Antep fıstığı üretiminde ABD ve İran’ın ardından üçüncü sırada yer alan Türkiye’den geçen yıl 11 bin ton Antep fıstığı ihracatı gerçekleştirildi.
Türkiye’nin en verimli arazilerinin bulunduğu Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde özellikle Gaziantep ve Şanlıurfa’nın yanı sıra Kilis ve Siirt ile diğer bölge illerinde çiftçisinin gözde ürünlerinden olan Antep fıstığına rağbet her geçen yıl artıyor.
Ekonomik getirisinden dolayı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde "yeşil altın" olarak nitelendirilen ve bu sene “var yılı” nedeniyle sadece Gaziantep’te 250 bin ton civarında Antep fıstığı elde edildi.
Türkiye’de baklavanın yanı sıra çikolata ve kuruyemiş sektöründe büyük bir oranda kullanılan Antep fıstığına rağbet yurt dışından da arttı.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler ve Gıda Daire Başkanı Kenan Seçkin, geçen yıla oranla yüksek rekoltesi ve kalitesi ile üreticisinin yüzünü güldüren Antep fıstığında pandemiye rağmen 100’ün üzerinde ülkeye ihraç edilmesinin sevindirici olduğunu söyledi.
Seçkin, dünyada fıstık üretiminin en çok ABD, İran ve Türkiye’de yapıldığını, Türkiye’de de fıstığın başkentinin Gaziantep olduğunu belirtti.
2020 yılında 100’ün üzerinde ülkeye 119 milyon 167 bin dolarlık Antep fıstığı ihracatı yapıldığını ifade eden Seçkin, Antep fıstığının, yurt dışında büyük rağbet gördüğüne dikkat çekti.
Pandemi sürecinde vücut bağışıklığını arttıran birçok ürünün ilgi gördüğünü belirten Seçkin, bu ürünlerden birinin de Antep fıstığı olduğunu söyledi.
Antep fıstığındaki ihracat rakamlarının sevindirici olduğunu belirten Seçkin, “Antep fıstığında bu sene gerçekten ihracatta patlama yaşadık. 100’ün üzerinde ülkeye Antep fıstığı ihracatı yapıldı. Geçen yıl, bir yılda yaptığımız ihracatı bu yıl 6 ay gibi kısa bir sürede yaptık. Antep fıstığı ihracatının artmasında pandeminin etkisi olduğu gibi geçen yılın fiyatlarına oranla Antep fıstığı fiyatlarındaki düşüşünün de etkisi var.” dedi.
“11 bin ton civarında Antep fıstığı ihracatı gerçekleşti”
Pandemi sürecinde Antep fıstığı tüketiminin arttığına dikkat çeken Seçkin, “Ama fiyatların düşmesi de ihracatımıza yansıdı. Çünkü Antep fıstığı ihracatında yarıştığımız ülkeler İran ve Amerika’dır. Antep fıstığına oranla kalite ve besin değerleri açısından biraz daha düşük olan İran ve Amerika fıstıkları bizimkine göre biraz daha ucuzdu. İşin özünü ve kalitesini bilmeyen bazı kurumlar, İran ve Amerika’nın fıstıklarını kullanabiliyordu. Fakat bu yıl Antep fıstığında rekoltenin fazla olması ve fiyatların da biraz düşmesi, öte yandan pandeminin Antep fıstığı kullanımını artırması, ihracatın artmasına da neden oldu. Geçen yılın ilk 6 ayında 100’ün üzerinde ülkeye 11 bin ton civarında Antep fıstığı ihracatı gerçekleşti.” diye konuştu.
“Antep fıstığını kayıt altına alma sıkıntımız var”
Antep fıstığında ihracatın artmasının çiftçinin yüzünü kısmen güldürdüğünü ifade eden Seçkin, “Çünkü Antep fıstığı çiftçiye geçen yıl kazandırdığı kadar kazandıramadı. Rekolte çok yüksekti. Değişik kurumlar tarafından rekolteler açıklandı. Rekoltede bir stabilize yakalanamadı. Kimisi 500 kimisi de 300 bin ton olarak Antep fıstığı rekoltesini açıkladı. Antep fıstığını kayıt altına alma sıkıntımız var. Keşke iyi bir çalışma ile Antep fıstığı kayıt alınsa en azından ürettiğimiz Antep fıstığının ne kadarını biz üretiyoruz, ne kadarını satıyoruz, ne kadarını tüketiyoruz ve ne kadar fıstığa ihtiyacımızın olduğu yönünde acil bir çalışmaya ihtiyacımız var. Pandemi sürecinde insanların evde kalması kuruyemiş sektörünü canlandırdı. Kuruyemiş sektörünün de ana temalarından birisi Antep fıstığıdır. Tüm dünya artık Antep fıstığını tüketmeye başladı. Eskiden Antep fıstığı Türkiye için gerçekten lükstü. Normal çerezleri alırken Antep fıstığına elimizi uzatırken biraz çekinirdik. Çünkü katma değeri yüksek olduğundan fiyatı da yüksek gelirdi. Antep fıstığını yemeye kıyamazdık. Fakat Antep fıstığında biraz fiyatlarda düşünce kuruyemiş sektöründe çok fazla tüketilmeye başlandı.” ifadelerini kullandı.
