2021 yılına girmeye sayılı günler kala İslam inancıyla hiçbir alakası olmayan kutlamalara hazırlanma ve haram olan biletlere meyletmenin model olması gereken Müslümanlara yakışmadığını dile getiren Taşçı, örnek alınacak biri varsa onun da Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellm) olduğunu söyledi.

Müslümanlar için yılbaşının Hicri takvime göre başladığını ifade eden Taşcı, "Önümüzdeki hafta 2020 yılını geride bırakmış olacağız, miladi takvime göre 31 Aralık'tan sonra yeni bir yıla başlayacağız. Tabi bu miladi yılbaşı bizim adetimizle ve dinimizle hiçbir alakası olmayan bir gündür. Bizim yılbaşımız Peygamberimizin Mekke'den Medine'ye hicretini esas alan ve Hazreti Ömer döneminde ilan edilen Hicri yılbaşıdır. Bizim bu yıl yılbaşımız 20 Ağustos Perşembe günü ile başlamıştır ve biz şu anda yeni yılımızın içerisindeyiz. Cenab-ı Allah biz inananları model olarak göndermiştir. Allah Müslümanları örnek ve model olarak gönderdiğini Kur'an-ı Kerim'de 'Siz insanlar içerisinden yine insanlığın hayrı için yaratılmış en hayırlı bir ümmetsiniz. Çünkü siz iyiliği emreder kötülükten vazgeçirmeye çalışırsınız.' diye buyurmak suretiyle bizlerin model olduğunu buyuruyor." dedi.

"Bizim başka bir modele ihtiyacımız yok"

Müslümanlar için yegâne rehberin Peygamber Efendimiz Allah Resulü Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellm) olduğunu dile getiren Taşcı, "Bizim kendimizi, inancımızı ve adetimizi bırakıp da Yahudi ve Hristiyanlara ait bir günü kendimize esas ve model almamızı dinimiz bize yasaklamaktadır. Dolayısıyla bizim başka bir modele ihtiyacımız yok. Peygamberimiz, sahabelerimiz ve Kur'an'ımız bize model olarak yeter. Kur'an-ı Kerim'e baktığımız zaman onlarca ayeti celilede Yahudi ve Hristiyanları dost edinmememizi, onların örf ve adetlerine uymamamızı, onların yollarından gitmememizi emrediyor. Peygamber Efendimizin hayat felsefesi Yahudi, Hristiyan ve müşriklere muhalefet üzerine kurulmuştur. Bizden de Peygamberimiz bunu istemektedir." ifadelerini kullandı.

Müslümanların hayatında tezatların olamayacağını belirten Taşçı, "Bizler günde 40 defa namazlarımızda Fatiha suresini okuduğumuz zaman 'Ya Rabbi, bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil. Ya Rabbi, bizi peygamberlerin, şehitlerin, sıddıkların, salihlerin yoluna eriştir. Sonunda da ya Rabbi bizi sapmışların yoluna ulaştırma.' diyoruz. Biz günde 40 defa Cenab-ı Allah'a yalvarıyoruz. Bir taraftan 'Ya Rabbi, bizi Yahudi ve Hristiyanların yollarına gitmekten muhafaza et.' diyeceğiz. Sonra hayatımızda onların örf ve adetlerini hâkim kıldığımız zaman bu büyük bir tezattır ve bir Müslüman'a asla yakışmaz. Peygamberimiz 'Kim örfünde, adetinde ve yaşantısında başka bir kavme başka bir topluluğa benzerse o da ondandır.' diye buyurur." şeklinde konuştu.

"Bir peygamberin doğum günü içkiyle, haramlar icra edilerek kutlanabilir mi?"

Hazreti İsa'nın doğum gününün haramlarla kutlanamayacağını dile getiren Taşcı, "Diyelim ki bu gece gerçekten Hazreti İsa Peygamberimizin doğum günü. Bir peygamberin doğum günü içkiyle, haramlar icra edilerek kutlanabilir mi, bu doğru olabilir mi? Allah korusun. Bir Müslüman'ın Müslümanlara ait olmayan, özellikle yılbaşı gibi Hristiyan alemine ait olan bir adeti baş üstünde tutup onu kutlamaya çalışması başta kişiliğini, ardından da kimliğini kaybetmesi demektir. Siz hiç dünyada kurban kesen Yahudi ve Hristiyan veya bizimle beraber oruç tutan Yahudi ve Hristiyan gördünüz mü? Bizim herhangi bir ibadetimizi ve güzel adetlerimizi yaşayan gayr-i müslim gördünüz mü? Bu düpedüz aşağılık kompleksidir. Hiçbir zaman Müslümana yakışmaz." dedi.

