Geçtiğimiz hafta sonu SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu Hastanesi Covid-19 yoğun bakım servisinde meydana gelen oksijen tüpü patlaması sonucu çıkan yangında 12 hasta hayatını kaybetmişti.
Gaziantep Akademik Meslek Odaları Birliği (GAMOB) Sözcüsü ve Mimarlar Odası Gaziantep Şubesi Başkanı Aslı Tezel, hastanedeki patlama ile ilgili bir açıklama yaptı.
23 odanın imzası bulunan açıklamayı okuyan Tezel, “19 Aralık 2020 tarihinde Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Covid-19 yoğun bakım ünitesinde yüksek akımlı oksijen cihazın alev alması sonucu meydana gelen yangında şimdiye kadar 12 vatandaşımızın hayatını kaybetmesinin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Vefat eden vatandaşlarımızın yakınlarına baş sağlığı, yaralılara da acil şifalar diliyoruz. Olayın öğrenildiği ilk andan itibaren meslek disiplinlerinin ilgi alanına giren Akademik Meslek Odalarımız süreci yakından takip etmektedir.” dedi.
Tezel, “Yoğun bakım ünitesinde meydana gelen olay ile ilgili olarak idari ve adli soruşturma devam etmektedir. Ancak bu olayla birlikte pandemi ile daha çok ihtiyaç duyulan yoğun bakım ünitelerinin sorunlarına bir kez daha dikkat çekme ihtiyacı duymaktayız. 8 Aralık 2020 tarihinde Türk Yoğun Bakım Derneği ‘Yoğun bakımlarda uçurumun kenarındayız’ diyerek durumun aciliyetine dikkat çekmiştir.” diye konuştu.
Pandemide yeterli kısıtlama yapılamaması ve gerekli tedbirlerin zamanında alınamaması sonucunda hastanelerde başvuru sayılarının ciddi oranda arttığına dikkat çeken Tezel, “Zaman zaman servis ve yoğun bakım kapasiteleri ihtiyacı karşılayamaz duruma gelmiştir. Bazı hastaneler ihtiyacın fazla olması üzerine yataklı servis bölümlerini hızlı bir şekilde yoğun bakım şartlarını tamamen karşılamadan yoğun bakım servisine dönüştürmek zorunda kalmışlardır.” şeklinde konuştu.
Covid-19 ile birlikte yoğun bakımlarda hayat kurtaran yüksek akımlı oksijen cihazlarının kullanımının artmasının beraberinde riskleri de getirdiğini belirten Tezel, “Nitekim Sağlık Bakanlığının İl Sağlık Müdürlükleri’ne göndermiş olduğu 14 Aralık 2020 tarihli yazıda, kullanılan cihazların faydaları, riskleri ve dikkat edilmesi gereken noktalar belirtilmiştir. Bu noktada aşağıdaki sorulara cevap bulunması sonraki olası elim olayların önlenmesi için hayati derecede önem arz etmektedir. Salgının dokuzuncu ayının dolduğu göz önüne alındığında Sağlık Bakanlığı’nın kazadan sadece birkaç gün önce gönderdiği uyarı niteliğinizdeki yazısı geç kalmış bir yazı değil midir? Bakanlığın yazısında da belirtildiği gibi ciddi riskler barındıran bu cihazla ilgili geçtiğimiz süreçte başka hastanelerde de yaşanan olumsuzluklar var mıdır? Bahsi geçen cihazla ilgili hastanelere eğitim yönlendirmeleri yapılmış mıdır? Bu cihazlar üzerinde üretici-ithalatçı firmanın sorumluluğu nedir?” diye sordu.
Tezel, bir daha böyle felaketin yaşanmaması için Sağlık Bakanlığı ve Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü ve hastane başhekimliklerine görevler düştüğünü ifade ederek, “6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununu‘nun 5’inci maddesinde işverenin güvenlikle ilgili her türlü önlemi alma ve gerekli personeli çalıştırma yükümlülüğü vardır. Bunun yanı sıra yoğun bakım ile ilgili standartlarda ve özel hastaneler yönetmeliğinde cihaz bakımı ve sağlık bakanlığının denetim ve bakım sorumlulukları mevcuttur. Sağlık Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı denetimleri yapmakla yükümlüdür. Pandemi yönetiminin sadece tedaviye yönelik hizmetler şeklinde yürütülmesi sağlık sisteminin daha da tıkanmasına ve daha büyük sorunlar ile karşılaşmamıza neden olmaktadır. Bilimsel veriler ışığında standart bir sağlık sistemi sunumunun önemini bir kez daha hatırlatıyoruz.” şeklinde konuştu.
Pandemide yoğun bakım ünitelerinin gereken niteliğe sahip tıbbi ekipmanla, yetişmiş ve yeterli sayıda sağlık çalışanı ile üretilen bir hizmet olduğunun unutulmaması gerektiğini ifade eden Tezel, “Böyle üzücü ve vahim benzer olayların tekrar yaşanmaması için tüm önlem ve tedbirlerin acilen alınması gerektiğini hatırlatıyor, vefat eden vatandaşlarımızın yakınlarına tekrar baş sağlığı, yaralılara da acil şifalar diliyor, kentimize, sağlık camiamıza ve hastanemize geçmiş olsun diyoruz.” dedi. (İLKHA