Son günlerde, enflasyon kaygıları ile ABD tahvil faizleri sert bir şekilde yükselirken borsalarda satış yaşanıyor. Yurt içinde ise dolar kuru yeniden hareketlenmeye başladı. Dolar/TL 7.22 seviyesine yükseldi.

Kur 7 TL’nin altında kalıcı bir seyir izlemeyince Merkez Bankası (TCMB) yeni bir adım attı. Merkez, sıkı para politikası adımlarına uyumlu olarak Türk lirası zorunlu karşılık oranlarının tüm vade dilimlerinde ve yükümlülük türlerinde 200 baz puan artırılmasına, Türk lirası zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tesis edilebilmesi üst sınırının yüzde 30’dan yüzde 20’ye düşürülmesine karar verdi.

TCMB Türk lirası zorunlu karşılıkların standart altın cinsinden tesis edilebilmesi üst sınırının yüzde 20’den yüzde 15’e düşürülmesine karar verdi. Ek olarak, Türk lirası cinsinden tesis edilen zorunlu karşılıklara uygulanacak faiz/nema oranı 150 baz puan artırılarak yüzde 13.5 olarak belirlendi.

Zorunlu karşılık ne?
Bu değişikliklerle rezerv opsiyonu kullanım oranlarının değişmemesi kaydıyla, bankacılık sisteminin zorunlu karşılıklarının yaklaşık 25 milyar TL (3.5 milyar dolar) artması, döviz ve altın rezervlerini yaklaşık 500 milyon dolar azaltması bekleniyor.

Zorunlu karşılık, mevduat kabul eden bankaların bu mevduatlara karşılık olarak Merkez Bankası’nda bulundurmak zorunda oldukları mevduatların oranı.

Böylece bankalar ileride karşılaşabilecekleri zorluklarda talep edip bu kaynakları kullanabilir. Bunun miktarının belirlendiği oran zorunlu karşılık oranıdır. Merkez Bankası, zorunlu karşılık oranını yükseltip azaltarak bankaların kredi miktarını ve maliyetini de etkileyebilmekte.

Artırılınca ne olur?
Zorunlu karşılık oranının artırılması sıkı para politikasına, oranın azaltılması ise genişlemeci para politikasına işaret eder. Merkez’in bu kararı sıkılaştırıcı para politikası uygulamalarına uyumlu.

Bankalar Merkez Bankası hesaplarında tutmakla yükümlü oldukları miktar arttığından hem Türk lirası likiditesi sıkılaşacak, hem de piyasada oluşan efektif Türk lirası maliyetleri artacak. Para piyasası ve mevduat faizleri bu durumda bir miktar yukarı yönlü seyir izleyebilir.

Dolar kuru nasıl hareket edebilir?
Dolar kuru TCMB’nin faiz toplantısındaki enflasyon ve sıkı para politikası vurgusu nedeni ile 7 seviyesinin altına indi ancak bu seviyedeki seyrini koruyamadı. Gerek küresel bazda yaşanan hareketlilik, gerekse yerli yatırımcıların her düşüşte alıcı pozisyonda olmaları kurun aşağı hareketlerini sınırlıyor.

TCMB sıkı para politikası seyrini sürdüreceği ve enflasyonda kalıcı düşüş sağlanıncaya kadar faiz indirimine gitmeyeceği için ülkeye para girişi devam edecektir. Dolar kurunun 7 seviyesinin üzerinde 7.11’in aşılması ile ilk hedefi 7.30 seviyesinde olabilir.

Kurda bu seviye aşılırsa 7.54’e doğru çıkış devam edebilir. Para girişinin devam etmesi ve Merkez’in adımlarının etkisini göstermesi halinde yeninden kalıcı olmasa bile 7’nin altı; 6.90 ve 6.85 seviyeleri izlenebilir.

Moody’s Türkiye tahminini artırdı
Kredi kuruluşlarından olumlu adımlar gelmeye devam ediyor. Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in, Türkiye’nin kredi notunu BB- olarak teyit ederken, not görünümünü ise negatiften durağana çevirmesi sonrasında bir diğer notçu olan Moody’s Türkiye tahminlerini yükseltti.

Moody’s, Türkiye ekonomisinin 2020’de yüzde 1.1 büyüdüğünü tahmin ediyor. Kurum, Türkiye ekonomisi için 2021 büyüme tahminini yüzde 3.5’ten yüzde 4’e yükseltti. 2022 büyüme tahminini ise yüzde 4’ten yüzde 5’e artırdı.

Kaynak: Milliyet