"Öyle bir hale geldik ki çocuklarımız haşa Noel Baba'nın gelmesini bekliyorlar"

Müslüman çocukların kendi değerleriyle büyümesi gerektiğini vurgulayan Taşcı, "Düşünün bir Müslüman yılbaşından önce alışveriş yapıyor, hindi alıyor, çam ağacı kesiyor, o gece için yiyecek, içecek bir şeyler hazırlıyor. Böyle bir Müslüman'ı bir Hristiyan görse ne der, bizimle ilgili ne hisseder? Bu gece, bize ait olan bir gece değildir. Şimdiden bütün Müslümanları böyle bir yanlışa düşmeme noktasında uyarmak elbette bizim vazifemizdir. Öyle bir hale geldik ki çocuklarımız haşa Noel Baba'nın gelmesini bekliyorlar. Oysa hiçbir çocuğumuzun görmediği, yaşamadığı ve yaşamayacağı bir şeye inanması, bacadan gelerek çocuklarımıza bir şeyler verecek. Sonra da çocuklarımızın yanından bacadan yine gidecek. İnsan kendi kimliğini kaybederse başka adreslerde kimliğini arar. Bizim 14 asırlık kültürümüz, medeniyetimiz, daha güzellerinin örnekleri var. Geceleri Medine'nin fakir insanlarına sırtında erzak torbası taşıyanlar var. Ve kim olduğunu hiç kimse bilmezdi, ta ki vefat edince, bedenini yıkarken sırtında nasırların oluştuğunu gördüklerinde geceleri Medine'nin fakirlerine erzak getirenin Zeynel Abidin Hazretleri olduğunu anlamışlar. Bu gibi örnekler tarihimizde sayamayacağımız kadar çoktur. Bizim Kur'an'ımızdan başka, peygamberlerimizden başka rehber aramaya ihtiyacımız yoktur, bu kimliğimizi ve kişiliğimiz bozmaktır." ifadelerini kullandı.

"Bütün kardeşlerimi bu yanlışa düşmemeleri hususunda şiddetle uyarıyorum." diyen Taşcı şöyle devam etti:

Peygamberimiz 'Öyle bir zaman gelecek ki adım adım, karış karış sizden öncekilerin yollarına tabi olacaksınız. Öyle ki onlardan birisi bir kelerin deliğinden girmeye kalkışsa siz de oraya girmeye çalışacaksınız. 'Ya Resulullah bunlar Yahudiler mi?' diye sorulunca 'Başka kimler olabilir ki.' der. Asla Yahudilere ve Hristiyanlara ait olan bu yılbaşı adetini kesinlikle sokaklarımıza, caddelerimize, evlerimize taşımayalım.

"Piyango bileti kesinlikle caiz değildir ve haramdır"

Taşcı, bugüne kadar hiç kimsenin bir fayda görmediği piyango bileti hakkında ise "Bu dönemde yapılan yanlışlar ve haramlardan bir tanesi de milli piyango çılgınlığıdır. Maalesef bir ay öncesinden kardeşlerimiz, Müslümanlar bilet satan yerlerin önünden uzun kuyruk oluşturmak suretiyle böyle bir yanlışa alet oluyorlar. Bu konuda Diyanet İşleri Başkanı'mızın da buna dair bir açıklaması vardır. Ülkemizin tanınmış alimlerinin de bu konularda açıklamaları bellidir. Kesinlikle caiz değildir ve haramdır. Kardeşlerimizin bu konularda hassas davranmaları gerekir. Allah korusun bir ömür rızkına, çoluk çocuğunun rızkına haram bulaştırmaması gerekir. Kardeşlerimi bu konularda uyarmak istiyorum." dedi. (İLKHA)