Memur-sen Kadınlar Komisyonu tarafından Ankara başta olmak üzere tüm Türkiye’de gerçekleştirilen “28 Şubat: Mağdurlar Görülmeli Haklar Ödenmeli” başlıklı basın açıklaması Ankara’da Memur-Sen Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi. Toplantı, Memur-Sen Kadınlar Komisyonu teşkilatı ve 28 Şubat mağdurlarının katılımıyla gerçekleştirildi.

BİNLERCE KİŞİ HUKUKSUZCA FİŞLENDİ VE İŞLERİNDEN ATILDI
Ankara’da gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, 28 Şubat postmodern darbesi üzerinden 24 yıl geçtiğini hatırlatarak, bu sürecin 90’lı yılların başında başlamış bir vesayet süreci olduğunu vurguladı. Aydın, “Millete bakan yönüyle vahşi bir toplum mühendisliğinin, devlete bakan yönüyle de ülke varlığını talan etme yolsuzluğunun adıdır. Milletin içinden çıkan inançlı kadroların iktidara gelmesini hazmedemeyenlerin şuursuz intikam hırsıyla; 6 milyon kişi hukuksuz fişlemelerle sakıncalı ilan edildi. Binlercesi haksız soruşturma ve kovuşturmalarla mahkûm edildi. Öğrenciler okullarından, kamu görevlileri memuriyetten, işçiler işlerinden ihraç edildi. Şirketler yeşil sermaye kumpasıyla ekmeklerinden edildi” diye konuştu.

1960 DARBESİNİN MAĞDURLARININ ZARARLARI TANZİM EDİLECEK
24 Şubat tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 27 Mayıs 1960 darbe mağdurlarının zararlarının tanzimine ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı verildiğini belirten Aydın, “Açıklanan kararda ifade edilenler aslında bizim 28 Şubat mağdurları için belirttiklerimize benzer talepler. Bu şu anlama geliyor ki dünün kötülükleri bugünün iyilikleri ile ortadan kaldırılabiliyor. Darbenin zararları hukukun imkanları ile tazmin edilebiliyor” ifadelerini kullandı.

İADE-İ İTİBAR YAPILMALI
28 Şubat sürecinde zorluk yaşayan, işlerinden atılan veya fişlenen kişilere iade-i itibar yapılması gerektiğini vurgulayan Aydın, “28 Şubat zihniyetinin tarihin çöp sepetinde gerçek anlamda yerini alması sadece faillerinin mahkûm edilmesiyle değil mağduriyetlerin telafisi, zararlarının tazminiyle mümkün olabilir. 28 Şubat’ın bin yıl süreceği iddiasında bulunanların heveslerini kursaklarında bırakan millet iradesi ve inancı; mağdurların hukukunu koruyan, haklarını sağlayan, zararlarını karşılayan iradeyi de kayda ve hayata geçirecektir. Bu iradenin tesisi ve teşkilinde yetkili ve ilgili herkesi sorumluluk almaya çağırıyoruz” dedi.