BATMAN - Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen, telafisi mümkün olmayan mağduriyetlerin yaşanmasına sebep olan ve "postmodern darbesi" olarak adlandırılan 28 Şubat`ın üzerinden 16 yıl geçti. Yazar Sadullah Aydın, 28 Şubat sürecinin bölgeye yansımasıyla ilgili İlke Haber Ajansı`na (İLKHA) açıklamalarda bulundu.
28 Şubat darbesinin yıllarca İslami faaliyetlerle ve çalışmalarla dindarların tüm kazanımlarını ellerinden alan bir süreç olduğunu belirten Aydın, "28 Şubat, on yıllarca süren İslami faaliyetlerin, İslami çalışmaların sonucunda bir yerlere gelmiş, toplumda bir konum elde etmiş dindarların tüm kazanımlarını kaba kuvvetle, baskıyla ve tehditle ellerinden alınma sürecidir. Bu süreç zarfında dindarlar adeta linç edilmek istenmiş, İslami yaşam tarzına savaş ilan edilmiş, Türkiye halkı 1940`lı milli şef döneminin karanlığına götürülmek istenmiştir" dedi.
Süreçle birlikte dinden ve maneviyattan uzak, başıboş, içki ve uyuşturucu bataklığında boğulan, ahlaksız ve saygısız nesillerin çığ gibi artmasının yolu açıldığına dikkat çeken Aydın, "Amerika ve Avrupa destekli ordu ve bürokrasi eliyle yürütülen bu süreç, Türkiye halkının dindarlaşmasının önüne geçmek, Türkiye`nin İslam`la kucaklaşmasını engellemek içindi" dedi.
"Türkiye, şeytani güçlerin tahakkümü altındadır"
Türkiye`nin şeytani batılı güçlerin tahakkümü altında olduğu dile getiren Aydın, "Ülkemizin tüm zenginlikleri bu sömürgeci güçler tarafından talan edilmektedir. Halkımız, bilinçli olarak yoksul bırakılmakta, kültür emperyalizmiyle sömürülmeye müsait, uysal yığınlar haline getirilmektedir. Buna dur diyebilecek ve bu ülkeyi, onur ve izzete kavuşturacak ve kalkındırabilecek tek güç İslam`dır. Bunu bilen Batı tüm gücüyle ülkemizin İslamlaşma davasına engel olmaya çalışmaktadır. 28 Şubat, İslamlaşma davasına engel olma çabasının en üst seviyeye çıkması, alenileşmesi, hatta bu çabanın vahşi bir saldırı halini almasıdır" ifadelerini kullandı.
Daha sessiz ve sinsi bir şekilde 28 Şubat`ın devam ettiğini belirten Aydın, "Halkın tepkisinden çekinildiği için, artık dindarlık kisvesi altında gerçek dinle mücadele edilmekte, aziz İslam dini batı emperyalizmi için zararsız bir din haline getirilmektedir. Şehit Ali Şeriati`nin deyimiyle dine karşı din, Hz. Muhammed` (sav)in getirdiği yüce İslam`a karşı, Amerika ve İsrail`in çıkarlarına hizmet eden bir din oluşturulmak istenmektedir" dedi.
28 Şubat darbesinin yıllarca İslami faaliyetlerle ve çalışmalarla dindarların tüm kazanımlarını ellerinden alan bir süreç olduğunu belirten Aydın, "28 Şubat, on yıllarca süren İslami faaliyetlerin, İslami çalışmaların sonucunda bir yerlere gelmiş, toplumda bir konum elde etmiş dindarların tüm kazanımlarını kaba kuvvetle, baskıyla ve tehditle ellerinden alınma sürecidir. Bu süreç zarfında dindarlar adeta linç edilmek istenmiş, İslami yaşam tarzına savaş ilan edilmiş, Türkiye halkı 1940`lı milli şef döneminin karanlığına götürülmek istenmiştir" dedi.
Süreçle birlikte dinden ve maneviyattan uzak, başıboş, içki ve uyuşturucu bataklığında boğulan, ahlaksız ve saygısız nesillerin çığ gibi artmasının yolu açıldığına dikkat çeken Aydın, "Amerika ve Avrupa destekli ordu ve bürokrasi eliyle yürütülen bu süreç, Türkiye halkının dindarlaşmasının önüne geçmek, Türkiye`nin İslam`la kucaklaşmasını engellemek içindi" dedi.
"Türkiye, şeytani güçlerin tahakkümü altındadır"
Türkiye`nin şeytani batılı güçlerin tahakkümü altında olduğu dile getiren Aydın, "Ülkemizin tüm zenginlikleri bu sömürgeci güçler tarafından talan edilmektedir. Halkımız, bilinçli olarak yoksul bırakılmakta, kültür emperyalizmiyle sömürülmeye müsait, uysal yığınlar haline getirilmektedir. Buna dur diyebilecek ve bu ülkeyi, onur ve izzete kavuşturacak ve kalkındırabilecek tek güç İslam`dır. Bunu bilen Batı tüm gücüyle ülkemizin İslamlaşma davasına engel olmaya çalışmaktadır. 28 Şubat, İslamlaşma davasına engel olma çabasının en üst seviyeye çıkması, alenileşmesi, hatta bu çabanın vahşi bir saldırı halini almasıdır" ifadelerini kullandı.
Daha sessiz ve sinsi bir şekilde 28 Şubat`ın devam ettiğini belirten Aydın, "Halkın tepkisinden çekinildiği için, artık dindarlık kisvesi altında gerçek dinle mücadele edilmekte, aziz İslam dini batı emperyalizmi için zararsız bir din haline getirilmektedir. Şehit Ali Şeriati`nin deyimiyle dine karşı din, Hz. Muhammed` (sav)in getirdiği yüce İslam`a karşı, Amerika ve İsrail`in çıkarlarına hizmet eden bir din oluşturulmak istenmektedir" dedi.
(M. Fatih Akgül - İLKHA)