Covid-19 salgını nedeniyle düğün salonları geçici süreyle kapatılmıştı. Ancak konuk sayısındaki kısıtlama ile nikah merasimleri nikah salonlarında yapılabiliyordu. Düğün hayali kuran gelin ve damat adayları ile düğün salonu işletmecileri aylardır, düğünlerin başlamasını bekliyordu.

Büyük bir heyecanla geçtiğimiz hafta pazartesi günü Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı kararı bekleyen gelin ve damat adayları ile düğün salonu işletmecileri, yeni "kontrollü normalleşme" sürecinde, düğün salonlarında sınırlı sayıda kişi ve bir saat süreyle nikah merasimi şeklinde düğün yapılabilmesine yönelik karardan memnun kalmadı.

 

İçişleri Bakanlığı'nın yeni genelgesine göre, düşük ve orta risk grubunda yer alan illerde nikah ve nikah merasimi şeklindeki düğünlerin, kişi başına minimum 8 metrekare alanın ayrılması ve davetli sayısının 100'ü, yüksek ve çok risk grubunda yer alan illerde davetli sayısının 50'yi geçmemesi şartı ve bir saatle sınırlı olmak üzere yapılabileceği kararlaştırıldı.

Ancak düğünler için alınan kararı hem Covid-19 salgını nedeniyle aylardır düğünlerini erteleyen gelin ve damat adayları hem de düğünlerin ertelenmesinden veya iptal edilmesinden dolayı yaklaşık bir yıldır kapalı kalan düğün salonu işletmecileri beğenmedi.

Düğün salonlarında sınırlı sayıda davetliyi ve bir saatlik verilen süreyi yetersiz bulan gelin ve damat adayları, düğün kararlarını erteliyor. Gelin ve damat adayları gibi düğün salonu işletmecileri de sınırlı sayıda davetliyi ve bir saatlik verilen süreyi yetersiz buluyor.

Yaklaşık 100 düğün salonunun bulunduğu Gaziantep'te düğün salonu işletmecileri yapılacak düğünler için hazırlıklara başlasa da düğünlerin ertelenmesinden dolayı hayal kırıklığına uğradı.

Gaziantep Düğün Salonu ve Organizasyon İşletmeleri Derneği Başkanı Mehmet Aykanat, İLKHA muhabirine, davetli sayısını ve düğün süresini yetersiz bulan gelin ve damat adaylarının düğünlerini ertelediğini söyledi.

Covid-19 salgın sürecinden düğün salonu işletmecilerinin de ekonomik olarak ciddi anlamda olumsuz etkilendiğine dikkat çeken Aykanat, sektörün zor durumda olduğunu ifade etti.

Sektör olarak bir yıldan beri sadece 2 ay açık kaldıklarını anımsatan Aykanat, "10 ay kapalı kaldık. Bu arada kiralarımızı ödeyemedik, elemanlarımızın maaşlarını ödeyemedik. Vergi, sigorta stopajlarımızı ödeyemedik ve çok zor günler yaşadık." dedi.

Gaziantep Düğün Salonu ve Organizasyon İşletmeleri Derneği Başkanı Mehmet Aykanat

"Düğünlerimizin birçoğu iptal oldu"

Gelin ve damat adaylarının düğünlere getirilen kısıtlama kararının ardından 30 kişi ile sınırlı tutulan nikah merasimleri evlenmek istemediğini ifade eden Aykanat, "Düğünlerimizin birçoğu iptal oldu ve iptal edilen düğünlerden dolayı tekrar kapalı kaldık. Kapora konusunda hakem heyetleri bizleri haksız çıkardı. Aldığımız kaporaları tekrar ödemek zorunda kaldık. Yani çok zor günler geçirdik." ifadelerini kullandı.

"Sektörün ekonomiye yıllık katkısı 9 milyar 715 milyon dolar"

Düğün salonlarına bağlı tüm sektörlerin de bu süreçten olumsuz etkilendiğine dikkat çeken Aykanat, şunları söyledi:

Türkiye'de 10 bin 300 adet düğün salonu var ve bu sektörden sadece geçimini sağlayan bir milyona yakın insan var. 4 milyona yakın kişi bu sektörden geçimini sağlıyor. TÜİK'in verilerine göre ise düğün salonlarına bağlı 49 sektör var. Bizim sektörünüz hızlandığı ve iş yaptığı zaman diğer 49 sektöre de etki yapıyor. Çiçekçisi, züccaciyesi, kuyumcusu, beyaz eşyacısı, mobilyacısı gibi bu sektörler olumlu ve olumsuz etkileniyor. Düğün salonlarının, ülke ekonomisine ortalama yıllık katkısı 9 milyar 715 milyon dolardır. Yıllık ülke bazında 575 bin düğün yapıyoruz. Bu çiftlerimiz ortalama 125 bin lira gibi bir rakam harcadıklarında ekonomimiz büyük rakamlar elde ediyor. Ülke ekonomisine büyük katkılar sunuyoruz.

Düğün salonlarında ve paydaş işletmelerde çalışan personellerin bu süreçte işsiz kaldığını ifade eden Aykanat, birçok firmanın da kısıtlamalar ile büyük maddi kayıplar yaşadığını ve iflas ettiğini belirtti.

