ANKARA - HÜDA PAR Genel Merkezi`nden yapılan açıklamada, Anne Sütü Bankası projesinin bu haliyle nesebin kirlenmesi yönünden ciddi tehdit olduğu uyarısı yapıldı.
Nesil emniyetinin korunması için Anne Sütü Bankası uygulamadan bir an önce geri dönülmesi istenen açıklamada "Halkımızın çoğunluğunun Müslüman olduğu hakikati kesinlikle unutulmamalıdır. Sütkardeşliği ile sadece süt emenler değil, iki tarafın bütün çocukları kardeş olmaktadır. Ne kadar hassasiyet gösterilirse gösterilsin yanlışlık, özensizlik ve umursamazlık olma ihtimali yüksektir. Başörtülü insanların örtüsünü, mütedeyyin insanların sakalını hazmetmeyen, kamusal alan saçmalığında ayak direyenlerin ve Allah`a inançları olmayan sosyalist ve ateist kimselerin; Müslüman insanların hassasiyetlerine hassasiyetle yaklaşmayacakları şüphe götürmez bir gerçektir.
Bu haliyle süt bankası projesi, nesebin kirlenmesi yönünden ciddi bir tehdittir. Müslüman halkın endişe ve şüphe ile baktıkları bu projeden vazgeçilmelidir. Temel insan haklarından olan nesil emniyetinin korunması için bu yanlış uygulamadan bir an önce geri dönülmelidir. Süt bankası oluşturularak değil, süt ihtiyacını doğuran sebepler bertaraf edilerek süt ihtiyacın karşılanması yönünde politikalar izlenmelidir" ifadeleri kullanıldı.
Bu uygulama neye ve kime hizmet ediyor
Dikkatlerin bebeklerin sağlığına çevrilerek bu ihtiyacı doğuran etkenlerin eleştirilmemesinin eksiklik olduğu belirtilen açıklamada, "Bu ihtiyacı doğuran etkenlerin analiz edilmesi gerekir. Zinanın serbest bırakılması sonucu evlilik dışı ilişkilerde yaşanan artış ile gayr-ı meşru doğup terk edilen bebek sayısındaki artış doğru orantılıdır. Bunun dışında aileyi ayakta tutan annenin aile bütçesine katkıda bulunmak için çalışmak zorunda olması da başka bir etkendir" denildi.
Dikkatlerin bebeklerin sağlığına çevrilerek bu ihtiyacı doğuran etkenlerin eleştirilmemesinin eksiklik olduğu belirtilen açıklamada, "Bu ihtiyacı doğuran etkenlerin analiz edilmesi gerekir. Zinanın serbest bırakılması sonucu evlilik dışı ilişkilerde yaşanan artış ile gayr-ı meşru doğup terk edilen bebek sayısındaki artış doğru orantılıdır. Bunun dışında aileyi ayakta tutan annenin aile bütçesine katkıda bulunmak için çalışmak zorunda olması da başka bir etkendir" denildi.
Bu uygulamanın neye ve kime hizmet ettiğinin sorgulanması gerektiği vurgulanan açıklamada son olarak, Böyle suni ve çok ciddi sakıncaları olan projeler yerine annenin kendi çocuğunu emzirmesi, ailesine daha fazla zaman ayırması, fuhşun önlenmesi, zinanın yasaklanması, ahlaki yozlaşmanın önlenmesi yönünde projeler ve politikalar üretilmesi gerektiği ifade edildi.
(İLKHA)