DOĞRUHABER
Fatih Sultan Mehmet Camii´nin derneğindeki usulsüzlükleri ortaya çıkaran Beylikdüzü İlçe Müftülüğü memuru 15 Temmuz gazisi İsmet Erdoğan´ın başına gelmeyen kalmadı. Olayın ardından hakkında iftira kampanyaları başlatılan ve daha sonra soruşturma açılan gazi Erdoğan delil ve belge olmadan haksız yere Zonguldak´ın Gökçebey ilçesine tayin edildi. Yaşadıklarını sosyal medyadan paylaştığı dilekçeyle anlatan İsmet Erdoğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´dan konunun araştırılmasını istedi.
MÜFTÜNÜN TALEBİ ÜZERİNE YOLSUZLUKLARI ORTAYA ÇIKARDI
Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Camii´nin altında bulunan ve çok sayıda dükkanın yer aldığı çarşı, cami derneği tarafından bir markete kiralandı. Market ise çarşı içinde çeşitli reyonlar ve dükkanlar oluşturarak bunları kiraya verdi. Kiranın sürekli artması üzerine çarşı esnafı şikayetçi olmaya başladı. Bu arada, cami derneğinden alacaklı olduğunu söyleyen bazı şahıslar ortaya çıktı. Derneğin, yapılmayan bazı işler karşılığı piyasaya çok sayıda karşılıksız çek verdiğine dair şikayetler gelmeye başladı. Şikayetlerin artması üzerine dönemin İlçe Müftüsü Mehmet Muslu, şikayete konu olayların araştırılması için müftülük personeli olan 15 Temmuz gazisi İsmet Erdoğan´ı görevlendirdi. Gazi İsmet Erdoğan, detaylı bir araştırma yaparak vurgunun boyutlarını ortaya çıkardı ve bir raporla İlçe Müftüsü Muslu’ya sundu. Erdoğan´ın sunduğu rapora göre, cami derneği çarşıyı bir makete 80 bin liraya kiraladı. Market ise diğer dükkanlardan her ay toplam 140 bin lira kira topladı. Dernek, markete 4 yıl boyunca hiç bir kira artışı yapmazken, diğer dükkanların kiraları sürekli olarak artırıldı. Derneğin 4 yıllık gelirinin ise yok olduğu ortaya çıktı.
CAMİ DERNEĞİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
İsmet Erdoğan´ın ayrıntılı raporu üzerine İlçe Müftüsü Mehmet Muslu, durumu ilçe kaymakamlığı aracılığıyla İl Dernekler Müdürlüğü´ne bildirdi. İl Dernekler Müdürlüğü müfettişleri, yapılan inceleme sonucunda birçok usulsüzlük tespit ederek vurgunun boyutlarının 25 milyon lirayı bulduğunu tutanak altına aldı. Ardından tespit edilen vurgunla ilgili olarak cami derneği yöneticileri hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Dernek yöneticileri hakkında Büyükçekmece Adliyesi´nde dava açıldı.
İFTİRAYA UĞRADI
İlçe Müftüsü Mehmet Muslu, olayın ardından Beşiktaş İlçe Müftülüğüne tayin edildi. Müftülük memuru 15 Temmuz gazisi İsmet Erdoğan ise Beylikdüzü Müftülüğü´ndeki görevini sürdürdü. Cami çarşısındaki menfaati ortadan kalkan ve işledikleri suçlar ortaya çıkarılan şahıslar, 15 Temmuz gazisi İsmet Erdoğan hakkında iftira kampanyaları başlattı. İftiracılar Erdoğan hakkında soruşturma açılmasını sağladı ancak aleyhte hiçbir suç isnat edici belge veya bilgiye rastlanmadı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A SESLENDİ
Hakkında açılan soruşturmada hiçbir delil ve belge bulunmamasına rağmen gazi İsmet Erdoğan, Zonguldak’ın Gökçebey ilçesine adeta sürgün edildi. İsmet Erdoğan, sosyal medyada yayınladığı dilekçe ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan´dan konunun araştırılmasını istedi. Devlet Övünç Madalyası sahibi de olan gazi Erdoğan´ın aynı zamanda sosyal medya hesabından yayınladığı dilekçede, hakkındaki iftira kampanyasına çarşı derneğinden menfaat temin eden müftülük personelinin de iştirak ettiğine dikkat çekti.
İLÇE MÜFTÜSÜ MOBBİNG UYGULUYOR
Ameliyatları devam eden ve yüzde 48 engelli raporu bulunan 15 Temmuz Gazisi ile ilgili mevzuata aykırı yapılan bu zorlama ile ilgili olarak İçişleri Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından soruşturma açıldığı bildirildi. Bu süre zarfında İlçe Müftüsü’nün 15 Temmuz Gazisine yönelik mobing yapmayı sürdürdüğü ve bir an önce yeni tayin yerine gitmesi için de baskı yaptığı iddia edildi.
