Müslümanların hayatlarının tüm alanlarında Kur’an ve sünnete göre hareket etmesi gerektiğini belirten Hacı Kurt, Müslümanların hiçbir şekilde Hıristiyan ve Yahudileri taklit etmesinin uygun olmadığını ifade etti.

Eğer Allah’ın bir Peygamberinin doğum günü kutlanacaksa bu kutlamanın da ibadet ile olması gerektiğini ifade eden Hacı Kurt, Peygamberlerin şefaatine mazhar olmanın ancak onu en güzel şekilde anmakla gerçekleşeceğini belirtti.

Müslümanların İslam kültüründe olmayan etkinliklere aldanarak İmani açıdan tehlikeye girdiğini belirten Hacı Kurt, Müslüman’ın bu tür etkinliklere karşı uyanık olması gerektiğini vurguladı.

Müslümanlar, Avrupa’ya benzeme amacıyla 200 yıldır bir çaba içerisinde olduğunu belirten Hacı Kurt, Müslümanların bir an önce  "İslam Birliği"ni kurması gerektiğini sözlerine ekledi.

"İslam dininin kuralları; Kur’an ve sünnete dayanır"

Müslümanların hayat tarzını İslam’a göre belirlemesi gerektiğini ifade eden Hacı Kurt, "Yeni yıl; biten yılla birlikte gelen yeni yılın başlangıcı demektir. Bu yıllar da takvim esasına dayanır. Günümüzde dünya üzerinde 3 çeşit takvim kullanılıyor. Hicri, Miladi ve Rumi takvim… Hicri takvim; Peygamber Efendimizin (aleyhi salât ve selam) Mekke-i Mükerreme’den Medine’ye hicretini ‘sıfır’ olarak kabul eden, ilk ayı Muharrem ile başlayan takvimdir. Müslümanlar,  ibadetlerini bu takvim esaslarına göre ifa ederler. Hac mevsimi, Ramazan’ı Şerif ayının gelmesi bu takvime göre belirlenir. Rumi takvimde güneş esasına dayanır.  Sıcakların başlaması, soğukların bitmesi üzerine kurulu bir takvimdir. Bunun da ilmi bir dayanağı vardır. Diğer takvim ise Miladi takvimdir. ‘Milat’ demek doğuş demektir.  Hazreti İsa Nebi’nin güya doğumuna göre ayarlanmış takvimdir. Bu takvim, Hıristiyanların kültürüne göre düzenlenmiştir. Bizlerin bu takvimlere, İslam’ı açısından bakma mecburiyeti vardır. Bir Müslüman’ın yaşam tarzını, Miladı takvime göre ayarlaması caiz midir değil midir? Bizler Müslüman’ız, bağlı olduğumuz İslam dinimiz var. İslam dininin kuralları; Kur’an ve sünnete dayanır. Allah’ın kelamı Kur’an’ı Kerim ve Peygamber Efendimizin mübarek sözleri, fiilleri ve ikrarları sünnettir. Kur’an’ı Kerim’in canlı tatbikatı sünnete dayanır." şeklinde konuştu.

"Kim hangi kavme benzerse o da onlardandır"

Kur’an ve sünnette Müslümanların gayri Müslimleri taklit etmesinin kesin olarak yasaklandığını vurgulayan Hacı Kurt, "Müslümanlara gerek Kur’an’da gerekse de sünnette bir başkasını taklit etme yetkisi verilmemiştir. Kur’an’da emrediliyor ki ‘Ey iman edenler! Eğer kendilerine kitap verilenlerden herhangi bir gruba boyun eğecek (ve itaat edecek) olursanız,  sizi imanınızdan sonra tekrar küfre döndürürler.’  Yine Peygamber Efendimiz, ‘Kim hangi kavme benzerse o da onlardandır’ diye buyurmuştur. Biz Müslümanların Allah’a şükür Kur’an ve sünnet gibi önemli iki hazinemiz var. Hal böyleyken biz neden onları taklit edelim? Hakikaten bir Peygamberin, Hazreti İsa’nın doğumu kutlanacaksa; O’na Salâvat getirmek, dua etmek ve O’nun şefaatini Allah’tan dilemek lazımdır ki O Peygamberin üzerimizde bir tasarrufu olabilsin." diye konuştu.

"Kâfirlere benzemek çok tehlikelidir"

Yeni yıl ile ilgili yapılan en basit bir yeni yıl tebrikinin bile imani açıdan tehlikeli olduğunu vurgulayan Hacı Kurt, "Müslümanlar, Hıristiyanların yılbaşı kutlamasına özenmekle birçok hataya giriyor. Sosyal medyada gördüm; Türkiye’de 37 milyon piyango bileti satılmış. Birde piyangoya ‘milli’ kelimesini ilave etmişler, böyle bir şey olabilir mi? Son derece yanlıştır. Allah Teâlâ ve Peygamber Efendimiz bizleri uyarıyor. İmam’ı Azam Efendimizin ‘Fıkhı Ekber’ diye kitabı vardır. Bir akide, inanç kitabıdır, kısadır. İnancımızın esaslarını düzenleyen bir kitaptır. Bunun üzerinde ‘Allame Aliyyül Kari’ adlı şerh yazmıştır. Bu kitapta diyor ki ‘Bir Müslüman,  Müslümanlara ait olmayan bir günü tebrik etme amacıyla bir yumurta dahi verse kâfir olur.’ Kâfirlere benzemek bu kadar tehlikeli bir şeydir. Bu hakikatlere binaen, ‘Yeni yılınız kutlu olsun’  gibi cümleler kesinlikle bizim ağzımızdan çıkmamalıdır." ifadelerini kullandı.

"Müslümanların kendi kültürüne, Kur’an’ına ve sünnetine daha sıkı sarılması lazımdır"

Müslümanların ne yaparlarsa yapsınlar gayri Müslimleri razı edemeyeceğine dikkat çeken Hacı Kurt, "Hicri takvimde 1442 yılındayız. Bunun için Müslümanların kültürlerine göre hareket etmesi dinin bir vecibesidir. Biz onları kesinlikle razı edemeyiz. Kur’an’ı Kerim’de ‘Sen onların dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hıristiyanlar da senden asla memnun kalmayacaklardır.’ diye buyrulmaktadır. Müslümanlar, Avrupa’ya benzeme yönünde belki de 200 yıldır bir çaba içerisindedir. 60 senedir bizleri Avrupa kapılarında bekletiyorlar, ne yapsak da içeriye almıyorlar. Bize düşen İslam birliğini kurmaktır. Müslümanların kendi kültürüne, Kur’an’ına ve sünnetine daha sıkı sarılması lazımdır. Allah’tan dileğim; İnşallah Müslümanlar şuurlanır ve bu hatadan vazgeçerler." dedi. (İLKHA)