DIŞ HABERLER SERVİSİ
Dünya Müslüman Âlimler birliğinden yapılan yazılı bir açıklamada tüm dünya Müslümanlarına yönelik önemli bir çağrı yapıldı. Fetva mahiyeti taşıyan açıklama, Birliğin Başkanı Ahmed er-Reysuni ve Genel Sekreteri Ali Muhyiddin el-Karadaği'nin imzasıyla Birliğin resmi Facebook sayfasında yayımlandı.
Dünya Müslüman Âlimler Birliği, işgal ettiği tüm topraklardan çekilinceye kadar siyonist işgal rejiminin ekonomik boykot dahil kapsamlı bir şekilde boykot edilmesi gerektiğini bildirdi. Yapılan bu çağrı aynı zamanda ihanet anlaşmasını imzalayan hain rejimlere, çözümün siyonist işgalciyle normalleşme ile değil boykot ve caydırma ile mümkün olabileceğini bir kez daha göstermiş oldu.
“BOYKOT, SİYONİSTLER İŞGAL TOPRAKLARINDAN ÇEKİLİNCEYE KADAR DEVAM ETMELİDİR”
Birliğin Başkanı Ahmed er-Reysuni ve Genel Sekreteri Ali Muhyiddin el-Karadaği'nin imzasıyla yayımlanan açıklamada, "Tüm Müslümanların, işgal ettiği topraklardan tamamen çekilinceye kadar israil'e kapsamlı ekonomik boykot uygulaması gerekir." ifadelerine yer verildi.
Açıklamanın devamında, "Fetvalarımız, topraklarımızı ve evlerimizi işgal eden, Filistin'deki ve Suriye'nin Golan Tepeleri'ndeki kardeşlerimize saldıran, topraklarına ve evlerine el koyan ve halen Mescid-i Aksa'yı işgal etmekte olan israil devletine, mallarına ve ürünlerine yöneliktir." ifadeleri kullanıldı.
“SİYONİST İŞGALCİLERE KARŞI DİRENMEK FARZ VE İNSANİ BİR SORUMLULUKTUR”
Saldırıyı caydırmak, saldırganları işgal edilen topraklardan kovmak ve onlara her türlü meşru yolla direnmenin İslami hükümlere göre farz ve insani bir zorunluluk olduğu kaydedilen açıklamada, işgalcilere karşı tüm meşru yollarla direnmeyi uluslararası yasalar, Birleşmiş Milletler kararları, uluslararası anlaşmalar ve devlet anayasalarının da kabul ettiği aktarıldı.
“GASPÇI İŞGALCİLERİN ÜRÜNLERİNİ, ALAN DA PAZARLAYAN DA BU SUÇA ORTAKTIR”
İşgalin geçici bir durum olduğu ve vatandaşların özel mülklerine el koyamayacağı vurgulanan açıklamada, gaspçı işgalcilerin ürünlerini satın alan veya pazarlayan kişinin günahkar olduğu ve bu suça iştirak etmiş sayıldığı belirtildi.
İslam'ın kesin delillerine göre gaspçı işgalcinin ürettiği tüm malların, teknolojik ürünlerin ve hizmetlerin alınması, satılması, ithalatının yapılması, faydalanılması ve pazarlanmasının caiz olmadığı kaydedilen açıklamada, tüm bu malların gasp edilmiş mal kabul edildiği vurgulandı.
İsrail ürünleri ve mallarının alınması ve satılmasına ortak olanların siyonist işgalcilerin işlediği suçlara, gasp edilen malların tüketilmesine ve günahına da ortak olduğu hatırlatılan açıklamada, bu boykotun herkes tarafından dikkate alınması ve işgal bitene kadar sürmesinin de altı çizildi.
SİYONİST İŞGAL REJİMİ İLE NORMALLEŞME
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn rejimleri, 15 Eylül'de Beyaz Saray'da düzenlenen törenle siyonist işgal rejimi ile ilişkileri normalleştirme yönünde hain bir anlaşmaya imza atmıştı.
Bu iki hain rejim, 1979’da Mısır'ın, 1994'te de Ürdün'ün ardından siyonist işgal rejimi ile normalleşme anlaşması imzalayarak başta Filistin davası olmak üzere tüm Müslümanlara ihanet eden üçüncü ve dördüncü Arap ülkeleri olmuştu.
Ancak ilerleyen tarihlerde bu ihanet zincirine Sudan ve Fas rejimlerinin de katılması yaşanılan hayal kırıklığını biraz daha arttırmıştı.