu yaptığımız iddia edildi.
Bu açıklamadan sonra istifa eden arkadaşlarımızın birçoğu bizlere ulaştı ve üçlü vardiyadan dolayı sözleşme yenilemediklerini yani istifa ettiklerini gerek sosyal medya üzerinden gerek ise yazılı metinlerle belirttiler.
Ayrıca o dönemde Sağlık Bakanlığı herhangi bir alım yapmadığı için bu kişilerin atanması söz konusu değildir, sadece birkaç arkadaşımız başka üniversite hastanelerine geçiş yapmışlardır. Bazı arkadaşlarımız ise maalesef servislere ek ücret ödeyerek işe gelmektedir. Şu an yaka kartlarından anlayacağınız üzere kalabalığın tamamı Fırat Üniversitesi Hastanesi sağlık çalışanlarından oluşmaktadır. Bu durumda sormak istiyorum, algı operasyonunu kimin yaptığı açıkça ortada değil midir?
“Bu sisteme geçtikten sonra hasta memnuniyeti daha da arttı” denildi. Kendisi memnun olmayan bir sağlık çalışanı nasıl olur da hastasının memnuniyetini daha da arttırır? Unutmayın ki hasta memnuniyetine ancak çalışanının mutlu edildiği bir sistemle gidilebilir.
Her şeyden önce, yönetimin sağlık çalışanları için “Rahatları bozulsun istemiyorlar’’ şeklinde açıklamaları da asla kabul edilemez. Giydiğimiz koruyucu tulumdan akan alın terimiz, olmayan rahatımızın en büyük ispatı değil midir? Elâzığ’ın en yoğun hastanesinde, en ağır hastalarına bakan sağlıkçıları olarak, hiçbir zaman rahat koşullarda çalışmadık. Ayrıca bu yorum zaten zirvede olan sağlık çalışanlarına şiddet olaylarına da açıkça davetiyedir.
Sayın idarecimizin “haftalık 45 saatlik mesailerinde zaten dört gece geliyorlardı” açıklaması ise ayrı bir muamma. Biz 45 saat değil haftalık 40 saat gelip 3 gece çalışıyorduk. Çalışma sistemimizin 45 saatlik olduğunun ifade edilmesi yüzümüzde acı bir tebessüm bırakmıştır.
Tek isteği, diğer devlet hastaneleriyle aynı vardiya sistemiyle çalışmak olan bu kardeşlerinizin sesine lütfen kulak verin. Sendika olarak bu konuda üyelerimizin taleplerini her zaman dile getirmeye devam edeceğiz.
Amirin sendikası değil, memurun sendikası olan Sağlık Hak-Sen’e destek veren değerli meslektaşlarıma ve siz değerli basın mensuplarına teşekkürlerimizi sunarım.” (İLKHA)