Sağlık Bakanı Mehmet Bakan Müezzinoğlu, İzmir programı kapsamında Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde kuruluş çalışmaları devam eden ``Anne Sütü Bankası`` birimi ziyaret etti, Anne Sütü Bankası Sorumlusu ve hastanenin Yenidoğan Prematüre Bebek Bakımı Klinik Şefi Doç. Dr. Sertaç Arslanoğlu`ndan proje ile ilgili bilgi aldı.
Basına kapalı gerçekleştirilen sunum sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Müezzinoğlu, Anne Sütü Bankası projesinin çalışmalarının geldiği nokta hakkında bilgi aldığını, bu projenin gelecek süreçte Türk milletine kazandırılması için yeni bazı çalışmaların bu projeye ilave edilmesini düşündüğünü ifade etti.
En öncelikli konunun canlıyı yaşatabilmek olduğuna, özellikle bir insan evladının yaşatılmasında azami duyarlılık gösterilmesi gerektiğine dikkati çeken Müezzinoğlu, dünya tıbbının tüm olanaklarını kullanarak bebeklerin, özellikle prematüre bebeklerin yaşatılabilmesi konusunda sorumluluklarının bulunduğunu dile getirdi.
Bebek ölümlerinde Türkiye`de önemli bir gerileme görüldüğünü, ancak dünya standartlarına göre hala alınacak mesafenin bulunduğunu kaydeden Bakan Müezinoğlu, prematüre bebeklerin yaşatılması konusunda anne sütünün bir ihtiyaç olduğunu belirtti.
Anne Sütü Bankası projesini, Türk medeniyetinde de yeri bulunan ``süt anneliği`` kavramını milletin güvenini kazanacak şekilde uygulamaya sokmak istediklerini belirten Müezzinoğlu, son yapılan bilimsel araştırmalarda anne sütünden bebeğe DNA özelliklerinin de taşındığına dair bulguların elde edildiğini, dolayısıyla sütün sadece bir gıda maddesi olarak değerlendirilemeyeceğini, can yapısını da taşındığının dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
``Dolayısıyla bizim hukuk sistemimizde fayda ve tedbir ayağını güçlü hale getirmemiz lazım. O nedenle kayıt sistematiğimizde yasal düzenlemelerle, Nüfus ve Vatandaşlık Genel Müdürlüğü ile de paylaşarak sütü veren annenin çocukları ile sütü alan ailenin çocuğu arasındaki hukukun, gelecekte yaşamlarına yansıyacak bir hukuki alt yapıyı da güçlü hale getirmemiz lazım.
Bu nedenle önümüzdeki süreçte projenin hukuki ayağını ve kayıt sistematiğini de güçlendirebilecek çalışmalar için bir sürece ihtiyacımız var. Bu süreci de tamamladıktan sonra inşallah fiilen erken doğan, anne sütüne ihtiyacı olan bebeklerimizi mutlaka yaşatabilmeyi ve onları sağlıklı nesiller halinde sunabilmeyi hedefliyoruz. Sürecin tedbir, hukuk kayıt sistemi üzerinde çalışmamız gerektiği için projenin uygulanmasında bir süre gecikme olacak. Kamuoyunun bunu sabırla karşılamasını arzu ediyoruz.``
Bir gazetecinin ``Proje ne zaman hayata geçecek?`` sorusu üzerine Müezzinoğlu, ``Gönül ister ki 2-3 günde bitirelim. Ama bunun mecliste bir altyapı hazırlık süreci var. Bu süreçler yalnız bizim bakanlığımızı ilgilendirmiyor. İçişleri ve Adalet bakanlıklarını da ilgilendiriyor. Hızlı bir çalışma yapacağız. Ben Sağlık Bakanı olarak bebeklerin bir an önce sağlıklı, bilimsel olarak enfeksiyon riski olmadan sağlıklı bir anne sütünün bebeğimize verilmesi taraftarıyım. Ama ülkemizde büyük bir proje halinde uygulanmasına ihtiyaç duyulan bu projenin yeterli tedbirler alınmadan kadük bir proje halinde kalmasını açıkça arzu etmiyoruz`` cevabını verdi.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, bir gazetecinin ``Yapılan düzenlemeler karşı çıkanları ikna edecek mi?`` sorusuna karşılık, ``Hukuk bu işin merkezindedir. Hukuku merkeze fayda ve tedbir olarak koyduğumuzda, neticede bu kamuoyunun vicdanının 750 gram doğmuş bir bebeğin yaşatma konusunda duyarlığının en üst düzeyde olacağından bir tereddütüm yok`` dedi.
Bakan daha sonra yeni doğan bölümünde incelemelerde bulundu. Bakana İzmir Valisi Cahit Kıraç, AK Parti İzmir milletvekilleri Nesrin Ulema, Rıfat Sait İl Sağlık Müdürü Bediha Türkyılmaz, AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay eşlik etti.
Bakan daha sonra Vali Cahit Kıraç`ı makamında ziyaret etti. Ziyaret basına kapalı olarak gerçekleşti.
Kaynak: AA