Kuyumcuların soyulmasının yanında bazı kuyumcuların da halkı dolandırdığı görülen sektörde, dolandırıcılığın ve soygunların önlenmesi için kuyumculardan geçmişlerine ve mal varlıklarına yönelik belgelerin istenmesi gerektiğini belirten Diyarbakırlı kuyumcular, ilgili mercilerin konu hakkında köklü değişiklik ve düzenlemeler getirmelerini talep ediyor.
Yasal düzenleme ve resmi olarak çözüm isteyen Diyarbakır Kuyumcular Odası Başkanı Yunus Soner, "Kuyumculuk sektöründe gerçekten yasal bir boşluk var. Finans sektöründe faaliyet gösteren kuyumculara, bankalara veya eczanelere uygulanan saat ve gün sisteminin benzeri bir sistem uygulanmalı. Devlet tarafından kuyumculuk sektörüne her konuda düzenleme getirilmeli. Biz kuyumcular odası olarak üyelerimizin çalışma saatlerini belirliyoruz ama herhangi bir yaptırım yetkimiz olmadığından dolayı bazı üyeler kendi uygun gördüğü şekilde açıp kapatıyor. Elinde yaptırım gücü olan devlet bu duruma el atarsa sorunlar çözülür." dedi.
"Döviz bürolarında olduğu gibi herkes her yerde kuyumcu açmamalı"
Kuyumcu dükkânı açmak isteyenlerden belli şartlar çerçevesinde bilgi ve belgeler istenmesi gerektiğini belirten Soner, "Ayrıca kuyumcu dükkânı açanlara sabıka kaydı, özgeçmişi, sermaye yeterliliği ve bu işin standartlarına uygun olup olmadığı şartları getirilsin. Bugün vergi dairesinden vergi levhası alan herkes kuyumcu dükkânı açabiliyor. Biz kuyumcular odası olarak üyelerimizi ziyaret edip onların yeterlilik ve lokasyon olarak güvenli olup olmadığını inceliyoruz. Ama bakıyoruz ki bir gün biri işyeri kiralayıp kuyumcu dükkânı açmış. Bunun bu kadar basit olmaması için yasalara düzenleme getirilmesi şart. Döviz bürolarında olduğu gibi herkes her yerde kuyumcu açmamalı." şeklinde konuştu.
Yetkililerce bütün illerde kuyumcuların denetime tabi tutulması gerektiğini de vurgulayan Soner, "Kuyumculuk sektöründe müşterilere yaş sınırlaması getirilsin, reşit olmayan çocuklar ya da gençler ebeveynleri olmadan altın satamasın. Ama yine de buna da bir düzenleme getirilmesi lazım. Kısaca kuyumculuk sektöründe köklü düzenlemeler şart. Cumhurbaşkanımızın direktifinde bir kararnameyle kuyumculuk federasyonu ya da konfederasyonu kurulup bütün illerde denetimlerin yapılması lazım." dedi.
"Osmanlı döneminde sarrafiye olarak adlandırılan kuyumcular noter olarak da kullanılırdı"
Önceki yıllarda gündeme gelen dolandırıcı kuyumcu gibi durumların olmaması için gerekli uygulamaların yürürlüğe girmesi gerektiğini dile getiren Soner, "Kuyumculuk eskiden Osmanlı döneminde sarrafiye olarak adlandırılır ve sarraflara güvenildiğinden dolayı sarrafiyeler noter olarak da kullanılırdı. Yani herkes tarafından sağlam ve güvenli kişilikleri ile bilinenlerin yürüttüğü bir işti. Ama şimdi kim olduğu bilinmeyen veya sorulmayan herkes kuyumcu dükkânı açabiliyor. Geçtiğimiz aylarda Diyarbakır'da bir toptancı kuyumcu, saadet zinciri kurup birçok esnafı dolandırmıştı. İşte yetkililer kuyumcu açanları denetlemez ya da bazı teminat sabıka sorma gibi uygulamalar getirmezse bu gibi sorunlar yaşanmaya devam eder." ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır'da yaşanan soygun girişiminde öldürülen meslektaşı için üzüntü ve taziyelerini dile getiren Soner, faillerin henüz yakalanamamış olması hakkında, "Ben bu arkadaşımıza şehit demek istiyorum. Çünkü bu kardeşimiz rızkının peşindeyken iki tane cani gelip onu katletti. Ama olayın üzerinden günler geçmesine rağmen faillerin yakalanamaması üzüntümüzü artırmaktadır." dedi.
Diyarbakır'da kuyumculara yönelik hırsızlık ve soygunların devam ettiğini söyleyen Soner, "Eğer saatlerimizde düzenleme olmuş olsaydı katledilen genç arkadaşımız sabah saatlerinde kuyumcu dükkanını açmayacak ve belki de bu durum yaşanmayacaktı. Bu hafta içinde başka bir kuyumcu, hırsızlar tarafından gece kepenki kırılarak soyuldu. Biz bu tür vakaların önüne geçilmesi için güvenliğin artırılmasını istiyoruz. Eğer güvenlik sağlanamazsa ticaret de olmaz." şeklinde konuştu.
Diyarbakır Kuyumcular Odası üyelerinden olan ve aynı zamanda 15 yıldır kuyumcu esnafı olan İbrahim Çelik ise eczanelerde olduğu gibi kuyumcularda da çalışma saatlerinin resmi olarak belirlenip takip edilmesini istediklerini söyledi.
"Devlet kanun çıkarırsa rahat bir nefes alırız"
Şikâyet ve isteklerini meclise bir dilekçe olarak gönderdiklerini fakat herhangi bir cevap alamadıklarını belirten Çelik, "Bazı kuyumcu arkadaşlarımız sabah erkenden dükkânı açıp akşam geç saatlerde kapatarak soygunculara adeta davetiye çıkarıyor. Biz esnaf arkadaşlarımıza, sabah diğer sektördeki esnaf açtıktan sonra dükkânınızı açın, akşam da onlar kapatmadan siz kapatın diye uyarıda bulunduk. Çünkü bir cadde de sabah ya da akşam yoğunluk, hareketlilik yoksa bu, soyguncuları cezbedecek bir durumdur." şeklinde konuştu.
Çelik, "Pazar günlerinde uyarılarımıza rağmen kuyumcu dükkanını açan arkadaşlarımız var. Pazar günü caddeler sakin olduğu için hırsızların soygununa maruz kalan bu arkadaşlar, sonra da güvenlik güçlerine veryansın ediyorlar. Biz bu kuyumculara etki edemiyoruz. Ama devlet bir kanun çıkarırsa rahat bir nefes alırız." dedi.
Diyarbakır Valisi'nin konu hakkında yetkili mercilerle temasa geçmesini isteyen Çelik, "Çalışma saat ve günlerimiz kontrol altına alınsın, güvenlik önlemleri ve hırsızların cezaları artırılsın. Ayrıca reşit olmayanların altın alıp satması yasaklansın. Bu kişiler ebeveyn kontrolünde gelip alışveriş yapsın. Bu konuda Valimiz meclise bir önerge sunsun." ifadelerini kullandı. (İLKHA)