DİYARBAKIR- 28 Şubat Darbesi`nin 16. yılı nedeniyle bir bası açıklaması yapan Diyarbakır Memur Sen Konfederasyonu Bem Bir Sen İl Başkanı İbrahim Gökdemir, Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar yaklaşık olarak 10 yılda bir, sözde demokrasinin balans ayarına yönelik darbelere tanık olunduğuna vurgu yaptı. Gökdemir, İslami değerlere ve halka karşı yürütülen ve İnsan onurunu ayaklar altına alan, silahlı cuntanın darbeler zincirinin kara bir lekesi olan `28 Şubat Post Modern Darbesi`nin `İrtica ile Mücadele` adı altında MGK kararlarıyla Kırmızı Kitap`ta `İç Düşman` ilan edilen, toplumun asıl unsuru olan Müslüman kesime yönelik sindirme politikasının uygulamaya konulduğunu belirtti.
 
`28 Şubat bir karabasan hareketidir`
Özellikle okul ve kamu kurumlarından dini değerlerin tasfiyesi hedeflendiğini ifade eden Gökdemir, 28 Şubat`ı İmam Hatip Liseleri, İlahiyat Fakülteleri, Kur`an Kursları, cami, dernek ve vakıflar üzerinde bir karabasan gibi çökme hareketi olduğunu nitelendirerek, "28 Şubat Post Modern Darbesi; bir kısım generallerin ve onların güdümündeki beşli çeteyi oluşturan sendika ağaları, medya kartelleri, sermaye patronları ve despot bürokratların illegal olarak ülkemizin geleceğine ipotek koymasıdır. Bu hareket, ülkemiz tarihine kara bir leke olarak geçen darbelerden biri olarak anılacaktır" dedi.
 
`Ergenekon, pusuya yatmış, uygun bir zaman ve zemini kollamaktadır`
28 Şubat Darbesi öncesi yaşananlarla bugünkü Ergenekon soruşturmasıyla ortaya çıkan `Ülkeyi darbeye götürme` girişimlerinin benzerlik gösterdiğini ifade eden Gökdemir daha sonra basın açıklamasını şöyle sürdürdü: "Ergenekon soruşturmasında ortaya çıkan belgelerde darbeye zemin hazırlamak için toplumda kaos oluşturulmuştur. Kafes, balyoz, ay ışığı ve sarıkız gibi eylem planları ile bunu icra etmeye çalıştıkları görülmüştür. Bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubat zihniyetin ürünü olan Ergenekon Çetesi hala tam olarak adaletin karşısına çıkarılmış değildir. Dışarıdakiler panik içinde resmi ve sivil ortamlarda pusuya yatmış, uygun bir zaman ve zemini kollamaktadırlar. Ellerine geçecek ilk fırsatta yeniden toparlanıp hortlayacak günü beklemektedirler. Bu gün ülkemizde ve dünya da Emperyalist güç ve hıyanet şebekelerinin güdümünde olan 28 Şubatçıların tüm kukla, zalim ve despot yönetim ve yöneticilerinin karşılaştığı hak mücadelesi karşısında nasıl savunmasız kaldıkları, demir parmaklıkların arkasına atıldıkları ve dayandıkları şeytanı güçler tarafından terk edilip kullanılmış peçete gibi tarihin çöplüğüne atıldıklarını bizlere göstermektedir. Mahkeme-i Kübra`da Hz Ali`nin dediği gibi "Mazlumun zalimden hakkını alacağı gün, şüphesiz zalimin zulmettiği günden daha çetin olacaktır"
 
`Halk daima darbelere ve dikta yönetimlere uyanık olmalıdır`
Milletin; yeni 28 Şubatlarla karşılaşmaması için uyanık olması gerektiği uyarısında bulunan Gökdemir, "Halkın iradesini önemsemeyen ve umursamayan dikta yönetimlere ve darbelere karşı, halkın daima dinamik gücünü mabetlerden damlara, karanlık dehlizlerden meydanlara döküp diktatörlerin heveslerini kursaklarında bırakacak iradeyi ve gücü ortaya koyabilmelidirler" ifadelerin yer verdi.
 
Gökdemir 28 Şubat sürecinin en büyük mağduru merhum Necmettin Erbakan`ın vefatının yıldönümünü olduğunu da hatırlatarak, "Vefatının 2.yıl dönümünde Savunan Adam; ülkemizdeki İslami hareketin öncülerinden ve Müslüman halkımızın gönüllerinde, her 28 Şubat`ta saygı ile anılıp, rahmetle yâd edilecektir" dedi.
 
Gökdemir basın açıklamasını son olarak, "İslami camiaya uygulanan tecrit ve zulümler nedeniyle darbeleri, darbe teşebbüslerini ve her türlü zulmü lanetliyor, darbe yapanları halkın vicdanında mahkûm ediyoruz" cümleleri bitirdi. (Osman İçli-İLKHA)