DİYARBAKIR- Uzmanlar, ankilozan spondilit, ağrılı seyreden, temelde omurgayı etkileyen romatizmal bir hastalık olmakla birlikte, hastalığın çoğu zaman bel fıtığı ile karıştırıldığı uyarsında bulundular. Bu nedenle hastalığın tanısında ortalama 8 yılı bulan gecikmeler yaşanabiliyor. Ayrıca bu hastaların yüzde 30`una yanlışlıkla bel fıtığı tanısı da konulabiliyor.
Bu hastalığa sahip olan kişilere erken tanı konarak tedaviye başlanmasının çok önemli olduğunu söyleyen Memorial Diyarbakır (Amed) Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü`nden Uz. Dr. Yahya Kemal Burkan, genellikle bel fıtığı ile karıştırılan ankilozan spondilit hastalığı hakkında bilgi verdi.
Erkeklerde daha sık görülüyor
Hastalara yeterli tedavi uygulanmadığı takdirde hastalıkları ilerlemeye devam etmekte ve sürekli ağrı çektiğini söyleyen Burkan, \"Bu durum hastaların ruhsal durumlarının yanı sıra sosyal durumlarını da olumsuz etkilemektedir. Ankilozan Spondilit, genellikle cinsiyet ve yaş ayrımı gözetmeksizin herkeste görülebilir. Ancak erkeklerde, kadınlardan yaklaşık 3 kat daha fazla görülebilmekte ve hastalığın genellikle 20`li yaşlarda (ortalama olarak 24-26) başladığı gözlemlenmektedir\" dedi.
Uzun istirahatten sonra bel tutulmasına dikkat
Burkan, hastalıkta, bel fıtığındaki ağrıdan farklı olarak dinlenme ile ağrının azalmadığını aksine daha da arttığı söyleyen Burkan, \"Belde belirgin bir ağrı olmaksızın, kalça kısımlarında bazen bir tarafta, bazen de diğer tarafta ağrı ile başlaması da sık rastlanan bir durumdur. Özellikle 40 yaş öncesi hastalarda bel ağrısı, sabahları uyandıktan sonra ya da uzun istirahat sonrası belde 1 saatten fazla süren tutulma varsa ve bu tutulma egzersizle azalıyorsa; hastanın mutlaka bir fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanına başvurması gerekir\" açıklamasında bulundu.
Fizik tedavi ve ilaç tedavisi aynı anda uygulanmalıdır
Tedavide temel amaç ağrının azaltılması, vücut pozisyonunun ve eklem hareketliliğinin korunması olduğunu ifade eden Burkan, tedavide başarı için egzersizlerin, fizik tedavi ve ilaç tedavisinin birlikte uygulanması gerektiğini belirterek, \"Sürekli ve düzenli yapılan egzersizlerle omurga hareketlerinin korunması amaçlanmaktadır. İlaç tedavisinde ise bu güne kadar kullanılmakta olan klasik ilaçlar ve yeni geliştirilen biyolojik ilaçlar bulunmaktadır. Klasik ilaçların başında iltihap mekanizmasını baskılayan ağrı kesiciler söz konusudur. Bu ilaçlar ağrı gidermeye ve hastaların sabah rahat bir şekilde uyanmalarına katkı sağlamaktadır\" ifadelerine yer verdi.
Doktorunuzun tavsiyelerini dikkate alın
Ankilozan spondilit`in hastalığında geç kalınması ya da uygun tedavi seçeneklerinin uygulanmaması durumunda hastanın vücut omurgasında kamburlaşmanın olabileceğine dikkat çeken Dr. Burkan, \"Bu durum kötü görünümün yanı sıra günlük yaşamda da birçok soruna neden olur. Uzman doktorun tavsiyelerine uyulup, egzersizler düzenli olarak yapıldığı takdirde hastalığın ilerleyen aşamalarında oluşabilecek birçok sorunun önüne geçilebilir\" dedi.
Burkan hastalığın tedavisinde uyulması gereken kuralları da şöyle sıraladı:
Hastalığın tedavisinde uyulması gereken kurallar;
-Akciğer kapasitesinin arttırılması için, tüm hareketler solunum egzersizleriyle birlikte uygulanmalıdır.
-Yatak rahatsız etmeyecek kadar sert, gömülmeyecek kadar yumuşak ve yastık kalınlığı boyun boşluğunu dolduracak şekilde olmalıdır.
-Farklı ısı uygulamaları ağrı ve sertliğin azaltılmasında etkilidir.
-Omurgayı korseyle hareketsiz kılmak, hareket etme yeteneklerinin daha da azalmasına neden olacağından korse kullanılmaması önerilir.
-Düzenli beslenilmeli ve her hastalığın tetikleyicisi olan sigaradan uzak durulmalıdır.
-Uzun süre ayni pozisyonda kalmamaya ve vücudun sürekli dik pozisyonda tutmaya özen gösterilmelidir.
-Hasta, günde 20 dakika sırt üstü ya da yüzükoyun düz bir şekilde yatılmalıdır. Yan ve bacaklar karına çekili halde yatmaktan kaçınılmalıdır. (Osman İçli-İLKHA)