Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, Sağlık Bakanlığı’nın, piyasada bulunan el dezenfektanları, antibakteriyel sıvı sabunları ve sinek kovucuların da içinde bulunduğu 297 ürünün denetimini yaparak, 111 biyosidal ürünü teknik düzenlemeye aykırı bulduğunu açıkladı. Saydan, “Birçok sağlık kuruluşunda dahi, bilmeden sahte dezenfektan kullanılıyor” dedi.

Koronavirüs hastalığının yayılma hızını azaltmada en etkili yöntemlerden birinin en az yüzde 60 alkol içeren el dezenfektanları olduğunu ifade eden Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, sahte dezenfektanlara karşı uyarılar yaptı.

Koronavirüs ile bireysel mücadele çerçevesinde el temizliği en çok dikkat edilmesi gereken konulardan birisi. El temizliği için uzmanlar su ve sabun ile 20 saniye sürecek bir yıkamanın yeterli olacağı konusunda hemfikirler. Ancak dışarıdayken yanımızda taşıyacağımız küçük bir şişe el dezenfektanı bizim için kurtarıcı olabiliyor. Fakat bu konuda istismarcılarca susitimal edilen alanlardan biri haline geldi.

SAHTE DEZENFEKTANA DİKKAT
Hürriyet'ten Meltem Özgenç'in konuştuğu Saydan, konu ile ilgili şunları söyledi: “Son bir yıldır herkesin hayatının bir parçası haline gelen antiseptik el dezenfektanlarının merdiven altında sahte üretimi yapılması, insan sağlığını tehdit ediyor. Geçtiğimiz ay Sağlık Bakanlığı, piyasada bulunan el dezenfektanlarından, antibakteriyel sıvı sabunlara, sinek kovuculara kadar 297 ürünün denetimini yaparak, 111 biyosidal ürünü teknik düzenlemeye aykırı buldu. Teknik düzenlemeye aykırılık ve güvensizlik gerekçesi ile 2 milyon 205 bin 972 lira para cezası uygulandı. Piyasada bu kadar güvensiz ürünün bulunması vatandaşları tedirgin ederek, ‘dezenfektan ürünleri nereden almalıyız, nasıl güvenle kullanmalıyız’ sorusunu akla getiriyor. Biyosidal ürünlerin sadece ilaç fabrikalarında bilimsel yollarla üretilmesi gerekirken, merdiven altı tesislerde koruyuculuğu olmadan da üretiliyor ve insan sağlığını tehdit ediyor.”

HASTANELERE GİRDİ
El dezenfektanlarının 5 saate kadar koruduğunu ve onun için günde en fazla 5 defa kullanılması gerektiğine dikkat çeken Saydan, “Daha fazla kullanımında alerjik etki, egzama gibi elde yaralar çıkmasına neden oluyor. Birçok sağlık kuruluşunda dahi bilmeden sahte dezenfektan kullanılıyor. Sağlık çalışanları bu dezenfektanların ilaç fabrikasında etkin ve güvenilir olarak üretildiğini zannediyor. Bu ürünlere güvenerek hastanede çalışan doktor ve sağlıkçılar hastane mikrobuna maruz kalıyor. Bugüne kadar ülkemizde COVID-19’dan ölen doktor sayısının, Almanya’da ölen doktor sayısının 40 katı olduğu ifade ediliyor. Biyosidal ürünlerin, GMP belgesi ilkelerine, standart çalışma yöntemlerine ve ilgili mevzuata uygun olarak üretilmesi ve ecza depoları kanalıyla eczanelerden satılması şart” diye konuştu.

‘FABRİKALARDA ÜRETİLMELİ’
Sahte hijyen ürünleri ile COVID-19’a karşı mücadele edilmeyeceğinin altını çizen Nurten Saydan, “İnsan hijyenine yönelik antiseptik-dezenfektanları, beşeri tıbbi ürün olduğu için 13 Eylül 2019 tarihinde Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’na geçti. Bu ürünler ilaç fabrikalarında üretilmeli ve satış yerleri de sadece eczaneler olmalıdır” dedi.