"Düğün salonlarındaki kapasitenin yüzde 50 olmasını istiyoruz"

Sınırlı sayıda kişi ve bir saat süreyle nikah merasimi şeklinde düğün yapılabilmesine yönelik kararın bir an önce revize edilmesini istediklerini belirten Aykanat, "Düğün salonlarının yüzde 50 kapasiteyle bir an önce açılmasını istiyoruz. Düğün salonlarındaki kapasitenin yüzde 50 olmasını istiyoruz. Düğünlerin hiç yoksa en az 3 saat olmasını istiyoruz. Zira kafeterya ve restoranlarda müşterinin içeride yemek yenmesine izin veriliyor. Aynı şekilde düğün salonlarında da yiyecek ve içeceğe izin verilmesini istiyoruz. Kimse nikah tarzında 100 kişiyle düğün salonlarını tutmuyor, düğün yapmak istemiyorlar. Bunun bir an önce düzeltilmesini istiyoruz. Gerçekten çok mağdur durumdayız." diye konuştu.

"Normalleşme takvimi istiyoruz"

Düğün salonları için bir normalleşme takvimi istediklerini ifade eden Aykanat, "Bize bir normalleşme takvimi verilirse biz de ona göre hareket ederiz. Sağlık Bakanımız mayıs ayına kadar 52 buçuk milyon kişinin aşılanacağını söylemişti. Bize sadece bir normalleşme tarihi versinler. 'Mayıs ayında biz düğün salonlarını normalleşmeye açacağız' desinler, bu arada bizim düğün salonlarımıza kaporalar gelmeye başlar, insanlar düğünlerini tutmaya başlarlar. Mobilyacıdan mobilyasını, beyaz eşyacıdan beyaz eşya satın alır. Gelinlikçiye, çiçekçiye ve kuaföre gider. Bu sürecin ekonomiye de çok büyük bir katkısı olur. Bu şekilde en azından bir yol haritamız olur." şeklinde konuştu.

Aykanat, düğünlerin yapılması için alınması gereken tüm önlemleri aldıklarını ve gereken hazırlıklarını yaptıklarını belirtti.

Ezgi Gülşah Yalçın

Düğün salonu işletmecisi Ezgi Gülşah Yalçın, düğün salonlarında sınırlı sayıda davetli ve bir saatlik verilen süreyi yetersiz bulan gelin ve damat adaylarının, düğün kararlarını ertelediğini ifade etti.

"Düğün salonu işletmecileri olarak üvey evlat muamelesi görüyoruz"

Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi'nde düğünlerin kalabalık yapıldığını anımsatan Yalçın, "Tabi ki de kalabalık düğünleri şu anda istemiyoruz, sağlık her şeyden önemli ama en azından bu sayıyı 200'e çıkarabilirler. Bir de şöyle bir sıkıntı yaşıyoruz; bizim için bir normalleşme takvimi açıklanmadı. Birçok sektör için yavaş yavaş normalleşmeler başladı. Normalleşmenin nasıl olacağı belli iken bizimle ilgili ise herhangi hiçbir şey açıklanmıyor. Aslında düğün salonu işletmecileri olarak biraz üvey evlat muamelesi görüyoruz. Çünkü düğüne hazırlık öyle 10 gün, 20 gün içerisinde olmuyor. Düğünden önce belli bir süre düğün hazırlıkları var. En az 4-5 ay öncesinden düğün hazırlıkları başlıyor. Birçok kişi geliyor, görüşüyoruz ama herkesin kafası çok karışık. Ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Bu konuda hepimiz çok üzülüyoruz. Sadece tam normalleşmenin ne zaman yapılacağının belirlenmesini istiyoruz. Lütfen bu konuda bir tarih versinler." dedi.

Hamit Doğan

"Bu süreçte çok mağdur olduk"

Yaklaşık bir yıldan beri kapalı olduklarını belirten Hamit Doğan, "Bizim tek bir isteğimiz var; bize bir tarih verilsin. Biz, 'Hemen bize tarih verin, düğün salonlarını açın.' demiyoruz. 15 Mayıs veya 1 Haziran olur, yeter ki bize bir tarih verilsin, bizler de döngümüzü çevirelim. Kapora alalım ve düğün rezervi yapan kişiler hazırlıklarını yapsınlar. Normalleşme ile ilgili kesin bir tarih verilirse iç piyasada artık bir hareketlenme olur. Bu süreçte çok mağdur olduk. 12 aydan beri çalışmıyoruz. Bu mağduriyetlerimizin giderilmesini istiyoruz. Başka bir şey isteğimiz yok." diye konuştu.

Mustafa Güneş Seyyar

"Düğünümü tekrar erteledim"

Bir saatlik sürenin çok az ve yetersiz olduğunu, davetli sayısındaki kısıtlamadan dolayı şu an düğün yapmak istemediğini ifade eden damat adayı Mustafa Güneş Seyyar, "Bu süre ve kişi sayısı bizim için yeterli değil. Çünkü kalabalık bir aile olduğumuzdan bir saat ve düğüne katılacak kişi sayısı yeterli değil. Elbette sağlık önemlidir. Fakat daha ileriki zamanlarda normalleşme başlarsa evlenmeyi o tarihlerde düşünüyoruz. Şu anki alınan kararlar bizim için yeterli değil ve bize uymuyor." şeklinde konuştu. (İLKHA)