2020 yılında salgının tüm dünyayı etkisi altına almasıyla birlikte altın fiyatlarında dalgalanmalar olduğunu söyleyen Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası Başkanı Yunus Öner, gram altın fiyatının bir dönem 540 TL'ye kadar çıktığını hatırlatarak bulunduğumuz 2021 yılının ilk ayı itibariyle ortalama yüzde 20'lik düşüş olduğunu belirtti.

Altında her düşüşün alım için fırsat olduğunu vurgulayan Öner, "Hediye veya yatırım amacıyla altın almayı düşünenlere ve uzun vadede para elinde tutacak olanlara altını her zaman tavsiye ediyoruz. Fiyatı düşmüş olan altının 2021 yılında yeniden 540 TL'yi görme ihtimali var." dedi.

Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası Başkanı Yunus Öner

Altın fiyatlarındaki dalgalanma nedenlerine değinen Öner, "Geçtiğimiz yıl Covid-19'un etkisi ve doların TL karşısında yükselmesiyle birlikte altın fiyatında yükseliş olmuştu. Maliye Bakanı'nın istifasıyla birlikte doların TL karşısındaki yükselişinde gerileme olması ve son haftalarda aşı haberlerinin gelmesiyle altın fiyatları ciddi oranlarda düştü." şeklinde konuştu.

Altının her zaman değer gördüğüne dikkat çeken Öner, "Merkez bankasının altın rezervi zaman zaman artıp azalıyor. Altın, devletlerin elinde tuttuğu bir güçtür. Dünyadaki bütün ülkelerin merkez bankalarında en çok elde olan metal para olarak altın vardır. Altın, dolardan bile daha evrensel para birimidir. Hatta asırlar önce para yokken altın ile alışveriş yapılıyordu." dedi.

"Altın alanlar kuyumcudan garanti belgesi istemelidir"

Sahte altın ile ilgili devletin bir düzenleme yapması gerektiğini söyleyen Öner, şu ifadeleri kullandı:

Altın, devlet tarafından basılıp satılması gerekirken maalesef merdiven altında bu işlemleri yapanlar var. Merdiven altı altın basanlar dürüst olmayınca, altının ayarından ya da gramından çalabiliyorlar. Altın almak isteyenlerin alışverişlerini bildikleri, tanıdıkları kuyumculardan yapmalarını öneriyoruz. Ayrıca her kuyumcuda garanti belgesi diye tabir edilen sertifika bulunuyor. Eğer bir adet çeyrek altın dahi alınacaksa garanti belgesi istenmelidir. Bu işlem, kuyumcu ile müşteri arasında herhangi bir altın aldım ya da almadım tartışması olmasın diye alınmış bir önlemdir.

Bazı işyerlerinde altın renkli metallerin satıldığınıifade eden Öner, 2 bin 900 TL olan altının bu işyerlerinde 5 TL'ye satılmasının sakıncalı olduğunu vurguladı.

Öner, "Bazı gençler aldıkları bu sahte altınları, evde anne ve babalarının yastık altı yaptığı altınlarla değiştiriyor. Anne ve babalar bu değiştirilen altınları bozdurmaya gelince sahte olduğunu anlıyor ve suçu kuyumculara atıyorlar. Altınların taklitlerinin satılması dahi sakıncalıdır." diye belirtti.

"Güvenilir ve tanıdık kuyumculardan altın kiralayın"

Kiralık altın alan ve verenlerin dikkatli olmaları gerektiğini söyleyen Öner, konuşmasına şu cümlelerle devam etti:

Altının son zamanlarda yükselmesiyle birlikte düğün yapacaklar altın alamıyorlar. Bu durumda kiralık altın alanlar var. Tavsiyemiz, güvenilir ve tanıdık kuyumculardan altın kiralamalarıdır. Tarafların birbirine güven vermesi önemlidir. Ayrıca kuyumcuların, kiraladıkları altının tamamının parasını almadan altınları vermemeleri yerinde bir karar olur. Ama tavsiyemiz kiralamak yerine altını satın almalarıdır. Zaten altını istediğiniz zaman her yerde satabilirsiniz.

"Kuyumculara kar karşılığı altın verilmesinin sonucu hüsran oluyor"

Emanet altın verme ya da altın ve dövizle kar karşılığı yatırım yapma konularına değinen Öner, halkı bu konuda kesin bir dille uyardı.

Emek harcanmadan zengin olunmayacağını belirten Öner, "Altın alacaklara, tanınan bilinen kuyumculardan alışveriş yapmayı tavsiye ederken yeni kuyumcu dükkânı açan esnafımız gücenmesinler. Şunu iyi biliyoruz ki, Diyarbakır'da ya da başka kentlerde herkes birbirini az çok tanır. Bu anlamda tanıdıkları kuyumculardan alışveriş yapıp emanet altın alabilirler. Vatandaş altın emanet ederken temkinli olmalı. Kuyumculara kar karşılığı altın verilmesi taraftarı değiliz. Çünkü genelde bu tür durumların sonu hüsranla bitiyor. Bu vaatte bulunanlar hile ve dolandırıcılık peşindedirler." dedi.

Bir kuyumcunun dolandırıcı olmasının genel anlamda bütün kuyumcuların zan altında kalmasına neden olduğuna dikkati çeken Öner "Paraları artsın diye kuyumculara kar karşılığı nakit yada altın verenler, bunun yerine yastık altı veya bankalardan altın hesabı açsınlar. Bahsettiğim kuyumculara kananlar, tüm kuyumcuları zan altında bırakıyorlar. Bu, yanlış bir yaklaşımdır. Tüm kuyumcular dolandırıcı değildir. Dolandırılanlar tamah gösterdikleri için bu tür yanlışa düşüyorlar." ifadelerini kullandı. (İLKHA)