“Antep fıstığı üretimi artıyor”
Antep fıstığında ihracatın arttırılması gerektiğini belirten Seçkin, “Çin ile Tarım ve Orman Bakanlığı koordineli olarak ihracat konusunda ikili protokoller yaparak yolumuzu açıyor. Aslında Çin’e ihracatta bir sıkıntı yok. Çin’e kuru Antep fıstığı ihracatı yapıyoruz. Ancak Çin, bizden yaş fıstık istiyor. Bu konuda ihracat çalışmalarımız var. Bunu mutlaka rayına oturtmamız lazım. Antep fıstığı denilince Gaziantep başta olmak üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi akla geliyor. Antep fıstığı, katma değeri yüksek olması nedeniyle çiftçisine belki bu yıl pek fazla kazandırmadı ama geçtiğimiz yıllarda çiftçiye iyi kazandırdığı için Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Diyarbakır, Batman ve Mardin, Mersin ve Malatya gibi illerde Antep fıstığı ekilmeye başlandı. Çok fazla genç Antep fıstığı ağaçlarımız var. Antep fıstığında erkek kısırlık dönemi uzun olduğundan dolayı Antep fıstığı ağaçları 10 ve 15’inci yıllarda meyve vermeye başlıyor ve ekonomiye katkı sunuyor. Antep fıstığına son 2-3 yılda müthiş bir rağbet var. Her bölgeye, ilçeye, Akdeniz’e, Ege’ye, doğuya, batıya, güneye ve kuzeye Antep fıstığı bahçeleri tesis ediyoruz. 15-20 yıl sonra üretimiz 3-5 kat artacak. Bundan dolayı Antep fıstığını satacak pazarlar bulmamız lazım. Antep fıstığında iç piyasa tüketimimiz bellidir. Baklava, kuruyemiş ve çikolata sektöründe Antep fıstığını kullanıyoruz. Dünyadaki çikolata firmaları kalitesi nedeniyle Antep fıstığını tercih ediyor. Fakat bizim üretimimiz gerçekten çok artacak.” şeklinde konuştu.
Türkiye ve Çin arasında gerçekleşen yeni anlaşmalar sonucunda yeniden Antep fıstığının Çin’e ihraç edilmesinin yolunun açıldığını belirten Seçkin, ancak Çin’e yapılan Antep fıstığı ihracatının, halen istenilen düzeyde olmadığını ifade etti.
“Tüm dünyada Antep fıstığında tüketim artıyor”
Seçkin, “Çin gibi nüfusu gerçekten çok yoğun olan ve tüketim yapan bir topluma Antep fıstığını satmamız ve onların pazarına girmemiz lazım. Şu anda kuruyemiş olarak Antep fıstığını Çin’e gönderiyoruz ama halen Çin’de 15-20 yıl öncesi gibi Antep fıstığının çerez olarak tüketilmesini sağlayamadık. Her bağlamda tüm dünyaya Antep fıstığını tanıttığımız gibi Çin’de de Antep fıstığı tüketimini teşvik etmeliyiz. Antep fıstığı tüketimi Çin’de her geçen gün artıyor. Hatta tüm dünyada Antep fıstığında tüketim artıyor. Antep fıstığında ihracatımızda artıyor. Fakat arkadan gelen bir tehlike var. Çok fazla Antep fıstığı bahçesi tesis ettik. Üretimimiz çok artacak. Artırdığımız ürünü pazarlayacak bir yer bulamazsak Antep fıstığı üreticisi bundan 5-10 yıl sonra mağdur olacak. Bundan dolayı mutlaka yeni pazarlar bulmalıyız.” dedi. (İLKHA)