Uzun süredir toplumdan ciddi tepkiler alan SÖZLEŞME, nice ailenin yıkılmasına ve boşanmaların artmasına yol açmıştı.
Bununla birlikte sözde kadını koruma adına dayatılan bu sözleşme maalesef aile içi şiddeti tetiklemiş ve istenmeyen sonuçlara yol açmıştı.
Devlet yönetimince de (Geç de olsa) fark edildiği gibi bu SÖZLEŞME artık bir ULUSAL GÜVENLİK SORUNU haline gelmiş ve nihayette dün gece itibariyle feshedilmiştir.
Sözleşmenin feshinden sonra, bu sözleşmeyi kendi süfli yaşam tarzlarına malzeme ve sığınak yapan bazı çevreler hemen saldırıya geçerek sosyal medyadan salvolara başladılar.
Bu saldırılarda direkt isim zikredilmese de hedef daima İSLAM VE MÜSLÜMANLAR oluyor.
İşte bunlardan biri de (Sözde) oyuncu Şevval Sam'dan geldi.
Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesine sosyal medya hesabından tepki gösteren Şevval Sam, Twitter hesabından kadınlara dövüş sporlarına yönlenmesi konusunda çağrı yaparak "Haydi herkes dövüş sporlarına yazılsın! Ortaçağ'a dönüyoruz. Orman kanunları geçerli artık" ifadelerini kullandı.
Bu ifadeleriyle toplumda gerginlik oluşturmaya çalışan Şevval Sam gibi sözüm ona Çağdaş Yaşamı Yaşamada Sınırsız(!) takılanlar sosyal medya alanını şimdiden ringe çevirdiler.
Kimisi bazı ülkelerdeki kadına yönelik şiddet sahnesini etiketliyor, kimisi kadınlara yapılan hakaret veya şiddet uygulamalarını platformuna taşıyor ve bunları sanki İslam'ın birer emriymiş gibi kasıtlı olarak yanlış yorumluyor.
Bu kişilerin görmek istemediği gerçek ise;
İslam Dini, dün olduğu gibi bugün de kadını daima erkekle eşit tutmuş, Annelik misyonuyla Cennetleri ayaklarının altına sermiş ve sayısız hürmet-ikramla taltif etmiştir.
Buna rağmen; Solcusu, Laiki, Kemalisti yek vücut olup bu Sözleşmenin feshinden dolayı İslam'a saldırıyorlarsa mesele konuyu anlamama değil aksine ortada ciddi bir kastın olduğunu gösterir.