“MÜVEKKİLİM YÖNELİK ALGI OLUŞTURMAK SURETİYLE TAMAMEN YALAN VE İFTİRAYA MARUZ KALDI”
15 Temmuz Gazisi İsmet Erdoğan’ın avukatı Hamza Barut ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Müvekkilim; İsmet ERDOĞAN 15/07/2016 tarihinde Fetö/PDY Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemindeki hain saldırıyı bertaraf etmek adına, darbe girişiminde bulunan vatan hainlerine karşı mücadele etmiş ve bu mücadele sırasında ayağından yaralanmak suretiyle ortopedik engelli kalarak malul Gazi unvanı almıştır. Müvekkilim, 2017 yılı itibariyle Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Beylikdüzü İlçe Müftülüğünde göreve başlamış olup, yürütmekte olduğu vazife ve görevini ciddiyet ile özverili davranarak layıkıyla yerine getirmektedir. Bu kapsamda özenli ve özverili çalışmalarından ötürü İlçe Mülki Amiri tarafından kendisine Başarı Belgesi takdim edilmiştir. Müvekkilimin başarısını ve vatanperverliğini çekemeyen birtakım çevrelerin müvekkilim hakkında karalama kampanyaları ve yıldırma politikalarına son verilmesini ve kamuoyunun bilgilendirilmesi bakımından işbu basın açıklamasının yapılması zarureti hasıl olmuştur. Müvekkilim; Beylikdüzü’nde göreve başladığında dönemin kurum amiri tarafından kendisine verilmiş olan görevlendirme ve talimatlar doğrultusunda iş ve işlemlerde bulunarak bir cami derneğinin usulsüzlük yaptığının belirlenmesinde görev aldığı için yıpratılmak istenmiş, özellikle de bu usulsüzlüğün ortaya çıkarılmasından rahatsızlık duyan ve bu edinilen gelirlerden menfaat temin edenlerin olduğunu düşündüğümüz bazı kişilerin somut hiç bir delil ve belgeye dayanmaksızın tamamen haksız ve hukuksuz bir şekilde manipülasyon yaparak müvekkilim yönelik algı oluşturmak suretiyle tamamen yalan ve iftiraya dayalı isnat ve iddialarla bir takım hukuksuz durumlara maruz bırakmışlardır.
“MÜVEKKİLİMİN MAĞDURİYETİNİN KISMEN DE OLSA GİDERİLECEĞİNE OLAN İNANCIMIZ TAMDIR”
Barut tarafından yapılan açıklamanın devamında, “Şöyle ki; yetkili üst mercilere Sayın Cumhurbaşkanımızın ismini ve gazilik ünvanını kullanmak suretiyle çevresini korkuttuğu ve tahakküm altına alarak huzursuzluk çıkardığı iddia edilerek yanlış bilgi ve beyanlarda bulunulmuş ve müvekkilim aleyhinde soruşturma açılmasına sebebiyet verilmiştir. İdare tarafından yürütülen soruşturma akabinde tedavisinin devam ettiği, engelli olduğu gözetilmeksizin haksız ve hukuksuz olarak müvekkilin tayini çıkarılmıştır. Hiçbir somut belgeye dayanmayan bu hukuksuz işleme karşı tarafımızca kararın iptali için yürütmenin durdurulması talepli dava açılmış olup dava derdesttir. Müvekkilimin mağduriyetinin kısmen de olsa giderileceğine olan inancımız tamdır.” ifadelerine yer verildi. Müvekkiline iftira atıldığını ifade Avukat Hamza Barut, “Müvekkilim hiç bir ilgisinin ve ilintisinin bulunmadığı bu iğrenç iftiralara yönelik kötü niyetli kişilerin düşmanca tavır sergileyerek sanki gerçekmiş gibi sağda solda anlatılması ile gazilik onurunun ve itibarının zedelenmesine aynı zamanda onurunun kırılmasına sebep olunmuştur. 3 yıldır müvekkilim hakkında yürütülen iftira kampanyasında bazı kişilerin özellikle bilinçli ve kasıtlı olarak hak, hukuk gözetmeksizin bir takım isnat ve iddialarla müvekkilimin töhmet altında bırakıldığının ortada olduğu aşikardır. Yürütülen bu algı operasyonunun perde arkasındaki isimlerin ortaya çıkarılması ve adalet önünde hesap vermesi adına, mümkün olan bütün haklarımız ve hukuki imkanlarımız saklı olarak yetkili makamlara başvurulmuş ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına yönelik gerekli yasal yollara müracaat edildiğinin bilinmesini kamuoyuna duyurarak basın açıklamamızı saygılarımızla sunarız.” dedi.